Sakarya’nın Sapanca gölü Gölbaşı mevkisinde girdiği suda kaybolan Ethem Genç'in bulunması için çalışmalara havanın aydınlanmasıyla başlandı. Serinlemek için arkadaşlarıyla girdiği Sapanca Gölü'nde kaybolan Genç için ekipler seferber oldu. Yalova Emniyet Müdürlüğü Deniz Şubesinde görevli dalgıçların destek verdiği çalışmalara, Afet ve Acil Durum İl Müdürlüğü ile Sakarya Sivil Savunma Arama ve Kurtarma Birlik Müdürlüğü ekipleri katılıyor.
Serinlemek için göle girdiler
Yaşıtları Görkem Yıldız ve Mert Tan ile serinlemek amacıyla Gölbaşı mevkisinde göle giren Genç kaybolmuş, Yıldız yüzerek kıyıya çıkmış, Tan çevredekiler tarafından kurtarılmıştı.
Cumali Kalkan 4 Yıl Önce
Battı ile bizim aramızda kültürel, sosyolojik ve coğrafi olarak büyük farklılıklar var ve bunlar bilgiye duyulan açlığı, öğrenme çabalarını önemli derecede etkileyen faktörler - ki bunların içinde de kültürümüzü oluşturan en önemli ve baskın değer olan dinin olumsuz etkisini sanırım yadsıyamayız. Batı, bilginin gücünün farkına varmış ve gelişmesini, bilgiye dayalı olarak ve mümkün mertebe dinin etkisinden arınmış bir şekilde çok uzun zaman önce tamamlamış ve bu sayede yakaladığı üstünlüğü halen de devam ettirmektedir. Biz ise bunu tam olarak yapamadık; Cumhuriyet ile birlikte Atatürk döneminde bir ivme yakaladık ama dinin etkisinden tam olarak bir türlü arınamadığımız ve gücümüzü, enerjimizi ve zamanımızı içerde ve dışarda bu kavgalarla harcadığımız ve batının kışkırtma ve oyunlarına geldiğimiz için batıyı yakalayamıyor ve gelişmişliğimizi tamamlayamıyoruz. Bizden olmayan herkesi düşman olarak nitelemeyi bırakıp, bu dünya üzerinde yaşamaya ve tutunmaya çalışan diğer ülkeleri, milletleri ve toplumları sadece rakip olarak görmeli ve olaylara din eksenli bakmak ve duygusal yaklaşmak yerine akılcılığı önce çıkarıp milli çıkarlarımız neyi gerektiriyorsa o şekilde hareket etmeliyiz ve bilgiye ama sadece bilgiye ve bilime sıkı sıkıya sarılmalıyız diye düşünüyorum...
Cumali Kalkan 4 Yıl Önce
Batı ile bizim aramızda kültürel, sosyolojik ve coğrafi olarak büyük farklılıklar var ve bunlar bilgiye duyulan açlığı, öğrenme çabalarını önemli derecede etkileyen faktörler - ki bunların içinde de kültürümüzü oluşturan en önemli ve baskın değer olan dinin olumsuz etkisini sanırım yadsıyamayız. Batı, bilginin gücünün farkına varmış ve gelişmesini, bilgiye dayalı olarak ve mümkün mertebe dinin etkisinden arınmış bir şekilde çok uzun zaman önce tamamlamış ve bu sayede yakaladığı üstünlüğü halen de devam ettirmektedir. Biz ise bunu tam olarak yapamadık; Cumhuriyet ile birlikte Atatürk döneminde bir ivme yakaladık ama dinin etkisinden tam olarak bir türlü arınamadığımız ve gücümüzü, enerjimizi ve zamanımızı içerde ve dışarda bu kavgalarla harcadığımız ve batının kışkırtma ve oyunlarına geldiğimiz için batıyı yakalayamıyor ve gelişmişliğimizi tamamlayamıyoruz. Bizden olmayan herkesi düşman olarak nitelemeyi bırakıp, bu dünya üzerinde yaşamaya ve tutunmaya çalışan diğer ülkeleri, milletleri ve toplumları sadece rakip olarak görmeli ve olaylara din eksenli bakmak ve duygusal yaklaşmak yerine akılcılığı önce çıkarıp milli çıkarlarımız neyi gerektiriyorsa o şekilde hareket etmeliyiz ve bilgiye ama sadece bilgiye ve bilime sıkı sıkıya sarılmalıyız diye düşünüyorum...