Diyalog Gazetesi

“Yeterki iyi niyet olsun”

KIBRIS

Dışişleri Bakanı Nami, geçmişte yapılan hatalardan ders alınması durumunda, müzakerelerin kısa bir sürede sonuçlandırılacağını ifade etti

Dışişleri Bakanı Özdil Nami, Kıbrıs müzakere sürecine ilişkin, "Adada geçmişte yapılan hatalardan ders alınır ve gerçekten adada federal bir çözüme ulaşma iradesi masaya yansıtılırsa, o zaman yıllar değil aylar sürecek müzakere süreciyle yeni bir kapsamlı plan her iki tarafın referandumuna sunulabilir" dedi.

Dışişleri Bakanı Nami, uzun bir aradan sonra yeniden hareketlenen Kıbrıs müzakere sürecine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.Brüksel'de AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle ile yaptığı görüşmede son gelişmeleri değerlendirdiklerini ifade eden Nami, Füle ile hem Rum tarafıyla ortak açıklama metnine ilişkin süreci hem de Kıbrıslı Türklerin, Avrupa Birliği için attığı adımları ele aldıklarını söyledi. Görüşmenin olumlu bir havada geçtiğini ve önümüzdeki dönemde Füle'nin Kıbrıs'a gelmesini beklediklerini belirten Nami, dünyada Kıbrıs'a artan bir ilginin olduğuna işaret ederek, çözümle ilgili yeni bir sürece gelindiğini vurguladı.

Davutoğlu ile Kerry Kıbrıs’ı konuştu

 

Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile telefon görüşmesi yaparak Kıbrıs ve Suriye'deki son gelişmeleri ele aldı.

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Davutoğlu, John Kerry ile önceki gün akşam konuştu.

Görüşmede Kıbrıs'taki son gelişmelerin değerlendirildiği ve iki bakanın Kıbrıs'ta yeni başlayan sürece destek verilmesinin önemine işaret ettikleri belirtildi.

Davutoğlu ve Kerry'nin sürece zarar verebilecek tek yanlı adımlardan kaçınılması gerektiğinin altını çizdikleri, ayrıca Suriye bağlamında Cenevre'de başlayacak ikinci tur görüşmeler hakkında görüş alışverişinde bulundukları ifade edildi.

 

 

Özgürgün, “Uzun bir süreç” olacak öngörüsünde bulunduğu görüşmeler hakkında endişelerini seslendirdi

 

“Ortak metne

gerek yoktu”

 

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, yeni müzakere sürecinin nereye gideceği noktasında endişeli olduğunu ifade etti.

BRT’ye göre, yeni müzakere sürecini bir programda değerlendiren Özgürgün, “Umutsuzluk kuzeyden kaynaklanmıyor. Anastasiades masada da zaman geçirecek, uzun bir süreç olacak” dedi.

Son gelişmeleri “başlaması gereken gecikmiş süreç” olarak yorumlayan Özgürgün, sürecin Rum Lider Anastasiadis ve Rum Yönetimi’nin tavrı nedeniyle tıkandığını anlattı.

Özgürgün, “Anastasiadis beş ay ayak sürüdü. O da bir gün görüşmelerin başlayacağını biliyordu. 1968’den beri kimse sonlandıramadı. Bir taraf isteyince zaten başlıyor. Türk tarafı istekli. Şu anda başlaması lazımdı başlayacak, ancak nereye gideceği noktasında endişeliyim…” dedi.

Ortak metne gerek olmadığını söyleyen Özgürgün, bu konuların aslında masada konuşulması gerektiğin belirtti. Özgürgün, Güney Kıbrıs’ın anlaşmaya değil anlaşmamaya yakın olduğunu siyasi zeminin de bunun üzerinden yürüdüğünü kaydetti.

 


 

AYH’den sürece destek

 

Aydınlık Yarınlar Hareketi (AYH), yeni başlayan müzakere sürecini desteklediklerini açıkladı.

AYH Başkanı Anıl Kaya yaptığı açıklamada, Annan Planı sonrasında çözümsüz geçen on yılın ardından umutların en düşük olduğu dönemde çözüme yönelik yeni bir başlangıç yapıldığını belirterek, “Kıbrıs meselesinde taraflardan en mağdur durumda olan ve uluslararası hukukun ve uluslararası toplumun, yarım asırdan beri dışında yaşamak durumunda bırakılmış Kıbrıslı Türkler açısından bu yeni başlangıç son derece memnuniyet vericidir” dedi.

Yeni müzakere sürecinde uluslararası toplumun Kıbrıs meselesine yakın ilgisi, uzlaştırıcı ve motive edici bir unsur olarak olumlu nitelikte olmakla birlikte, kalıcı bir çözüm için aslolanın her iki toplumun beklentileri ve geleceklerinin sorumluluklarını omuzlarında taşıyan liderlerin atacağı adımlar olduğunu ifade eden Kaya, “Birleşmiş Milletlerin Kıbrıs’ta 50. yılında ve Annan Planı sonrasında yaşadıklarımızın tecrübesi ile Aydınlık Yarınlar Hareketi ihtiyatlı bir iyimserlik içerisindedir” ifadelerine yer verdi. Kaya, Annan Planı süreci, referandumu ve sonrasında yaşananların tecrübesiyle yeni müzakere sürecinin daha efektif ve katılımcı bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, toplumsal iç barışa, birlik ve beraberliğe, ortak akılla hareket etmeye en çok ihtiyaç duyulan dönemde olunduğunu kaydetti.

 

“Yeni müzakere sürecinde Kıbrıs Türkünün de omuzlarında büyük bir sorumluluk vardır” diyen Kaya, Kıbrıs’ta çözümün bulunması, süreç içerisinde Kıbrıslı Türklerin haklarının korunması, eşitlikçi ve kabul edilebilir bir anlaşma metninin ortaya çıkması için yoğun gayret içerisinde olunması gerektiğini belirtti.

 

 

İzcan: Federal

çözüme ulaşılmalı

 

Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) Genel Başkanı İzzet İzcan, yeniden başlayacak kapsamlı çözüm müzakerelerini desteklediklerini belirtti.

İzcan yaptığı yazılı açıklamada, BKP olarak en erken zamanda federal çözüme ulaşılmasını talep ettiklerini belirterek, güven arttırıcı önlemlerin müzakere süreci ile paralel bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

İzzet İzcan, tarafların üzerinde uzlaştığı ortak açıklama metninde kurulacak yeni devletin tek egemenlik, tek vatandaşlık ve tek uluslararası temsiliyeti olan, siyasi eşitliğe dayalı, iki toplumlu, iki bölgeli federasyon olacağının açıkça belirtilmesini memnuniyetle karşıladıklarını kaydetti.

 

 

Çağrı Anıl, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devam edeceği bir çözümün destekçisi olacaklarını kaydetti

 

“İki kesimlilik

sulandırılmasın

 

Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP-UG) Gençlik Örgütü Başkanı Çağrı Anıl, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devam edeceği; iki kesimliğin sulandırılmayacağı; eşit egemenlik, siyasi eşitlik ve uluslar arası alanda eşit temsiliyetin sağlanacağı bir çözümün destekçisi olacaklarını kaydetti.

Anıl, DP-UG Gençlik Örgütü’nün müzakere süreciyle ilgili tutumu hakkında yazılı açıklama yaptı.

“Ortak açıklama metninde de yer aldığı gibi, mevcut statükoyla devam edilemeyeceği bir gerçektir” diyen Anıl, metinde iki eşit kurucu devlet olgusuna vurgu yapılmasının müzakere sürecindeki en önemli unsurlardan olduğunu belirtti.

“Yönetim ve güç paylaşımı, Avrupa Birliği, ekonomi, garantiler, toprak, mülkiyet maddelerinde ortaya konulacak görüşlerin ve özellikle Rum tarafının tutumunun yakın takipçisi olacağız” diyen Anıl, müzakerelerin her konuda uzlaşı sağlanmadan hiçbir konuda uzlaşı yoktur prensibiyle devam etmesinin görüşmecilerin elini güçlendireceğine yönelik inançlarını ifade etti.

“Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yurtta barış, Dünyada barış’ sözlerini ilke edindik” diyen Anıl, Kıbrıs Türk halkının güvenlik, refah ve özgürlüğüyle ilgili atılacak her adımın destekçisi olacaklarını ifade etti.

Varoluş ve özgürlük mücadelesinde yaşanılan zorlukları unutturmayacaklarını söyleyen Anıl, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devam edeceği; iki kesimliğin sulandırılmayacağı; eşit egemenlik, siyasi eşitlik ve uluslar arası alanda eşit temsiliyetin sağlanacağı bir çözümün destekçisi olacaklarını kaydetti.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.