Ömer KADİROĞLU
Kuzey Kıbrıs’ın en gözde yeri olan Girne Antik Liman’da ‘tadilat’ çalışmaları uzadıkça uzuyor. Nisan sonu, en geç Mayıs ayında hizmete açılacağı söylenen restorasyon çalışmalarının tamamlanmaması nedeniyle, bölgeye giden turistler hayal kırıklığı yaşıyor.
Müteahhit firmanın az sayıda eleman çalıştırdığını, işlerin düzenli bir şekilde ilerlemediğini belirten bölge esnafı “hem bizi batırdılar, hem de turizme ağır bir darbe vurdular” diyerek, hükümetin bu konuya ciddiyetle eğilmesini istedi.
Girne Antik Liman gibi, tarihi Girne Kalesi’ni çevreleyen taşların da döküldüğü, burası için acil müdahale gerektiği belirtildi.
****
Ne dediler?..
Mehmet Kader
“Girne Antik Limanda mal sahibiyim. Bir yıldan beridir buradaki çalışmalar bir türlü bitmiyor. Buradaki işletmeler turizme önemli katkı ve hizmet veriyordu ancak bir yıldan beri kimse buraya gelemiyor turistlerse burayı göremiyor. Turizm Bakanlığı bize çok sözler verdi ancak şimdi ne telefonlara çıkıyorlar ne de randevulara geliyor. Turizm Bakanlığı üzüm yemek yerine bağcıyı dövmeyi tercih ediyor, bizler de bu noktada hukuksal süreç başlattık. Turizm Bakanlığının önerdiği şekilde masa düzeni olursa, buraya bir otobüs turist gelse, yarısı ayakta kalacaktır. Bu kararı bir de Anıtlar Yüksek Kurulundan kalıcı kıldılar. Burada işletmelerin önünü açmaları gerekirken nasıl zarara uğratacaklarını düşünüyorlar. Burasının nasıl daha iyi olacağını belirlemek için esnaf ve bakanlıktan yetkililerle toplantılar yaptık ancak Turizm Bakanlığı bize ne söz verdiyse tam tersini yaptı. Esnaf dükkanlarını açmayacaksa mal sahipleri olarak onlardan Pandemide olduğu gibi kira almayacağız. Bakanlık masa başında oturarak karar aldı. Bakanımız ülkeleri dolaşarak KKTC’ye turist çağırıyor ancak tarihi bir mekândaki işletmelere oturacak yerlerle ilgili kısıtlama getiriyor. İşletmelerimize uygulanan masa kısıtlamasının derhal geri alınmasını istiyoruz. Bu karardan vazgeçilmezse turizme, işletmelere ve topluma büyük bir darbe vurulmuş olacak.”
Reşat Günhan
“Yaklaşık 32 yıldır burada tarihi yat limanında işletmeciyim. Hala görüldüğü gibi çalışmalar devam ediyor ve bir iki ay daha bu çalışmaların süreceği görülüyor. Bu projeye başlanırken defalarca bizlerle Turizm Bakanlığı toplantılar yaptı ancak gelinen noktada gördük ki bizlere verilen sözlerin hiç biri tutulmadı ve ne denildiyse tam tersi yapıldı. Hiçbir işletmenin metrekare kaybına uğramamasını isterken bütün işletmeler yüzde 80 kayba uğramıştır ve bu kabul edilir değildir. Bu kararla işletmelere masa kısıtlaması getirdi. Önceden kullanılan şemsiyeler yerine pergola sisteme geçilmesini istedik ki kış aylarında da hizmet verelim isterken elimizdekinden de oluyoruz. Bu alınan kararlarda iyileştirme yapılması veya vazgeçilmesini istiyoruz. Eğer bu karardan vazgeçilmezse limandaki işletmelerimizi açmayacağız. Eskiden tüm liman içerisinde 2 bin 300 civarı sandalye vardı ve haftasonu liman doluyordu fakat şu anki düzenleme ile kimi işletmede oturma grubu yok kimi işletmeye de sen burayı restoran olarak açma kuyumcu olarak çalıştır diyorlar. Şu anki onların uyguladığı şekilde takriben 300 civarı sandalye yer alacak ve bundan tüm turistler ve tüm ülke bundan zarar görecektir. Bir birayı giderlerimizi karşılamak için 100 lira yerine 500 liraya sattığımızda liman artık kimseye hizmet vermeyecek duruma gelecektir. Bu karardan geri dönülmesini istiyoruz aksi halde iş yerlerimizi açmayacağız.”
İsmail Halil Sabbar
“Antik Girne Şehri ve Limanı Derneğinin başkanı ve burada mal sahibiyim. Proje başında yapılan tanıtımla şu anda alınan karar arasında tamamen bir zıtlık yaşanıyor ve bu durum limanın yok oluşuna neden olacaktır. Biz bununla ilgili gerekli mücadeleleri veriyoruz ve liman hak ettiği yere gelene kadar da mücadelemize devam edeceğiz. Antik limanın mülkiyeti özel kişilere aittir ve burada bir kamusal düzen yaratılacaksa mal sahiplerinin de anayasal hakları çiğnenmeden yapılmalıydı. Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından alınan kararla işletmecilerin yasal hakları ortadan kaldırılmıştır. Bu kararın derhâl iptal edilmesini talep ediyoruz. Bizlere projeye başlamadan önce verilen sözler çerçevesinde yapılmasını istiyoruz. Bu düzenleme ile masa sayısı kısıtlandı ve birçok işletme bu durumdan son derece rahatsızdır. Bizlere sunulan projeden ziyade sürpriz bir çalışma ile karşılaştık ve anladığımız odur ki bunca yıllık işletmelerin kullandığı servis alanlarının büyük oranını yok etmek istiyorlar. Bu karara şiddetle karşıyız ve bu kararın sürdürülebilir olmadığını söyleyebiliriz. Bu işletmeler para kazanamaz ve hayat buralarda biter. Bunu hangi zihniyet ve fikirle yapıldığını anlamış değiliz.”
Niyazi Hasan AUSTRALIA 1 Yıl Önce
WHY YOU START SOME THING YOU CAN NOT FINISH STUPID