Dışişleri Bakanı Özdil Nami, geçmişi unutmayan, geçmişten ders alan fakat geçmişte olanlarla yaşamayan “yeni bir Kıbrıs” yaratmak için çabaladıklarını belirterek, Ada’da bir çözümün, her iki taraftaki ekonomik ve sosyal sorunların çözümüne yardımcı olacağını söyledi.
Nami, sivil toplum örgütü ve sendikalara başlattığı ziyaretler çerçevesinde Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası’nı (KAMU-SEN) ziyaret etti.
KAMU-SEN Genel Merkezi’nde saat 11.00’de gerçekleşen ziyarette KAMU-SEN Genel Başkanı Mehmet Özkardaş ve Dışişleri Bakanı Özdil Nami basına açıklamalarda bulundu.
Özkardaş: Doğal rezervler ilgiyi artırdı
KAMU-SEN Başkanı Mehmet Özkardaş, Kıbrıs sorununda olağan dışı günler yaşandığını, Kıbrıs çevresindeki doğal gaz ve petrol rezervlerinin uluslararası güçlerin Kıbrıs sorununa ilgisini daha da artırdığını söyledi.
Pulibet Roman"; mso-bidi-font-family:"Times New Roman"">Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve Dışişleri Bakanı Nami’nin Kıbrıs konusunda sürdürdükleri paralel görüşleri takdirle izlediklerini kaydeden Özkardaş, bölgenin, Kıbrıslı Türklerin, Rumların ve anavatan garantör devletlerin de Kıbrıs’ta bir çözüme ihtiyaç duyduğunu ifade etti.
Ortak metin konusuna takılıp kalınmasının doğru olmadığını da savunan Özkardaş, bugüne kadar gelmiş üzerinde mutabakata varılmış Annan Planı dahil tüm anlaşmaların zaten bir ortak metin olduğunu iddia etti.
Nami: Haklı dava dünyaya anlatılmalı
Dışişleri Bakanı Özdil Nami de halkın eski zamanlara nazaran Kıbrıs konusunda daha çok bilgilendirildiğini kaydederek, müzakerelerin Cumhurbaşkanı tarafından yapılıyor olsa da ülkenin parlamenter sistemle yönetilmesinden dolayı hükümetin de her zaman söyleyecek sözleri bulunduğunu belirtti.
Dışişleri Bakanlığı’nın yeterli bilgi ve tecrübe birikimine sahip olduğunu ve Cumhurbaşkanı ile uyuma önem vererek desteklediğini kaydeden Nami, Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteği olmadan Kıbrıs Türkü’nün haklı davasını dünyaya anlatmanın mümkün olamayacağını söyledi.
Nami, bugün tüm yapılan ortak açıklamaların Kıbrıs’taki liderleri çözüme yönlendirme odaklı olduğunu belirterek, sivil toplum örgütlerinin (STÖ) bu anlamda önemli rolünün unutulmaması gerektiğini ifade etti.