Başbakan Ahmet Davutoğlu, Yüksekova'da üç askerin şehit edilmesiyle ilgili, "Güçlü delillerle bu operasyonlar ve takipler neticesinde ilgili şahıslar şu anda gözaltındalar" dedi. Ankara'ya hareketi öncesi Atatürk Havalima'nında basın mensuplarına açıklama yapan Davutoğlu, Yüksekova'da üç askerin terör örgütü mensuplarınca düzenlenen silahlı saldırıda şehit olduğunu anımsatarak, "Evvelsi gün hepimizin yüreğine bir ateş düşmüştü. Yüksekova'da bir uzman çavuşumuzu ve iki erimizi kaybetmiştik" dedi. Davutoğlu, şehitlerin, ülke savunması, milletin huzuru, ülkenin bekası için şehadet şerbetini içtiğini ve herkesin bu acıyı derinden hissettiğini belirterek, şehitlerin aileleriyle görüştüğünü aktardı. "Biz bu acıyı yaşarken bir taraftan da hepimizin takip ettiği gibi kamu düzeninin tesisi ve suçluların mutlaka adalete teslim edilmesi için gerekli talimatları da vermiştik" diyen Davutoğlu, olayın olduğu andan bu yana Genelkurmay Başkanı, Hakkari Valisi ve İçişleri Bakanıyla sürekli temas halinde olduklarını, olayı en başından itibaren bütün güvenlik birimlerinin yakından takip ettiğini ifade etti.
Başbakan Davutoğlu, her türlü tedbiri alıp arka arkaya operasyonlar yapıldığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
" Olayın mesulü olduğuna dair elimizde deliller bulunan şahıslar gözaltına alındılar. Bu gözaltılar neticesinde gerekli tahkikatlar yapıldıktan sonra adalete teslim edilecekler. Bu çerçevede Hakkari Valimizin yaptığı açıklamada da görüldüğü gibi, güçlü delillerle bu operasyonlar ve takipler neticesinde ilgili şahıslar şu anda gözaltındalar. Onun önemi şudur; biz her zaman söylüyoruz, Çözüm süreci kamu düzeninin alternatifi değildir. Çözüm sürecinin mevcudiyeti kamu düzeni anlamında herhangi bir zaaf olacağı şeklinde telakki edilmemelidir, algılanmamalıdır. Kamu düzenini bozan kim olursa olsun, hangi gerekçeyle olursa olsun, herhangi bir eyleme yöneldiğinde, herhangi bir eyleme niyet ettiğinde ve şiddete yöneldiğinde, kamu görevlilerimiz gerekli her türlü tedbiri alır ve bu eylemi durdurur. Daha önce baraja saldırıda olan da budur."