Kuzey Kıbrıs’ta yüzde 30 kontenjan hakkı elde ederek ilk defa yüksek bir rakamla seçimlere katılan kadın adaylar, ülkenin önde gelen sorunları konusunda Diyalog’a konuştu. Diyalog muhabiri, Ulusal Birlik Partisi (UBP), Demokrat parti (DP), Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ve Halkın Partisi (HP) kadın milletvekili adaylarının ardından; Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) ile Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP) Yeni Güçler saflarından seçime katılacak kadın adaylara söz hakkı verdi.
TDP ve TKP/Yeni Güçler’in kadın milletvekili adayları, ülkenin öncelikli sorunlarının; Ekonomi, ulaşım, alt yapı, trafik, eğitim ve Kıbrıs sorunu olduğunu aktardı. Diyalog’a konuşan kadın milletvekili adaylarının görüşleri şu şekilde oldu:
TKP-Yeni Güçler kadın adayları, ne dedi?
Elif Görem Gümüşmaden:
Bu soruyu sevgi, eşitlik ve adalet diye yanıtlamak isterim. Adaletin yokluğu bugün aslında hayatın her alanından biri olan siyasete parlamentalist anlamda katılmamın nedenidir de bir yandan. Yasalar üstünde eşitlik varmış gibi görülen bu ülkede aslında eşitliğin henüz e halinin bile bulunmadığını hatırlatmak isterim. Evet, Kıbrıs’ta var olan herkes tarafından bilinen Kıbrıs sorunu, bugün yaşanan pek çok sorunun temeli olabilir ve öyledir de. Yine de bu coğrafyada yaşanan eşitsiz, kayırmacı, adaletsiz ve en önemlisi sevgiden uzak ortamı; daha insanca yaşanır, adaletli bir yer haline getiremez miyiz?. Getirebiliriz, bunun için de 1974’den sonra yaşanan ganimet anlayışı ve ganimetin farklı isimler ve uygulamaları ortadan kaldırmak gerek. Örnek mi istediniz? Hemen vereyim kırsal kesim arsa dağıtımı altında yapılanlara bakmak yeterlidir sanırım.
Seval Oyaltan:
Her şeyin ana sorunu tabi ki Kıbrıs sorununun çözülmemesidir. Esas ana zemin Kıbrıs sorunu... İkincisi trafik... Özellikle bu son yıllarda çok büyük miktarda can kayıpları veriliyor. Alt yapı eksik, güven sorunu had safhada... Üçüncüsü de vergi adaletsizliği...
Güller Karamalli:
İlk sorun lider eksikliği... İyi idare için iyi bir lidere ihtiyacımız var. İkinci sorun planlama... Ülkemizde ne yazık ki hiçbir alanda planlamamız yok; master planı, trafik, sağlık, çevre, ekonomi ve eğitim konularında planlara ihtiyacımız var. Üçüncü sorun ise liyakat. Liyakat biliyorsunuz fırsat eşitliği... Her alanda bu sağlanmalı. Her alanda, o alanın uzman kişileri göreve getirilmeli, torpilcilik ortadan kalkmalı.”
Meryem Karaaziz:
Genel sağlık sigortası olmamasının dezavantajlarını yaşıyoruz!. Hastalar ücret vererek sağlık hizmeti almaktadır. Sağlığa gerekli kaynak ayrılmadığı ve genel sağlık sigortası geçmediği için hem hastanelerde bir yığılma yaşanmakta hem de özeldeki doktordan ücretsiz hizmet alınamamaktadır. Hastaneler hem hijyen hem de teknolojik alt yapısı açısından yetersizdir. Hastane acillerinde ve hatta servislerinde yeterli hemşire ve doktor bulunmamaktadır. Ekonomik durumumuz içler acısı!. Anayasal hak olmasına rağmen pek çok insanımız işsiz ve açlığa mahkûm edilmektedir. İşsiz insanlarımız nedeniyle pek çok ev elektrik ve su faturalarını ödeyememesi nedeniyle su ve elektrikleri kesilmektedir.
“Yoksul insanlarımız sefalet içinde yaşamaktadır”
Zenginlerle aynı ücreti ödeyen yoksul insanlarımız sefalet içerisinde yaşamaktadır. Devlet herhangi bir nedenle yetim, dul, işsiz vatandaşlardan oluşan her haneye asgari düzeyde geçimini sağlayacak gelir olanağı yaratmada yükümlü olacak. Trafikte bir adım ileri değil, adım adım geriye gidiyoruz! Trafik kazaları son yıllarda pek çok gencimizin hayatına mal olmuştur. Yetersiz alt yapı ve yollar, denetimsizlik ve eğitimsizlik nedeniyle trafik kazaları Kıbrıs Türk Halkının canının yanmasına yol açmakta ve gündemini meşgul etmektedir. Özellikle yollar güvenli değildir. Yollara yerleştirilen kameralar ise trafik kazalarını önlemekten daha çok devlete gelir kaynağı haline gelmiştir. Siyasi yapı, uzmanların ve sivil toplum örgütlerinin görüşlerini dikkate almamakta ve konuya duyarsız kalmaktadır. 3. Gıda Güvenliği ve Kanser Sorunu; Yeni kurulacak olan hükûmetin ilk icraatlarından biri "gıda güvenliği yasasının" geçirilmesi olmalıdır. Gıda güvenliği konusunda devlet laboratuvarının en kısa zamanda faaliyete geçmesi gerekmektedir.
İpek Özsoy:
KKTC’de pek çok önemli sorun mevcut ancak bunu 3 tane ile sınırlandıracak olursak bana göre en başta halkımızın içerisinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar gelmektedir. Çok iyi şartlarda yaşayan bir zümre dışında halkımızın büyük çoğunluğu neredeyse açlık sınırında yaşamaktadır. Bu da beraberinde gelecek kaygısı, ümitsizlik, inançlarının kalmaması gibi toplumsal depresyon belirtilerine yol açmaktadır. Bunun üstesinden gelindiği takdirde diğer sorunlarla da daha kolay baş edilebileceği düşüncesindeyim. TKP Yeni Güçler olarak hedeflerimizden biri olan vergi reformunun yapılmasıyla devletin bütçesi güçlenecek, ekonomik anlamda kendi ayakları üzerinde durabilen bir sistem yaratılacak bunun sonucunda ekonomik refah yaşanacak, dar ve orta gelirli halkımızın yaşam standartları da yükseltilmiş olacaktır. Ayrıca yine bu reformun bir sonucu olarak, dar gelirli vatandaşımıza sosyal devlet anlayışı bağlamında bir yaşam hakkı verilerek her eve bir maaş girmesi de sağlanacak. Başka bir önemli sorun cinsiyet eşitliğinin tam olarak hakkıyla sağlanamamasıdır. Toplumsal olarak ataerkil yani erkek egemen bir toplum olduğumuzdan, temel bir insan hakkı olan kadın erkek eşitliği tam olarak benimsenememiştir. Bu zihniyetin değişmesi gerekmektedir.
“Madde kullanımı ilkokul seviyesine düştü”
TKP Yeni Güçler’in bir diğer hedefi olarak bu bağlamda kadınların toplumsal yaşamdaki mevcudiyetini artırmak için hukuki tedbirler alınacak, kadınların ekonomik refahının sağlanabilmesi için kadın girişimcilerin desteklenmesi sağlanacak, kadına yönelik ayrıca toplumsal şiddete yönelik etkin bir mücadele sağlanacaktır. Bana göre bir diğer önemli sorun da bir türlü önüne geçilemeyen ve gün geçtikçe artan psikoaktif madde kullanımıdır. Bu alanda yapılan araştırmalarda yer alan bir araştırmacı olarak üzülerek söylemekteyim ki madde kullanım yaşı ilkokul seviyelerine kadar düşmüştür. Bunun gibi sosyal problemlerle etkin bir mücadelenin sürdürülemediği aşikârdır. Sosyal sorunlarla bilimsel olarak mücadele edilmeli, etkin hukuki, güvenlik ve eğitim önlemleri alınmalıdır. TKP-Yeni Güçler olarak bunu sağlayacak donanımlı ekibimiz mevcuttur.
TDP adayları ne dedi:
Çelen Çağansoy:
Bana göre ülkedeki en büyük sorunların başında eğitim sisteminde yaşanan aksaklıklar geliyor. Bunu tabi ki sağlık ve ardından da en çok gençlerimizi ilgilendiren işsizlik sorunu izliyor.
Özlem Gürkut:
Birincisi bence Kıbrıs sorunun kalıcı barış ile sonuçlanamamasından dolayı ekonomik ve sosyal anlamda sorunlar yaşanıyor bu da geleceğimize dair bir güvensizlik oluşturuyor. İkincisi, 43 yıldır devletimizin imkânları, vatandaşlara eşit bir şekilde dağıtılmadı. Bunun yerine çıkar ilişkileri bazında imkânların dağıtılmasına önem verildi. Devletin insanlara eşit durmaması, toplumsal barışın bozulmasını da beraberinde getirdi. Toplumsal barışın bozulması KKTC’de yaşayan yurttaşlar olarak güvenimizi, saygımızı ve birlikte bir harekete başlama duygumuzu köreltti. Üçüncüsü ise hukuk dışılık ve şiddetin giderek artması.
Ayşe Öztabay:
KKTC'nin birikmiş sorunlarının arasında en önemlisini seçmek zor olsa da özellikle ekonomi, sağlık ve trafik halkın hayat sevincine olumsuz yönde etki eden çok önemli konulardır. Piyasada yaşanan enflasyon ve KKTC deki para dolaşımının döviz oluşu yurttaşı zor durumda bırakmakta. Devlet bireyini düşünür şekilde merkez bankası ile istişare edip kurun sabitlenmesini sağlamalıdır. Okul harçları ve benzeri giderler sabitlenip ekonomik denge yurttaşın hayatını sürdürme çabasına katkı koyacak şekilde düzenlenmelidir. Yine sağlıkta ayrılan fonların yetersizliği, diğer yandan serbest hekimler ve hastane hekimlerinin münakaşa halinde olması, bakanlıkların kalıcı değil günlük çözümler peşinde koşması toplumda kaygı yaratmaktadır. Hâlihazırda yurttaşların sağlığa erişimi sağlanamazken, bu düzensizlik toplumsal huzuru bozmakta ve güveni sarsmakta. Trafik hususu ise yıllardır topluma eza vermekte. Ciddi sayıda kayıplarımız ve ebedi sakatlık yaşamamız yol güvensizliğini ortaya koymakta. TDP bu konuyu asli konu yaparak KKTC meclisini olağanüstü toplantıya çağırmış ve trafik komisyonunun kurulmasına önayak olmuştur. Bu iyileştirmenin ve denetimin toplum yararına olacağı düşüncesiyle aktif rol almaya devam edecektir. Belirttiğim konular içinde ekonomik olarak yurttaşın hayatını kolaylaştıracak önlemleri ilgili kurumlarla istişare ederek uzmanlar eşliğinde projelendirecek ve topluma adapte edecektir çünkü bu sosyal hukuk devleti gereği zaten boynun borcudur. Merkez bankası denge vazifeni kullanacaktır. Sağlık hususunda da Sn. Gülsen Bozkurt eşliğinde çağdaş standartlarda hazırlanmış olduğumuz projemiz mevcuttur, sistem iyileştirilecektir!. Hasta hakları yasasının ivedi bir şekilde yasalaştırılması sağlanacaktır. Tüm bu sayılanlar sosyal hukuk devleti gereği verilmesi gereken hizmetlerdir. Bu çalışmaların yapılması zaten bu güne değin yapılması gereken şeylerdir. TDP olarak toplumun tam ortasından hissederek bildiğimiz bu sorunların çözülüp halka ait olan bu hakların halka ulaşması için mücadele edeceğiz.
Mine Atlı:
Birincisi eğitim. Devlet okullarında tam gün eğitim verilmeli, mesleki okulları fazlalaştırılmalı ve var olan mesleki okulların eksiklikleri giderilmeli. Bunun yanında rehberlik hizmeti verilmeye başlanmalı. İkinci sorun tabi ki sağlık alanı. Vatandaşların özel sağlık hizmetlerine bağımlı olmaları çok kötü bir durum. Bu durum bir an önce düzeltilmeli. Aynı zamanda vatandaşların devletten lokal şekilde hizmet alamaması ve erişimin zor olması. Üçüncü büyük sorun da toplumsal cinsiyet eşitsizliğine yönelik politika eksikliği... Ev içi şiddete yönelik politika yok. Acil yardım yok. Velayet gibi konularda kadınların iyi ve güçlü bir ekonomik durumu olmadığı takdirde mağdur edilmeleri ve bu bağlamda insan haklarının ihlal edilmesi.