Kıbrıs Türk Esnaf Sanatkârlar Merkez Birliği Başkanı Kemal Altuncuoğlu KKTC genelinde ciddi bir ekonomik kriz yaşandığını buna paralel olarak esnaf ve sanatkarların da neredeyse yok olma aşamasına geldiğini hemen her gün kepenk kapatıldığını ifade etti.
Kıbrıs’ta, Güney ile Kuzey arasındaki sınır kapılarının açılmasının ardından başlayan serbest geçişlerin son yıllarda Türk tarafındaki esnafa bir katkısının kalmadığını savunan Altuncuoğlu, “Kıbrıslı Türkler, Güney Kıbrıs’tan aldıkları 175 Euro’luk ürünleri rahatça Kuzey Kıbrıs’a geçiriyor, fakat Kuzey Kıbrıs’tan ürün alan Rumlar ve turistlerin Türk çarşısından aldığı ürünler Güney Kıbrıs gümrüğüne takılıyor” dedi.
Yeşil Hat Tüzüğünün tek taraflı çalıştırıldığını, bundan da en büyük zararı Türk esnafın gördüğünü aktaran Altuncuoğlu, sorunun aşılması için Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Müzakereci Özdil Nami’nin girişim yapması gerektiğini söyledi.
Diyalog’a konuşan Altuncuoğlu, “Tek taraflı ticaret bu şekilde devam ederse, büyük yatırımlar yaparak sınır kapılarının yakınlarına dükkan açan esnaf tek tek iflas edecek, büyük mağduriyet yaşanacaktır” diyerek uyarıda bulundu.
“KKTC’den giden ürünü almıyorlar…”
Altuncuoğlu konuşmasının devamında şunları aktardı, “Şu anda Güney Kıbrıs , KKTC’den geçen hiçbir ürünü almıyor. İlk başlarda sorguladığımız zaman adını Rum Gümrükçüler şöyle koydu “siz imitasyon ürün satıyorsunuz” yani kopya ürünler satıyorsunuz . Tamam onu anladık ama Güneyde daha çok imitasyon vardır ve iddia ediyorum ki ülkenin tamamı imitasyon satıyor. Ben de o tarafa geçiyorum zaman zaman dükkanlarına bakıyorum fiyat politikalarına bakıyorum, ürünlerine bakıyorum. Ve görüyorum ki onların da ürünlerinin yüzde 90’ı imitasyondur. Ünlü mağazaların bir çoğunda Çin’de üretilmiş ve naylon içeriği fazla olan ürünler satılıyor. Özellikle de konfeksiyonda. Kıbrıslı Türkler o taraftan aldıkları ürünü rahatça Kuzeye geçiriyor. Ama onlar tam tersini yapıyor.
“Altın küpeyi çöpe attılar…”
Kuzeyden alınan hiçbir ürünü istemiyor. Güneye geçirmiyor. Örneğin geçtiğimiz hafta bir Rum bayan Kuzeyden çarşıdan bir çift küçük küpe aldı ve Güneye geçerken kapıda kadının çantasını yokladılar. İçerisinde bizim tarafta kuyumcunun kutunun üzerinde adı yazıyor ve buradan alındığı belli oldu diye kadının altının küpelerini alıp çöpe attılar. Ben buna şahit oldum. Kadın ne dese fayda etmedi. Sırf Kuzeyden alındığı için bir çift altın küpeye bile tahammül edemediler.
“Aynıyla misilleme yapılmalı”
KKTC hükümeti bu durumu artık bir şekillendirmesi gerekiyor ve buradan çağı yapıyorum Cumhurbaşkanına ve görüşmecilere; tek taraflı ticaret olmaz. Ya Kuzey ve Güney hep beraber yapacağız ya da bu kara sınır kapılarının bu şekilde çalışmasını engelleyeceğiz. O zaman bizim vatandaşlarımız da o kapıdan geçip tek taraflı o malı alamayacak, engelleyeceksin. Nasıl Güney Kıbrıs’ta Rum hükümeti engelliyorsa sen de engelleyeceksin. Misilleme yapılırsa bu işle başa çıkabiliriz aksi takdirde hep tek taraflı yürür ve batarız.
Bir su bile aldırmıyorlar…
Güney Kıbrıs, KKTC’ye ciddi bir ambargo uyguluyor ve kendi vatandaşlarına buradan bir su bile aldırmıyor. Biz konuyu Cumhurbaşkanına aktardığımızda ‘Aman bana bu konuyu açma’ diyor. Özdil Nami beye söylüyoruz cevap aynı “Aman bize bu konuyu açma…” Soruyorum kime açacağız bu konuyu? Esnaf batma noktasına geliyor burada, milli gelirin ülkeden kaçıyor “bana bu konuyu açma” diyorsun. İnsanlar aç kalıyor vergilerini ödeyemiyor bir de Güneyden vurgun yiyor bana “bu konuyu açma” diyorlar kime diyelim bunları biri bana söylesin? Bu konuyu masaya götürün, bu ticaretin iki taraflı akmasını sağlayın diyorum. Onlar nasıl durduruyorsa siz de durdurun diyorum bana verdikleri cevap, “sendikalar karşı çıkar” bana ne sendikalardan. Esnafın parasını, SSK’sını, vergisini sendikalar mı ödüyor? Cumhurbaşkanı veya görüşmecileri bu konuyu derhal masaya yatırmaları gerekiyor Yeşil Hat Tüzüğünü ya çalıştıracaklar düzgün çift taraflı ya da ortadan kaldırsınlar tamamen.
Yeşil Hat Tüzüğünü iki taraflı çalıştıramayacaklarsa bireysel alış verişleri biz de keselim. Aksi halde esnaf kepenk kapatmaya devam edecek. Sadece Girne kapısından mahkemelere kadar yürüyün göreceksiniz kaç esnaf kaldı. Bu konuda artık adım atılmalı.”