Uzun yıllardan beri siyasetin içinde olan, adanın en eski milletvekillerinden Hüseyin Angolemli’nin eşi Oya Angolemli, özellikle trafik ve zehirli sebzeler konusunda oldukça rahatsız.
Diyalog’a konuk olan Angolemli, kanser hastalıklarının artmasına dikkat çekerek, sağlıklı sebze ve meyve üretimi için ciddi denetimlerin yapılmasını istiyor. Angolemli “marul alırken bile iki kez düşünüyorum” diyor.
İşte soru ve cevaplar:
Soru:Size göre KKTC ‘nin en büyük sorunu nedir? Çözümü sizce nasıl olur?
Yanıt: Nerden başlayacağımı bilmiyorum ülkede o kadar çok sorun var ki başta trafik, temizlik, çevre kirliliği olarak halkın duyarlı olması gerekiyor halk olarak ne yazık ki nezaket kurallarından çok uzak yaşıyoruz. Eğitimde sorunlarımız var sağlıkta sorunlarımız var ekonomide sorunlarımız var ve ne yazık ki zaman geçtikçe çözüm üretilmedikçe de dibe vuruyoruz.”
Soru:Trafik konusunda ne düşünüyorsunuz?
Yanıt: Trafikte insanlar olarak çok saygısız oluyoruz. Yayalara, motosikletlilere, bisikletlilere hiç saygımız yok. Aceleci ve kuralsız sürüşler olduğunuzu üzülerek görüyorum. Kuralsızlık ne yazık ki aldı başını gidiyor bu duruma bir dur demek gerekiyor. Bilemiyorum polis sayısı artırılabilir denetim artırılabilir ehliyetlendirme değişebilir okullarda özel olarak trafik eğitimi verilebilir ama her şey de aileden başlar önce biz düzelmeliyiz.
Soru: Adli Suçlardaki artışı neye bağlıyorsunuz? Suçuçluları önlemek için neler yapılabilir?
Yanıt: Evet endişeyle takip ediyoruz olup bitenleri ben bu durumu hızla artan nüfus ve yetersiz eğitime ayrıca ekonomiye bağlıyorum.
Ekonomisi güçlü olmayan toplumlarda veya ülkelerde suç oranları artıyor diye okumuştum bizde de sanırım benzer bir durum vardır. Önlenebilen suçlarda daha hassas olunması gerekiyor ototrite kendisini hissettirmeli.
Yerken endişeliyiz
Soru: Yediğiniz Sebzelerden ve diğer yiyeceklere güveniyor musunuz?
Yanıt: Yerken endişeliyiz, su içerken endişeliyiz. Bir çok kanser vakası vardır beslenme ile ilintili olduğu söyleniyor. ilaçlı gıdalar hormonlu gıdalar ne yazık ki kontrolsüz şekilde satılabiliyor.
Örneğin ben bir marul bile alırken iki defa düşünüyorum tedirgin oluyoruz. Bu konuda atılacak en güzel adım hal yasası ve buna bağlı olarak diğer denetleyici unsurların hayata geçirilmesidir.”
Soru: Çocukların, gençlerin gidebileceği, aileleriyle vakit geçirebilecekleri parklar, luna parklarımız yok. Bu durumdan rahatsız oluyor musunuz?
Yanıt:Durum beni rahatsız ediyor gençler geleceğin doktoru, hakimi, polisi, siyasetçisi olaracaklar ve bu gençler ve çocuklar ne yazık ki sosyalleşme yönünden çok zayıf aynı işekilde bizler de dışarıya çıkıp gidip dinleneceğimiz tesisler parklar yok bunun için yatırım lazım yatırımcının önünün açılması lazım.