Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanı, Türkiye’de askeri rejimin son günlerinde gerçekleşti…

   Sivil yönetim iktidar olduğunda merhum Turgut Özal, dünya kamuoyundan gelen baskılar yüzünden oldukça rahatsızdı…

   Ayrı devlet ilanının hiçbir şey kazandırmayacağını ve Türkiye’yi uluslararası ilişkilerde zora düşüreceğini biliyordu…

   Ama artık geriye dönüş olamazdı…

   KKTC’nin ilanında Türkiye’den Anayasa uzmanları davet edilirken, Kuzey Kıbrıs’taki ‘tüm kesimleri’ memnun edecek maddelere özen gösterildi…

   Demokratik ülkelerde verilmeyen haklar burada sendikalara ve siyasilere verildi…

   Küçük bir ülkede Cumhurbaşkanı’na ilaveten parlamenter sistem önerildi…

   Hem Cumhurbaşkanı, hem Başbakan, hem Meclis başkanı, hem 50 milletvekili…

  Ver Allahım ver…

  Geleceği düşünmeden verebileceklerinin fazlasını verdiler…

   Ama bu arada Yüksek Mahkeme’ye yargıç atanmasını Anayasa’ya bağladılar…

   Nüfusun ve suçların artacağını, yargıç sayısının yetersiz kalacağını hesap etmediler…

   KKTC Anayasası’nın eleştirilecek ve mutlaka değişmesi gereken birçok maddesi vardır…

   Milletvekillerine bakanlık yolunu açık tutan Anayasayı ‘Yüce Meclis’ değiştirir ve halk oyuna sunar mı sizce?..

   Elbette değişmez…

   Milletvekilliğine aday olurken hemen herkesin aklında bakanlık vardır…

   O yüzden milletvekillerine bakanlık yolunu kapayacak değişiklikleri asla kabul etmezler…

   Ülkenin ve halkın zarar görmesi onlar için önemli değildir…

   Önemli olan bakan olmaktır…

Meclis Başkanı seçimi

   Neyse geçelim Meclis Başkanlığı seçimine…

   Anayasaya öyle bir madde koydular ki; sanki tüm seçimlerde birden fazla aday olacakmış gibi…

   Ama bu kez tek adaylı bir seçim oldu…

   ‘Hayır’ oyları, ‘Evet’ oylarından fazla çıktı…

   Buna karşın Zorlu Töre seçimi kazandığını söyleyerek, oturumu kapattı ve gitti…

   Sabah uyandığı zaman ise Hukuk Dairesi’nin konuyla ilgili açıklama yapacağını söyledi ve herkesin buna saygı duymasını istedi…

   Hukuk Dairesi Anayasa’nın ‘tek adaylı’ seçimle ilgili net olmayan maddesini nasıl yorumlayacak göreceğiz…

   Ne var ki; bu noktada Anayasa’nın bir eksikliği veya yanlışı daha ortaya çıkmış oldu…

   Gelinen noktada KKTC’nin düzlüğe çıkabilmesi için ilk etapta iki adım atılmalıdır:

   İlk adımda Anayasa değişikliği…

   Yargıç sayısıyla ilgili kuralları yasalara devredecek, grevleri AB kurallarına bağlayacak düzenlemeler yapılacak, Meclis Başkanlığı seçiminde tek aday kuralını anlaşılır bir şekilde belirleyecek…

   İkinci adımda seçim sistemi değişecek…

   Milletvekillerine ‘kesinlikle’ bakanlık yolu kapanacak…

   Var mısınız buna?..