Diyalog Gazetesi

Yaktığı meşale sönmeyecek

KIBRIS

Dr. Küçük ölümünün 41'inci yılında Anıttepe’deki kabri başında anıldı

Kıbrıs Türk halkının varoluş ve özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük, 41'inci ölüm yıl dönümünde törenlerle anılıyor. Küçük için ilk tören anıt mezarının da bulunduğu Anıttepe'de yapıldı.
Çelenklerin anıta sunulmasıyla başlayan törende, saygı duruşunun ardından bayraklar İstiklal Marşı eşliğinde göndere çekildi, ardından yarıya indirildi.
Törene; Dr. Küçük’ün ailesinin yanı sıra Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Ziya Öztürkler, Başbakan Ünal Üstel, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral İlker Görgülü, Ana Muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, bazı bakanlar, milletvekilleri, siyasi parti, kurum ve dernek temsilcileri, belediye başkanı, diğer askeri erkan ve öğrenciler katıldı.
Törene, resmi temaslarda bulunmak üzere KKTC'de bulunan Türkiye Cumhuriyeti Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş da katıldı.
Tören, Cumhurbaşkanı Tatar’ın Anıt Özel Defteri’ni imzalamasının ardından konuşmasıyla sona erdi.

Küçük için AKM’de anma programı düzenlendi
Kıbrıs Türk halkının varoluş ve özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük’ün 41’inci ölüm yıl dönümü nedeniyle Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) anma programı düzenlendi.
Programa Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Ünal Üstel, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral İlker Görgülü, Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, bazı milletvekilleri, askeri erkan, yetkililer ve Küçük ailesi katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Dr. Fazıl Küçük’ün torunu Selen Süheyla Küçük’ün konuşmasıyla devam etti.
Dr. Fazıl Küçük’ün hayatından kesitler de sunulan programda, Lefkoşa Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi resim ve müzik bölümü öğrenci ve öğretmenlerinin performansları yer aldı. “Dinle Sevgili” adlı tango şarkısı ve “Karadır Kaşların” isimli türkünün seslendirildiği programda, Lefkoşa Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi korosu ve orkestrası da sahne aldı. Dr. Fazıl Küçük için yapılan “Sen Gittin Ya” ve “Ağıt” adlı eserlerin ilk kez sunulduğu programda, “Küçük’e Ağıt” ve “Doktorum Kıbrıs’ta Sana Açar Tüm Çiçekler” adlı parçalar da seslendirildi.
Lefkoşa Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi 11’inci sınıf resim bölümü öğrencilerinin anma programı boyunca yaptığı Dr. Fazıl Küçük tablosu ise program sonunda sergilendi.
Program, anı fotoğrafı çekilmesiyle sona erdi.

Tatar: Halkına ilham kaynağı oldu
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar programda yaptığı konuşmada, Dr. Fazıl Küçük’ü rahmet minnet, sevgi ve özlemle andı.
Kıbrıs’ın 350 yıl Osman Devleti'nin parçası olmasının ardından Lozan Anlaşması'ndan sonra İngiliz yönetimine bırakıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Dr. Küçük’ün Anadolu ve Türkiye özlemi ve sevgisiyle büyüyüp, yetiştiğini vurguladı.
Küçük’ün doktor olduktan sonra İngiliz sömürge yönetiminin baskıcı tehdide ve sert yasalarına rağmen cesaret göstererek, Kıbrıs Türk toplumuna önderlik ve liderlik ettiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, Küçük’ün o dönemin şartlarında ada genelinde halkıyla buluşarak, halkına ilham kaynağı olduğunu belirtti.

Küçük: İsviçre’yi bırakıp memleketine geri döndü
Dr. Fazıl Küçük’ün torunu Selen Süheyla Küçük ise konuşmasında, dedesi Dr. Fazıl Küçük’ü, torununun gözünden anlattı.
Dr. Küçük’ün, 1906 yılında Ortaköy’de çiftçilik ile uğraşan bir aileye doğmasına rağmen lise eğitimini İstanbul’da, üniversite eğitimini de İsviçre’de tamamladığını ifade eden Selen Süheyla Küçük, “Hiç bilmediği bir ülkeye gidip, tıp gibi zor bir dalı okuyacak kadar cesur bir insandı” dedi.
Dedesinin konfor alanında kalmayıp, imkanları zorladığını ve kendisine verilen şansı en iyi şekilde kullandığını kaydeden Küçük, çok nadir yapılabilecek bir başarıya imza attığını vurguladı. Selen Süheyla Küçük, dedesinin kendi şartları ne kadar iyi olursa olsun, hep halkını düşündüğünü söyledi. Küçük, “Eğitimini tamamladıktan sonra 1937 yılında İsviçre’yi bırakıp memleketine geri dönme kararı da bunu gösteriyor” diye konuştu.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.