Diyalog Gazetesi

Yargılanmalı

KIBRIS

“Çöpe atılan ilaçların parasıyla 10 tane okul, bir de hastane yapılabilirdi” diyen ekonomik örgütler, 200 milyonluk ihmalin cezasız kalmamasını istiyor

 Çiğdem AYDIN-Ömer KADİROĞLU

Sağlık Bakanlığı’na bağlı İlaç Eczacılık Dairesi deposunda unutulan 200 milyon TL değerindeki tarihi geçmiş ilaçların çöpe atılmasına tepki gösteren ekonomik örgütler; sorumluların tespit edilerek yargılanması çağrısında bulundu.
Diyalog’a konuşan Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz, boşa giden 200 milyon TL ile 10 okul, tam teşekküllü bir hastane yapılabileceğini ifade etti. Deniz, “Buna neden olanlar yargı huzuruna çıkarılmalı” dedi. İşadamları Derneği Başkanı Enver Mamülcüoğlu da, yaşanan durumun büyük bir yolsuzluk, hırsızlık ya da vatana ihanetten farkı olmadığını söyledi. 
“Bana göre bu insanlık suçudur” diyen Mamülcüoğlu, sorumluların bulunup yargılanması gerektiğini ifade etti.
Genç İş Adamları Derneği Başkanı Uğur Ergün de ziyan olan 200 milyon TL ile birçok yatırım yapılabileceğini belirterek, “Derhal olay yargıya taşınıp sorumlular cezalandırılmalıdır” dedi. 
Vatandaşlar da iş insanları gibi sorumların bulunup, cezalandırılması gerektiğini ifade etti. 

Turgay Deniz (Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı)
“200 milyon TL değerindeki ilacın heba olması büyük israftır. Bu durum ciddi bir plansızlığın olduğunu gösterir. Ülkemiz için böyle 200 milyonları heba etmek çok üzücüdür. Mesela özel bir şirkette buna neden olan bir depo sorumlusu, herhangi bir kurum müdürü, yardımcısı ya da personeli bulamazsınız. Özel bir kurumda olsa, kurumu batırma girişimi ile ciddi ihmalle yargılanırsınız. Bunu neden olanların ne evi ne de arabası kalır. Büyük bir tazminat öder.
Devletin kurumunda da bu şekilde olması gerekir. Bana göre, bunun sorumlusu bu ilaçları alanlar ve envanter sayımı yapmayanlardır.
Varsa depo sorumlusu ilaçları teslim alırken sayım yapar ve imza atar.
Bu nedenle bana göre hepsi sorumludur; ilaçları alanlar da dahil olmak üzere. Eğer yetki bende olsaydı bunun hesabını çok ciddi bir şekilde sorardım ve yargı önüne çıkarılmalarını sağlardım. 
Bunun sorumluları hem devlete hem bakanlığa hem de halka hesap vermelidir. Heba olan 200 milyon TL ile 10 tane okul yapılabilirdi. Ya da tam teşekküllü bir tane de hastane yapılırdı.”

Enver Mamülcüoğlu (İşadamları Derneği Başkanı)
“Yaşanan ilaç israfı milli servetin heba edilmesidir ve bu bana göre insanlık suçudur. Bu durum ülkemizin tarihinde kara leke olarak yer alacaktır. Sorumluların derhal cezalandırılması gerekiyor.
Benim için bu olayın büyük bir yolsuzluk, hırsızlık ya da vatana ihanetten farkı yoktur.
Sorumlusu kim veya kimlerse ihale şartnamelerine bakılarak tespit edilebilir.
Merkezi İhale Komisyonu (MİK) arşivinde vardır. 
İlaçlar tüm bireylerin cebinden çıkan vergilerle alınıyor. Halkın malını hiç kimse bu kadar bilinçsiz harcayamaz. Halk bunun cezasını kesecektir. 
Yetkili kişilerin yapanları ve yaptıranları tespit edip iş hayatına son vermesi ve yargı yolunu açması gerekiyor. 
Ülkemizdeki her alanda olan yolsuzlukların üzerine gidilebilecek bir mekanizma şarttır. 

Uğur Ergün (Genç İş Adamları Derneği Başkanı)
“Genç İşadamları Derneği içerisinde özel sektör çalışanı, iş sahibi, profesyonel birçok arkadaşımız mevcuttur. Ülkemizde dürüstçe işlerini yapan iş insanları olarak bizler boynumuzun borcu olan vergi yükümlülüklerimizi yerine getirmek için titizlikle ve canla başla çalışmaktayız. 
200 milyon TL gibi ciddi bir rakam, kim bilir kaç işletmenin yıllık vergisi tutarındadır. Basit bir hesapla 58 bin asgari ücrete denk gelmektedir. 
Bizim vergilerimizle toplanmış böyle bir rakamı devletin çöpe atma lüksü yoktur. Özel sektörde, kendi işletmelerimizde hata yapılması halinde bedelini işveren olarak biz ödemekteyiz. Kamu kuruluşları ve yerel yönetimlerde yapılan hataların bedelini ise ne yazık ki tüm toplum ödemektedir. Devlette böylesine bir ihmalin kesinlikle soruşturulması gerektiği inancındayız. Derhal olay yargıya taşınıp sorumlular cezalandırılmalıdır.
Devlet harcama yaparken bizlerin, yani vatandaşların parasını harcadığını unutmamalıdır. Hele ki, dökülen bir sağlık sistemine sahip olan bizim devletimizin hiç mi hiç böyle bir lüksü yoktur, olmamalıdır. Bu kaynak ile tüm toplumun yaşam kalitesini artıracak, onlarca yatırım yapılabilirdi. Konunun takipçisi olacağımızı kamuoyuyla paylaşmak isteriz.”

Vatandaşlar ne dedi…?
Cemal Fahri
“Sağlık Bakanlığı’na bağlı İlaç Eczacılık Dairesi deposundan çıkan tonlarca tarihi geçmiş ilaç üzücü bir olaydır. 
O kadar hasta ve ilaç bulamayan insan varken, bu durumu yaratmak büyük bir beceridir. Bu konu üç aylık bir konu değildir ve sorumluların derhal cezalandırılması gerekiyor. Yetkili kişi ben olsam o dairede görevli olanların hepsini işten çıkarır, yerlerine doğru dürüst iş yapacak kişiler alırdım. Bu konu ile ilgili erken zamanda bir soruşturma yapılmasını istiyoruz.”

Salih Güneş
“Tarihi geçen ilaçların maliyeti gerçekten çok yüksek… 200 Milyon TL’ye bu ülkede çok güzel işler yapılabilirdi. O para ne yazık ki çöp oldu. Yaşanan durum ile ilgili araştırmalar başlatılmalı ve gereken cezai işlem yapılmalıdır. 
Bu konunun Meclis’te de ele alınması gerekiyor. İlaçların nasıl ve kimler tarafından alındığı, neden depoda kaldığı enine boyuna soruşturulmalıdır. Bu konuda yetkili ben olsam suçluları tespit edip, cezalandırılmasını talep ederdim.”

Nurses İrgare
“İlaç Eczacılık Dairesi’nde tespit edilen milyonlarca liralık tarihi geçmiş ilaçların nedeni Sağlık Bakanlığı’nın denetimsizliğidir. Ayrıca 3 veya 5 aylık bir olay değil, yılların getirdiği birikimdir. 200 milyon TL’nin heba olması ülke ekonomisine ciddi bir darbedir ve sorumlularının tespit edilmesi gerekmektedir. Yetkili kişi ben olsam sıkı denetimle böylesi durumları engellerdim.”

Mahmut Kurt
“200 milyon TL tutarındaki ilacın çöpe gitmesi devletin bütçesine verilmiş bir zarardır.
Hastanelerde ilaç bulunamazken, tonlarcasının çöpe gitmesi asla kabul edilir bir durum değildir. Yaşanan olayla ilgili kişilerin belirlenerek cezalandırılması gerekiyor. Bana göre, bu sorun denetim eksikliğinden kaynaklanıyor. Yetkili ben olsam sıkı denetimler yaparak böylesi olayların yaşanmasını engeller ve devleti zarara uğratan kişileri de en ağır şekilde cezalandırılmasını sağlardım.”

Cemal Sezener
“İhmalkârlık sonucu ortaya çıkan ve devleti büyük bir zarar uğratan ilaç israfına neden olanların tespit edilerek cezalandırılması gerekiyor. İlaçların tarihlerinin sıkı bir denetimle kontrol edilmeliydi. Yetkili ben olsam denetimleri en sıkı şekilde yapar ve bu olayın yaşanmasına müsaade etmezdim. Buna neden olanların da en ağır şekilde cezalandırılmasını sağlardım. Bu üç beş bin lira değil 200 milyon TL’dir. Bu meblağla ülkedeki birçok eksiklik giderilebilirdi.”

Yıldıray Çağlar
“Böylesi olayların yaşanmamasını istiyoruz. Bu birimle ilgilenen kişilerin yaşanan bu olaylar sonrasında cezalandırılması gerekiyor. İhtiyaç duyulan ilaç miktarının tespit edilmesi ve ona göre alım yapılması gerekiyordu. Bu ilaç ülkenin milli servetidir ve nasıl bu hale getirilip çöpe atıldığı araştırılmalıdır. Yetkili kişi ben olsam öncelikle ihtiyaç duyulan ilaç miktarını tespit eder ,ona göre bir çalışma yapar ve bu ilaçları ona göre alırdım. Yetkili kişinin bu konunun üzerine gitmesi gerekiyor.”

İzzet Canpolat
“İlaç israfı ülke ekonomisine büyük bir darbedir. Bu durumun sorumluları orada görevli olan kişilerdir. Sıkı bir denetimle gerektiği kadar ilaçların alınması gerekiyordu. Yetkili kişi ben olsam denetim ve hesaplamalarla bu durumun yaşanmasını önlerdim. Ekonomik sıkıntılar yaşanan şu günlerde devlete böylesi bir darbeyi yaşatanları tespit eder en ağır şekilde cezalandırırdım.” 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.