Kıbrıs Türk İş İnsanları Derneği (İŞAD) Başkanı Enver Mamülcü, “KKTC siyaset arenası sözün bittiği yerde olup, belki de tarihi boyunca hiç bu kadar kirlenmişlik yaşamamıştı” yorumunda bulundu.
Mamülcü, yaptığı açıklamada, “Devlette memur mutlu bir azınlığın dışında, insanların kiralarını ödeyemediği, tüp alamadığı, arabalarına benzin koyamadığı, evine ekmek, süt, et götüremediği, hastaların ilaç bulamadığı, ebeveynlerin çocuklarını okula gönderirken ceplerine harçlık koyamadığı, binlerce esnafın kepenk kapattığı, dövizin patladığı, enflasyonun uçtuğu bir dönemde, koltuğa bu kadar yapışmanın ve ülkede yaşayış dengelerini bozarak ülkeyi uçurumun dibine getirmenin izahının olmadığını” kaydetti.
Mamülcü, sorumluluğu halkına değer ve hizmet üretmek olan, istikrarlı yapılar kurarak toplumun önünü açması gereken, her türlü şart ve koşul altında başta Anavatan Türkiye olmak üzere iyi ilişkiler kurmak zorunda olan, dengeleri oluşturarak, toplumu refaha ve münhasır medeniyete ulaştırması gereken kişilerin, sergiledikleri bu davranışların, Kıbrıs Türkü’nün refahına ve geleceğine fayda sağlamadığını, böyle bir yönetim anlayışının varlığını sürdürmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Mamülcü, kısır döngüde yer alan tartışmalardan uzaklaşıp, istikrarlı yapının kurulmasını sağlayacak formüllerin yanında, temelden siyasi politikaların değiştirip, işlevsel yapıya kavuşturulması anlayışını belirleme zamanı geldiğini kaydederek, İŞAD’ın yıllardır tüm ülke gelişimi için gerekli mühendislik yapılarını masaya koyduğunu, ekonomiye en hızlı şekilde yüksek gelir getirecek, halkın geçimine yönelik ihtiyacına yönelik üretim şeklini belirleme konusunda, hükümetlere, siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına ve halka yeni iş sahalarının nasıl oluşturulacağı konusunda ezber bozan yöntemlerle yol haritaları sunduğunu hatırlattı.
“Başkanlık sistemine geçilmeli”
İŞAD Başkanı Mamülcü, ülkeyi kaostan çıkaracak, duvara toslamaktan koruyacak, toplumun önünü açarak toplumun her bir üyesini kucaklayacak, her alandaki üretimi teşvik edecek, çalışma hayatındaki reformları gerçekleştirecek önerileri şu şekilde yineledi:
“Başkanlık sistemine geçerek liyakatli kişilerin ilgili bakanlıklarda görevlendirilmesi.
Meclisin hızlı bir şekilde çalıştırılması. Gerekli yasaların çıkartılması.
Ulaşımda yer alan sorunların bir an önce giderilmesi.
Bankacılık ve finans sektöründe yer alan sorunların giderilmesi. Dijital dönüşümün sağlanması.
Yabancı yatırımcının önünün açılması gereksiz mevzuatların kaldırılması.
İnşaat sektöründeki tıkanan banka, müşteri, faiz sarmalının çözümlenmesi.
Muhaceret kanunlarında yer alan tıkanıkların aşılması çağdaş ve evrensel insan haklarına uygunluğun denkliğini sağlama.
Yeşil Hat Tüzüğü Güney komşumuzla müzakere edip işlevselliğini genişletme ve sınır kapılarında yer alan aksaklıkları giderip yeni sınır kapılarını açıp ekonomiye ivme kazandırma.
Eğitim ekonomisine yönelik girişimleri çağdaş yapı ve kalitesini dünya standartlarında yer verip bilişim ve dijitalleşme yönünde müfredat, yükseköğrenim olanakları, yatırım geliştirme Tekno-Park yapılarına hız verme.
Sağlık alanında ülkemizde yer alan sıkıntıları giderip yapısal ve fiziksel reformlara kavuşturup sağlık turizm modeline yönelik çalışmalarla katma değerli ekonomi modeline yönelme.”