Başbakan Ahmet Davutoğlu, Avrasya Tüneli inşaatında (İstanbul Boğazı Karayolu Tüp Geçişi) incelemelerde bulunduktan sonra yaptığı konuşmada, sadece İstanbul ve Türkiye için değil, dünya için de tarihi önemde bir projeyi bizzat görmekten gurur duyduğunu söyledi.
Aslında bunun tarihi bir proje olduğunu belirten Davutoğlu, "Çünkü 8 bin 500 yıllık tarihinde İstanbul'un birçok kereler iki kıtayı birleştirme rüyaları, idealleri oldu. Bizim iktidarlarımız döneminde bu ideal iki kez gerçekleştirildi. Birincisi, aziz gibi olmanın vasfı olarak kabul edilen, su gibi aziz anlamında kuzeyden Melen Projesi'yle kuzeyden geçiş. İkincisi Marmaray demiryolu hattı. Şimdi üçüncüsü gerçekleştiriliyor; Avrasya geçişi. Bu suretle iki katlı olarak, dünyaya örnek olacak bir proje hayata geçiriliyor" diye konuştu. Projenin tarihi olduğunu kadar insani bir proje olduğunu vurgulayan Davutoğlu, trafik yoğunluğu ve bunun getirdiği çevre problemlerini aşmanın aslında bu tür projelerle mümkün olabildiğini kaydetti.
"Araçla gittik, yürüyerek geri döndük"
Kazlıçeşme ve Göztepe arasındaki yaklaşık 14,5 kilometrelik mesafenin bu yolla 15 dakikaya ineceğini belirten Davutoğlu, "İstanbul'daki trafikte rahatlama dışında küresel ölçekte bir proje. Türk mühendislik ve mimarlık tarihi, itibarı açısından da örnek bir proje. Çünkü biraz önce, dönüşte özellikle yürümeyi arzu ettim. Çünkü insanlık tarihinde herhalde kimseye nasip olmamış bir yürüyüş bu. Yaklaşık 920 metre. Her gün 8-10 metre ilerleyerek kat ediliyor tünel. Biz araçla gittik, yürüyerek geri döndük. Araçla daha sonra buradan geçecek olanlar bizim şansımıza sahip olmayacaklar. Denizin yaklaşık bazı yerlerinde 106 metre derinliğe kadar inen bir kotta toprağa değme imkanı olmayacak" dedi.
3 bin 400 metresi su altında olan tünelin toplam geçiş uzunluğunun 5 bin 400 metre olduğunu ifade eden Davutoğlu, 9,2 kilometrelik bağlantı yollarıyla da muhteşem bir proje olduğunu söyledi. Firma yetkililerinden aldığı bilgiye göre tünelin mühendislik açısından dünyada bir ilk niteliği taşıyacağını vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Bu derinlikte, bu basınçta, bu yoğunlukta bir geçiş, olağanüstü bir mühendislik başarısı. Her biri önemli bir parça oluşturan segmentlerin tamamıyla Türk yapımı olması, gördüğümüz şekilde bilezik şeklinde segmentlerin ilerlenen her hatta kuşatmış ve çevreleyebilecek kapasitede olması da Türk inşaat sektörünün ve Türk mühendisliğinin geldiği aşamayı gösteriyor. Bununla gurur duyuyoruz. Bu çalışmanın tümü 4 yılı biraz geçen sürede tamamlanacak ümidindeyiz. Çalışmalar bu sene ocak ayında başladı. Gelecek sene haziran ayında tünelin su altındaki kısmı tamamlanacak. İrtibat ve bağlantı yollarının bağlanmasının tamamlanması 2017 Ağustos'u olarak planlanmıştı ama biraz önce Ersin Bey ve arkadaşlarla yaptığımız görüşmelerde onlar Mart'a çektiler. Biz 2016 Aralık'ına çektik. Süre itibarıyla maliyetleri düşürmesi bakımından da insani boyutuyla inşallah en kısa zamanda ama güvenilir bir şekilde tamamlanması bize büyük bir mutluluk verecek."