Trump’ın ikinci kez ABD başkanı seçilmesi sonrasında dünyada önemli değişimler başladı…
Kuzey Kıbrıs’ın dünya ile ilişkisi olmadığına göre; bu konuda endişelenmeye gerek yok diyenler vardır…
Halbuki; dünya ile ilişkisi olmasa da, ilişkili ülkelerden esen bir rüzgar burada fırtınaya dönüşüyor…
Özellikle de anada yaşananlar Kıbrıs’ın kuzeyini fazlasıyla etkiliyor…
Ana; Trump krizinden daha çok İmamoğlu ve diğer konularla ilgileniyor…
Bu şekilde hem yeni zamlar, hem de uluslararası ilişkiler gündemin dışında kalıyor…
Yavruya gelince…
Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakereler, sahte diplomalar, trafik cezaları, elektrik zamları derken türbana sarılıp müthiş bir gerilime sürükleniyor…
Anaya saygılı, her dediğini yapmaya hazır olan bazı UBP’li vekiller bile okul kıyafetleriyle ilgili değişim beklentilerine karşı çıkıyor…
Ne var ki; bu konuda “ya olacak, ya olacak” diyenler vardır…
Ünal Bey ne yapacak?..
Ersin Bey seçimlere bu tartışmanın gölgesinde mi girecek?..
Elbette o da ‘ya olacak, ya olacak’ tarafında yer alacak…
Ünal Bey ne yapacak?..
“Ya olacak, ya olacak” çizgisinde yürürse parti içinde dahi destek sıkıntısı yaşayacak…
Muhalefet, sendikalarla birlikte sokakları ateşleyecek…
Annan döneminde öyle olmamış mıydı?..
Çözüm ateşi Elye’den başlamıştı…
Bu kez farklı bir bölgenin seçilmesinde fayda vardır…
Akıncılar veya Luricina…
Akdoğan veya Lisi…
Seçim ve geçim çizmelerini sandıktan çıkarma zamanı geldi…
Bir önemli beklenti daha var…
Erken genel seçimlerin, Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra yapılmasından söz ediliyordu ya…
Şimdi bunun tersinden söz edenler var…
Yani önce genel seçimler, sonra Cumhurbaşkanlığı…
Veya ikisi bir arada…
Bakın ‘Yüce Meclis’ dün nisap sağlayamadığı için toplanamadı…
Tosunoğlu sandalyeyi bırakıp kaçtı…
Sırada Emrah Yeşilırmak’ın dokunulmazlığı var…
Ya ondadır ya bunda…
Helvacının kızında…
Sonucunu merak edenler olsa da dokunulmazlığın kalkmasıyla birlikte al sana bir fire daha…
İzlem Gürçağ “ya olacak, ya olacak” diyor mu?..
Hasan Taçoy, UBP’nin Ali abisi?..
CTP’lilere göre yoktur Tufan Hoca gibisi…
Üretim yok, ihracat yok, iş yok diye üzülmeyin…
Seçim var seçim…
Haydi kolay gelsin…
Hasan Nuri 5 Gün Önce
Kızlarımızın Kapanma konusunda Ünal Bey’ Ne mi yapacak ? Ünal Beyler Her Ay Gönderilen Maaşlara Yok mu diyebilecek acaba ? Kızlarımızın Kapanmasına Karşı çıkmakla Kim Maaşsız kalmak istesin ki !
Öz 4 Gün Önce
Biz ne istiyoruz, onlar ne? K/Türkler 1963 yılından beri “Bir hal çaresine” hasret. Çözüm istiyor, barış istiyor, kendi ülkesinde, kendi kendini yönetmek istiyor, uluslararası hukuk istiyor, çocuklarının göç etmemesini istiyor, kendi kültüründe yaşamak istiyor. Peki onlar ne istiyor? Daha doğrusu ne dayatıyor? Önce okuldan fazla cami. Bu camilerin dışına taşan nüfus, sonra imam hatip lisesi, olmadı, ilahiyat koleji! Yetmedi külliye, Tabii bunları yapacak, vali görevi gören elçi ve buna kayıtsız şartsız uyacak, yalaka hükümet, parti başkanı, cumhurbaşkanı. Bu kadarla bitti mi? Bitmemiş maalesef.Ufacık çocukları kapatmak. KKTC yi kuranlar K/Türklerdi.Maalesef sonuna getirenler, çözüm insiyatifini K/Türklerin elinden alan onlar.
Tamer Karadeniz 4 Gün Önce
1. Tarih boyunca Kıbrıslı Türkler gendi gendilerini yonetemedi.. 2. 1974 öncesi 600 E yakın kilise vardı. 3. GKRYde hala okuldan çok kilise var. 4. KKTC de okuldan çok cami var. 5. Simdi ve geçmişte hükümet edenler KKTC kokenlilerdir. 6. Parayi veren düdüğü çalar.. 7. Düdüğü çalmak istiyorsan da çalışacak, onüçüncü maaştan vaz geçecek, kendine yeterliliğini de %25 lerden %100 lere cikarmaya çalışacaksın..