Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, katıldığı bir programda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Nami, Kıb-Tek’teki alımlarda kamuoyunun gündemine gelen şaibe iddialarının ardından jeneratör ihaleleriyle ilgili olarak “Ben çeşitli söylentilere sebebiyet vermemek, suçlamalara muhatap kalmak istemediğim için doğrudan doğruya uluslararası ihale olmasını istedim” dedi.
Verilen bilgiye göre, Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nda yeni yönetim kurulu başkanı atanması konusunda şunları kaydetti:
“Yeni yönetim kurulu başkanını atamak için çeşitli çevrelerden isim önerileri ulaşıyor. Bunu partide değerlendireceğiz ve ona göre atama yapılacak. Yönetim kurulu üyeliklerinde değişim her kurumda yaşanabilir, bu konularla, sorumlu bakanın da tam uyum içinde çalıştığını hissettiği insanlarla yoluna devam etmeyi istemesi doğaldır, buna da herkesin saygı göstermesi gerekir. Önemli olan enerji üretiminin ucuz, güvenli ve temiz olmasıdır. Dünyada fosil yakıtlardan uzaklaşan, ağırlıklı olarak yenilenebilir enerjiyi kullanan bir dönem başladı. Biz de bunun bir parçası nasıl olabiliriz bunları konuşmalıyız.”
İki ana başlıkta
Nami, enerji yatırımlarının iki ana başlık altında ele alınabileceğini ifade ederek, ülkede elektrikle ilgili üretim konusuna bakıldığında yatırımların iki ana başlık altında değerlendirilebileceğine işaret ederek, bunların ilkinin üretimle ilgili jeneratör yatırımlarının ne olması gerektiği, ikincisinin ise şebeke ile ilgili yatırımların ne olması gerektiği olduğunu belirtti.
Çoklu tarife sistem
Ekonomi ve Enerji Bakanı Nami, yapılması gereken çalışmaların ne olacağı yönündeki soruyu ise şu şekilde cevapladı:
“Çoklu tarife sistemine geçmenin talimatını verdim. Dünyanın tüm medeni memleketlerinde bu vardır. Burada ana unsur Jeneratörlerinizi zorlayan saatlerde tarifelerin farklı fiyatlandırılması, enerji tüketiminin az olduğu saatlerde ise fiyatların ucuzlatılmasıdır. Bunu sağladığımızda, sıkça ifade edilen; “pik saatlerde üretimde zorlanmaya başladık” şeklindeki sıkıntıların, önemli ölçüde azaltılmasını hedefliyoruz. Bu çalışma bitti ve önümüzdeki aydan itibaren umarım devreye girecek. Çoklu tarifeye karşı bir duruşum olamaz ve zaten bu çalışmanın yapılması talimatını ben verdim.”
Enterkonnekte Kablo Projesi
Türkiye ile KKTC arasında enterkonnekte kablo projesinde yaşanan süreci Bakan Nami şöyle açıkladı:
“Enterkonnekte kablo projesi hakkında Türkiye ile KKTC arasında imzalanmış uluslararası bir anlaşma var. Göreve gelir gelmez, şimdi düğmeye basılsa, enterkonnekte kablo projesinin ne kadar zamanda gerçekleşeceğini ve ne denli bir ucuzluk geleceğini sordum. Her şey yolunda giderse 1,5-2 yıl içerisinde bu projenin tamamlanması mümkündür diyenler olduğu gibi 3 yıldan önce yapılamaz diyenler de oldu.
Tüm muhataplarımızla konuyu derinlemesine istişare ettim. Projeyi kim yapacak, yapıldıktan sonra mülkiyeti kime ait olacak, işletmesi kimin sorumluluğunda olacak gibi konularda henüz oluşmuş metinler yok. Şu anda var olan tek şey uluslararası anlaşma, bir de o anlaşmanın içeriğinde öngörülen, Ortak Enerji Çalışma Grubu (OEÇG).
“Yönetime süreçleri anlattım”
Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, kablo ile ilgili yaşanan tüm süreci KIBTEK yönetim kurulu ile paylaştığını belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“KIBTEK yönetimine de yaşadığımız tüm süreçleri aktardım. Tüm bu süreç bitince bilgileri topladım ve KIBTEK yönetim kurulu eski başkanı ile tüm bilgileri paylaştım. Güneş enerjisi arzını 11 ay içerisinde 2 katına çıkardık. Akülü Güneş Enerjisi sistemlerini inceledik. Çoklu tarife çalışmamızı yaptık. Şu anda enerji arzında bir sıkıntı yaşamıyoruz. 2018’de de olmayacağını söylemiştim, santarllar da arıza olmaması halinde 2019’da da sıkıntı olmayacak. Daha önce, Pik saatlerle ilgili analizleri alıp, kamuoyu ile de paylaştım. Esas sorun, en büyük santralimizde bir sıkıntı olması durumunda yedeğimizin bulunmaması. Dolayısıyla gelinen noktada, yönetim kuruluna uluslararası bir ihale için gereken hazırlıklara başlanabileceğini söyledim.”
İhaleler arasındaki farkı anlattı
KIBTEK yönetim kuruluna uluslararası ihaleye çıkın talimatı vermesine rağmen, yönetimin yerel ihaleye çıkılma kararı alıp almadığı şeklinde sorulan soruya cevap veren Bakan Nami, yerel ihale ile uluslararası ihalenin farkını da açıkladı.
Nami farkı şöyle aktardı:
“Uluslararası ihale olduğunda ilgili bakanın Bakanlar Kuruluna önerge götürmesi gerekiyor. Uygulamada ise uluslararası ihalede yerel bir ortak veya temsilci bulmanıza gerek yok. Yerel olduğunda yerli firma da ihalede olması gerekiyor. Bu çeşit ihalede maliyetlerin nasıl belirleneceği, firmaların tercihi olur. Daha önce çıkılan ihale ile alınan jeneratörler yerel ihale ile alınmıştı. Ben çeşitli söylentilere sebebiyet vermemek, suçlamalara muhatap kalmak istemediğim için doğrudan doğruya uluslararası ihale olmasını istedim.”