Ülkede sınavlara tabi tutulmaya devam edileceğini anlatan Baykal, "Yeni yeni sınavlar bizi bekliyor. Bunların karşısında sağlam durmamız ve ne istediğimizi bilmemiz lazım. Kimseyi dışlamamız lazım. Kimseyi ötekileştirmemek lazım. Kimseyi değerleri, yaşam biçimi inançları ile karşımıza almamamız lazım. Herkese içten bir sevgi ve saygı duymak lazım. Herkesin kimliğini onun haysiyeti ve şerefi saymak lazım. Herkesin haysiyeti ve şerefine kendi haysiyetimiz ve şerefimize gösterdiğimiz değeri vermemiz lazım" diye konuştu. Baykal, Cumhuriyet Halk Partisi'nin büyük bir potansiyeli olduğunu belirterek, "Türkiye'nin en ilerici gücüdür Cumhuriyet Halk Partisi. Bütün ilerici atılımların da anasıdır, merkezidir, çıkış noktasıdır. Buna göre Türkiye içerisinde konumlanmak ve konuşlanmak lazım. Kendimize gelelim ve iddialı bir şekilde geleceğe bakalım" şeklinde konuştu.
“Çoğu bizim kendi hatamız”
Seçim sonuçlarıyla ilgili, "Görürüz ki çoğu bizim kendi hatamızdır. Hiç tartışmaya gerek yok. Kimseyi suçlamak yada karalamak için söylemeye gerek yok. Ama çoğu bizim kendi hatamızdır. Hata yapmamayı başarabilsek, iyi yönetilebilsek, inanıyorum ki bu gün ortaya çıkan tablodan çok daha iyisini hak ettiğimiz görülürdü" diyen Baykal, "CHP Türkiye için, Türkiye’nin geleceği için herkesin pek çok kişinin zannettiğinin ötesinde bir değer taşımaya devam ediyor. Bu bize unutturulmak isteniyor. Bizim bir siyaset projemiz var. Türkiye o proje ile bugünlere geldi. Bugünlerden yarınlara ortaya çıkan bu dünya gerçekleri karşısında yine CHP’nin projeleri ile Türkiye daha iyi bir noktaya gelecek. Bu güvenle olaya bakalım" değerlendirmesinde bulundu.
“Külleri üflemenizi istiyorum”
Bir gazetecinin CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin TBMM’de yaptığı konuşmasına yönelik sorusuna Baykal, şu yanıtı verdi:
"Her zaman böyle konular konuşulur. Ben CHP inancının, bilincinin, iddiasının üzerindeki külleri üflemenizi ve alevi canlandırmanızı istiyorum. Bunun konuşulacağı zemin ve mekanlar ayrı. Bunlar konuşulacak. Bundan çekinmeye korkmaya da gerek yok. CHP bu işlerin içinden geçti. CHP, parti içinde en yoğun çekişmeleri, mücadeleleri yaşadığı ortamda Türkiye’nin birinci siyasi partisi olarak çıktı.