Ufuk ÇAĞA
Barış Harekatı sonrasında yapılan ilk genel seçimlerde Ulusal Birlik Partisi’nden (UBP) milletvekili seçilen ve Sağlık Bakanı olan Ali Atun, 1985 sonrasında aktif siyasetten çekildi. Atun, bugünkü siyaset için iyi şeyler söylemesinin mümkün olmadığını belirtirken “şimdiki siyasilerin dini, imanı oy” dedi.
Ülkenin her tarafında problemlerin olduğuna dikkat çeken Atun “Biz 5 belediyelik ülkeyi 28 belediyeye çıkardık, oy için insanları işe aldık sonra da atmaya çalıştık. Burada suçlu olan insanlar değil, sırf oylarını alsınlar diye onları işe alan daha sonra da işleri bitince arkasını dönen siyasilerdir”şeklinde konuştu.
Barış Harekatı sonrasında Rumların bıraktığı tesislerin iyi çalıştırılmadığını, KİT’lerin iflas ettiğini vurgulayan Atun, Sanayi Holding’in ve Turizm İşletmeleri’nin dahi batırıldığını söyledi.
Baskılar siyasete zorladı
Atun, Diyalog muhabirinin sorularını şöyle yanıtladı:
Soru: Siyasete nasıl başladınız, o dönemde neler yaşadınız?
Yanıt: 1974’ten sonra sonra yapılan baskılar nedeniyle 1976 yılında milletvekili adayı olarak siyasete başladım. Bu seçimlerde Mağusa Bölgesinden milletvekili seçildim ve 1976 – 78 yılları arasında Çalışma, Sağlık ve Sosyal işler Bakanlığı, 1978 – 81 yılları arasında da Sağlık ve Sosyal İşler Bakanlığı yaptım. Daha sonra kurucu mecliste yer aldım ve siyasete 1985 yılına kadar milletvekili olarak devam ettim.
Soru: Siyaset öncesinde ne iş yapıyordunuz?
Yanıt: 1952 yılında İstanbul Üniversitesindeki tıp tahsilimi tamamladım ve adaya döndüm. O zamanlar Kıbrıs’ta 2,3 tane Türk doktor vardı ve ben 2’inci Dünya Savaşından sonra mezun olup da adaya dönen ilk doktor idim. Buraya geldikten sonra ilk olarak Nicosia Hospital’de göreve başladım. Daha sonra birçok hastanede doktor olarak çalıştım. Siyasetten sonra da mesleğime döndüm. Şu anda emekliyim.
Ekonomik durumum fena değil. Çocuklarım evlendi, şimdi torunlarım da evleniyor. Yani herhangi birisi yok.
Soru: Son zamanlarda ciddi bir sağlık problemi yaşadınız mı?
Yanıt: Yaşlılıktan dolayı bazı rahatsızlıklarım var.
Soru: Siyasetten ayrıldıktan sonra dostlarınızın size karşı ilgisi değişti mi? Arayıp soran oluyor mu?
Yanıt:Siyasetten ayrıldıktan sonra doktorluk mesleğim nedeniyle yine halkın arasında olduğum için insanların ilgisi pek değişmemişti. Ancak şimdi birkaç dostum haricinde ne arayan var ne de soran.
Acemi siyaseti
Soru:Bugünkü siyaseti nasıl buluyorsunuz ? Yanlışlar nelerdir neler yapılmalıdır?
Yanıt: Bugünkü siyaset için iyi şeyler söylemek isterdim ama nereye baksan problem var,
5 belediyelik ülkeyi 28 belediyeye çıkardık, oy için insanları işe aldık sonra da atmaya çalıştık. Burada suçlu olan insanlar değil, sırf oylarını alsınlar diye onları işe alan daha sonra da işleri bitince arkasını dönen siyasilerdir. Şimdiki siyasetçilerin dini imanı oy, her işi oy alabilmek için yapıyorlar. Rum’dan kalanlarla bu ülke 20, 30 yıl kendisini rahat rahat idare ederdi, bu uzun sürede yapılacak doğru işlerle de bu ülke kendisini rahatlıkla idame edebilirdi ama biz koskoca sanayi holdingi, turizm işletmelerini, Cypruvex’i, Eti’yi batırdık. Peki bunları batıranlara bir şey oldu mu? Hayır olmadı, kim ne yaptıysa yanına kaldı. Yani bizdeki siyaset bu, her şey acemice yapılıyor.
Anlaşmayı istemeyenler var
Soru: Kıbrıs sorununun çözümü konusunda ne düşünüyorsunuz?
Yanıt: Zamanında Rumlarla beraber çok çalıştım ve hem onları hem de bizim taraftakileri iyi tanıyorum. Son günlerde bir anlaşma için çabalar var ama bana görü Rumlarla anlaşma yapsak bile yürümez, çünkü her iki tarafta da bu anlaşmayı istemeyen ve bozmak için her yola başvuracak çok insan vardır.
Soru: Kıbrıs Türk tarafı çözüme hazır mı?
Yanıt: Şu anda ne biz ne de Rum tarafı bir anlaşma için hazır değil. Hele biz hiç hazır değiliz.
Soru: Müzakerelerde en önemli sorun ne olacak? Ve bu nasıl çözülebilir?
Yanıt: Bu görüşmelerde en büyük sıkıntı toprak konusunda yaşanacak, aslında bunun nasıl çözüleceğini ben de çok merak ediyorum.
Soru: Çözüm olursa siz ne yapacaksınız?
Yanıt:Bu yaştan sonra yaşantımda bir değişiklik olacağını düşünmüyorum, şimdi nasıl yaşıyorsam o zaman da öyle yaşayacağım.
Yarın:Afet Özcafer