Suna ERDEN
Lefkoşa’da yaşayan ve iki ay önce bebek sahibi olan Sibel Manav Ocak ile Timuçin Ocak çifti, çok ender görülen bir durumla karşılaştı.
Sibel Manav Ocak, geçtiğimiz 25 Şubat’ta sezaryenle bir erkek çocuk dünyaya getirdi.
Ancak bebek Kıbrıs’ta neredeyse hiç görülmeyen bir sorunla dünyaya geldi.
Doğuştan anüsü olmayan bebeğin bu durumu 3 gün sonra fark edildi.
Lefkoşa’da özel bir hastanede doğum yapan Sibel Manav Ocak, bebeklerini kontrol eden çocuk doktoru M.T.’ın eksikliği fark etmediğini, bu tür vakalarda çocukların ağızdan beslenmemesi gerektiğini ifade ederek, “Biz üç gün boyunca bebeğe mama yedirdik. Yeşil renkte kusmaya başladı. Başka bir doktora götürünce bebeğin anüsünün olmadığı fark edildi. Bir gün daha geç kalsaydık bebeğimizin bağırsakları patlayacaktı” dedi.
Ocak, bebeklerinin ameliyat edildiğini, dışkı çıkışının bağırsaktan verildiğini ve 12 gün yoğun bakımda kaldığını ifade ederek, “Bebeğimiz neredeyse ölüyordu. Doktor M.T. bunu zamanında görseydi bebeğimiz böyle kötü olmayacaktı” dedi.
İddiaların odağındaki doktor ise bebeğe bakıldığını, görünürde bir sorun olmadığını; dışkısını, idrarını yaptığını ifade ederek, “Aile mahkemeye versin, uzmanlar karar versin, “bebek ölecek miydi bağırsakları patlayacak mıydı” dedi.
Geç kalsak ölecekti
Sibel Manav Ocak başından geçenleri şöyle aktardı:
“25 Şubat 2019 tarihinde Lefkoşa’da özel bir hastanede sezaryen ile doğum yaptım. Doğumdan sonra M.T. bebeğimi kontrol etti. Çok sağlıklı olduğunu söyledi. Hatta benim sağlıklı bir bebek dünyaya getirdiğime dair yazı verdi.
Bebeğim düşük kiloda doğduğu için kuvöze aldılar. Şekerine bakıldı. İki gün kaldıktan sonra taburcu oldum. M.T. özellikle çocuğun sarılık olup olmadığına bakmak için bizi bir gün geç taburcu ettiğini söyledi.
‘Çocuğunuzu saat başı besleyin’ dedi. Kilo alması için mama yazdı. Bir gün geçtikten sonra bebeği kontrole götürdük. Doktor, bebeğin çok sağlıklı olduğunu, hatta 200 gram kilo aldığını söyledi.
Biz de sevinip evimize geldik.
Bir gün sonra bebek yeşil kusmaya başladı. Doktoru aradım. ‘Korkulacak bir şey yok. Gerekirse tahlil yaparız’ dedi. İçim rahat etmedi. Aynı gün başka bir özel hastaneye gittim. Oradaki çocuk doktoru bebeğe bakar bakmaz, “Siz bunu beslediniz mi?” diye sordu. Doktor, “Bu çocuğun poposu yok. Buna ağızdan beslemememiz gerekiyordu” dedi.
Kontroller yapıldı. Meğer çocuğun dışkısı cinsel organından çıkıyormuş. Biz de zaten bu yüzden şüphelenmemiştik.
Bebeği hastanede yatırıp damardan beslemeye başladılar. Bağırsakları neredeyse patlamak üzereymiş. Ağızdan beslenmemesi gerekiyormuş. Bir iki gün daha doktora götürmesek bebeğim ölecekti. 12 gün yoğun bakımda kaldı.
Çocuk ölümden döndü. Bir gün daha geciksek bebek ölebilirdi.
Yaşadığımız olaydan sonra Sağlık Bakanlığı ve Tabipler Birliği’ne başvurduk ancak iki ay geçmesine rağmen bir girişimde bulunmadılar. Şimdi dava açacağız.”
M.T. :Görünürde sorun yoktu
İddiaların odağındaki Doktor M.T. ise bebeğe bakıldığını, görünürde bir sorun olmadığını; dışkısını, idrarını yaptığını ifade ederek, şunları söyledi:
“Bebekte ilk ciddi belirti yeşil kusmasıydı. Bunu bana söylediklerinde tahlil yapalım dedim. Tahlil yapılsa zaten belli olacaktı. Onun dışında bebek doğunca iyice kontrol edildi. Anüsünde görünürde bir sorun yoktu. Ayrıca idrarını ve dışkısını yapıyordu. Çocuk eğer dışkısını ve idrarını yapamıyor olsa idi o zaman şüphe ortaya çıkardı. Meğer dışkısı başka yerden çıkıyormuş. Öte yandan “bebeğin bağırsakları patlayacaktı, ölecekti” gibi bir durum söz konusu değildir. Bir bebek 5 günde dışkı yapmasa bağırsak patlaması söz konusu olmaz. Ayrıca ilk günde anüsteki sorun fark edilse yine ameliyat olacaktı ve dışkı çıkışı karnından verilecekti. Ameliyattan sonra 12 gün hastanede kalması normaldir. Aile mahkemeye versin, uzmanlar karar versin, “bebek ölecek miydi bağırsakları patlayacak mıydı” diye. Ondan sonra karşıma gelsinler. Ayrıca ben her zaman bebek ile çok ilgilendim. Her zaman arayıp sordum.”