Suna ERDEN
Ana muhalefet Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Ersin Tatar, Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın, ‘hükümetin uyumlu’ olduğuna dair açıklamasını gülünç bulduğunu söyledi. Diyalog’a konuşan Tatar, Denktaş tarafından ortaya konan iddiaların doğru olmadığını söyledi.
Hükümet ortakları arasında birçok konuda fikir ayrılıklarının bulunduğunu savunan Tatar, Kıbrıs sorunu konusunda her parti başkanının ayrı ayrı konuştuğunu, Dome Otel meselesinin de görüş ayrılığına neden olduğunu ve Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nda (KIB-TEK) yaşananların da otoritesizliği gösterdiğini söyledi.
Tatar “Ülke yangın yerine dönmüştür ama hala hükümet, “Biz çok iyiyiz, biz varız, biz uyumluyuz” diyor. Bu gülünecek bir durumdur” dedi.
“Dörtlü koalisyon hükümeti devam ettiği sürece UBP’nin oyları artıyor” diyen Tatar, bugün bir seçim olması halinde Yüzde 42 oy ile tek başına iktidara geleceklerini söyledi.
Hükümet sallanıyor
Diyalog’un “Denktaş hükümetin çatırdadığına dair iddiaları reddetti! Ortaklar arasında
Çok iyi bir uyumdan söz etti. Bunu nasıl yorumlarsınız?” sorusunu cevaplayan Tatar, hükümette birçok konuda fikir ayrılıkları bulunduğunu belirterek, bunun hem devlet işlerine hem de topluma yansıdığını ifade etti.
Tatar, hükümetin sallandığını ifade ederek, görüşlerini şöyle açıkladı:
“Kıbrıs politikasında darmadağınlar. Dört partinin başkanı ayrı ayrı konuşuyor. Hepsi ayrı ayrı düşünüyor. Kıbrıs sorunu konusunda sıkıntı yaşıyorlar. Ayrıca kendileri hükümetin sağlam olduğunu söylese de halk öyle görmüyor. Vatandaş hükümetin çatırdadığını düşünüyor. Zaten yaşanan olaylara bakıldığında bunu görmemek mümkün değil. Mesela Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nda (KIB-TEK) Toplu İş Sözleşmesi imzalanıyor ancak hükümetin haberi yok. İhaleler meselesi de cabası. Nasıl hükümetin kendine bağlı kurumda olup bitenden haberi olmaz. Bu hükümetin otoritesiz olduğunu gösterir. Dome Otel konusu da hükümette fikir ayrılıklarına neden oluyor. CTP ihaleye çıkılmadan mevcut sözleşmenin yenilenmesini istiyor ancak diğer hükümet ortakları aynı görüşte değil.
Her ne kadar uyum içerisinde olduklarını söyleseler de kritik konularda fikir ayrılıkları bariz bir şekilde ortadadır. Bu zamanla daha da ayyuka çıkacaktır.”
Ülke yangın yerine döndü
Tatar, “Dörtlü koalisyonun ömrünün uzaması UBP’ye nasıl etki eder?” sorusuna “Aleyhimize değil lehimize olur, ancak bugün seçim olsa tek başına iktidar oluruz ”şeklinde cevap verdi. Tatar, konuyla ilgili şunları söyledi:
“Bazı anket çalışmaları gösteriyor ki eğer bugün seçim olursa UBP yüzde 42 ile tek başına iktidara gelebilecektir. Ancak ben hükümetin ömrünün uzun olduğuna inanmıyorum. Zorlama dörtlü koalisyonun çok ömrü kalmamıştır. Mevcut duruma bakıldığında ekonomi berbat durumdadır. Hayvancı kan ağlamaktadır. Hala mali protokol imzalanmamıştır. Protokol imzalanmadığı için hibeler verilememekte, ihalelere çıkılamamakta, projeler yapılamamaktadır.
Yolların yapımı durmuştur. Kaynak olmadığı için hiçbir konuda adım atılamamaktadır. Ülke yangın yerine dönmüştür ama hala hükümet, “Biz çok iyiyiz, biz varız, biz uyumluyuz” diyor. Bu gülünecek bir durumdur. Ancak herkesin iyiliği için hükümetin şunu anlaması gerekmektedir; ‘yapabiliyorsan kal, yapamıyorsan git. Eğer icraat yapacaksan koltuklarda otur. Başaramıyorsan bırak başarabilen gelsin.’ Sizin koltuk ısrarınız yüzünden halk perişan duruma geldi. Buna hakkınız yok.”
Sürekli gündem değiştiriyorlar
Hükümetin başarısızlıklarını gizlemek için sürekli gündem değiştirdiğini ifade eden Tatar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Esnaf kredi borcunu ödeyemiyor. İnsanlar çocuklarını okula göndermekte zorlanıyor. Hayvancı hayvanına yem alamıyor. Çalışma Bakanı çıkmış, teşvik fonundan para dağıtmaya kalkıyor. Bir milletvekili de kürtaj yasasını gündeme getiriyor. Ama halkın gündemi ekonomi ve aileleridir. Eve nasıl ekmek götüreceklerini, kredilerini, kiralarını, taksitlerini nasıl ödeyeceklerini düşünmektedir. Kürtaj yasası gerekli olabilir ancak acil o kadar konu varken, henüz mali protokol imzalanmamışken, tüm projeler dolayısı ile ekonomi çarkı durmuşken, aciliyeti olmayan şeyleri gündeme taşımak sadece hedef şaşırtmaktır. Başka bir amacı yoktur.”
Türkiye hükümetine verilen taahhütlerin yerine getirilmediğini, dolayısı ile mali protokolün imzalanamadığını söyleyen Tatar, “Eğer protokol en kısa zamanda imzalanmazsa, 2019 yılı bütçe açığı 2 milyar TL olacaktır. Bu da 2019 yılının ekonomik anlamda çok zor geçeceği anlamına gelmektedir ”dedi.
Eski kırgınlıklar geride kaldı
Tatar, “Eski küskünleri yeniden UBP’ye kazandırdığınız söyleniyor. Bu konuda ne dersiniz?” sorusuna karşın da şunları kaydetti:
“Eskiden olan olaylar geride kaldı. Şimdi birlik zamanı... Bu hafta sonu çalıştay yapıyoruz. Büyük bir destek, büyük bir coşku var. Aynı çatı altında bir aile gibiyiz.”