Diyalog Gazetesi

Terör zirvesi

TÜRKİYE

Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York temasları çerçevesinde ABD Başkan Yardımcısı Biden'le biraraya geldi, Başkan Obama ile de telefonda görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'ı, New York’ta konakladığı The Peninsula otelde kabul etti.
Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, yaklaşık 1 buçuk saat süren görüşmede ikili ilişkilerin yanı sıra terörle ortak mücadele, Irak ve Suriye’deki son gelişmeler başta olmak üzere bölgesel konulara ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu. Görüşmede Irak’ta yeni hükümetin kurulmasının ardından istikrarın tesisini hedefleyen çalışmalara Türkiye ve ABD’nin birlikte katkı sağlamaları, Suriye’de yeni bir düzen ve istikrarın temin edilmesi gerektiği konuları da ele alındı.Bölgede artan mülteci sorunu da masaya yatırılırken bu soruna çözüm üretmek için de ortaklaşa çalışmanın önem taşıdığı vurgulandı.

Obama ile telefon görüşmesi
Erdoğan, Biden görüşmesi öncesinde de ABD Başkanı Barack Obama'nın araması ile gerçekleşen telefon görüşmesinde Suriye ve IŞİD konularını değerlendirmişti.

 Obama-Erdoğan görüşmesine dair açıklama
Bu arada Obama-Erdoğan görüşmesine ilişkin Beyaz Saray'dan da bir açıklama geldi. Beyaz Saray açıklamasında, Obama'nın New York'tan Washington'a dönerken başkanlık uçağı Air Force One'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüştüğü belirtildi. Görüşmede, iki ülke arasındaki zaten güçlü işbirliğini daha da ileriye götürmeye yönelik atılabilecek adımlar dahil olmak üzere, IŞİD'in Irak ve Suriye'de oluşturduğu tehdide karşı koymak için iki ülkenin birlikte yürüttüğü çalışmaların ele alındığı kaydedildi. Obama'nın Türk yetkililer ve yerel grupların, BM ile birlikte, sadece bu hafta on binlercesi dahil olmak üzere Türkiye'ye büyük boyutta mülteci akışını üstlenmede sergiledikleri çalışmaları övdüğü bildirildi. İki liderin, bundan sonra da aralarındaki yakın istişareyi sürdürme hususunda mutabık kaldıkları belirtildi.


 “Bize ne deme lüksümüz yok” dedi
Öte yandan, New York'taki temaslarını tamamlayarak Türkiye'ye dönen Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde basın toplantısı düzenleyerek, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan, "Hem ABD Başkanı Barack Obama ile bir telefon görüşmesi yaptınız hem de Yardımcısı Joe Biden'la görüştünüz. Görüşmelerin içeriğine ilişkin bizi bilgilendirir misiniz? Neler ele alındı? IŞİD'le mücadelede atılacak adımlarda Türkiye'nin rolü ne olacak? Bunlar gündeme geldi mi?" soruları üzerine, bölgede kritik bir dönem yaşandığını hatırlattı.
Türkiye'nin, yaklaşık bin 250 kilometre sınırı olan Suriye ve Irak'taki mevcut terör eylemleri, terör girişimleri için "Bizi ilgilendirmez" veya "Bize ne?" deme lüksü bulunmadığını vurgulayan Erdoğan, "Şu anda yaklaşık 1,5 milyon sığınmacı bizim ülkemizde. 1,5 milyon sığınmacının Türkiye'ye geldiği ortamda biz hala 'Bize ne?' diyebilir miyiz? Bunun bir yerden şöyle veya böyle kesilmesi lazım. Kaldı ki, atılan bu adımlarda, başta Suriye rejimi olmak üzere, bu zalim rejimden kaçanların sığındıkları bir başka zalim olmamalı. Böyle bir ortamla karşı karşıyasınız" diye konuştu.

“Mağdurları savunanlar da var”
Erdoğan, bölgede mazlum, mağdur durumda olanların savunucusu durumunda olan örgütler bulunduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
"Başta Özgür Suriye Ordusu olmak üzere bunlar da orada bir mücadele veriyorlar, bunun gibi benzer örgütler de var. Onlar da bir mücadele veriyorlar. Dünyada aklıselim maalesef 4 yıldır bu konuda hakim olmadı. 4 yıldır biz bunu hep seslendirdik ama hep yalnız kaldık. Şimdi ise durumun ne büyük felaket olduğu özellikle IŞİD terör örgütünün Irak'a geçişi, Irak'ın üçte birini işgal etmesi ve bu olaylardan sonra Ezidilerin dağlara kaçması, Sünnilerin büyük ölçekte mesela Musul'u boşaltmış olmaları, bunlar görünen gerçekler. Bütün bunlarla beraber bir de hakikaten çok acımasız devam eden ve bizim dinimiz İslam'la yakından uzaktan ilgisi, alakası olmayan bir uygulamayı kabullenmek mümkün değil."

"Eylemin tarafı olmak durumundaydık"
 Türkiye'nin olayın tarafı olmaya aday olduğuna da işaret eden Erdoğan, "49 tane rehinemiz vardı. Ta baştan beri 'Onları sağ salim ülkemize getirmenin hesabı, gayreti içerisindeyiz' dedik. İçeriden ve dışarıdan birçok yakıştırmalar yapıldı. 'Ne duruyorsunuz? Ne yapacaksınız? Neyi bekliyorsunuz?' Biz bunları hep suskun geçirdik çünkü biz lafın veya sözün tarafı değil, eylemin tarafı olmak durumundaydık" dedi.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.