Teoman TURAN
Kuzey Kıbrıs’ta önümüzdeki Pazar günü yapılacak olan Milletvekilliği Erken Genel Seçimleri öncesinde, Diyalog TV ekranlarında tarihi bir gece yaşandı. Ülke genelinde ve yurt dışında ilgiyle izlenen programa; CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, DP Genel Başkanı Serdar Denktaş, HP Genel Başkanı Kudret Özersay, TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, TKP/YG Genel Başkanı Mehmet Çakıcı ve MDP Genel Başkanı Buray Büsküvütçü katıldı. UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün ise programa katılmadı.
Programa katılan parti liderleri çekilen kura sonucu sırasıyla hükümete gelmeleri durumunda yapacakları icraatları Diyalog TV aracılığıyla seçmene ulaştırdı. Liderler, 7 Ocak’tan sonra hükümete gelmeleri durumunda yıllardır gündemde olan ancak ilerleme sağlanmayan birçok yolsuzluk ve suistimal dosyasını yargıya taşıyacağına söz verdi.
Liderler yolsuzlukla mücadelede kararlı
Yolsuzluk dosyaları hakkında; Erhan Arıklı, “Yolsuzluğa karışan partili olsa da onu yargıya kendi elimle teslim edeceğim.” Kudret Özersay, “Kooperatif dahil tüm yolsuzluk iddialarını yargıya taşıyacağız.” Serdar Denktaş, “Kendi hakkımdaki iddiaları dahi savcılığa havale ettim, diğerlerini de taşırım.” Tufan Erhürman, “CTP'li olsa dahi yolsuzluk iddiası varsa yargıya taşınacak.” Buray Büsküvütçü, “Yolsuzluğa karışana en ağır cezayı veririz, partiden uzaklaştırırız.” Mehmet Çakıcı, “Yolsuzluk soruşturmalarının arkasında güçlü bir hükümet olmalı.” Cemal Özyiğit, “TDP’nin temel ilkelerinden birisi yolsuzlukla mücadele” dedi.
Canlı yayın 5 saat sürdü…
Diyalog Medya Genel Yayın Yönetmeni Reşat Akar ve Diyalog TV Haber Müdürü Aytuğ Türkkan’ın yönetiminde gerçekleşen programda, Reşat Akar ve Aytuğ Türkkan’ın sorularına 7 parti lideri yanıt verdi. Merit Lefkoşa Hotel’de gerçekleşen ve Diyalog TV’den canlı yayınlanan program saat 20.00’de başladı. Çekilen kura sırasına göre konuşan liderler 3 turda soruları yanıtladı, hedefledikleri icraatları anlattı. izlenme rekoru kıran program bu sabah 01.00’e kadar devam etti. Liderler, seçime 2 gün kala yaklaşık 5 saat süreyle seçmene seslenme ve projelerini anlatma fırsatı buldu.
Parti liderleri ilk turda yaptıkları konuşmada şunları aktardı:
Liderler ilk turda ne dedi?
Erhan Arıklı: Geciken adalet adalet değildir
Mahkemeler çok yoğun çalışıyor. Ne yazık ki geciken adalet adalet değildir ilkesi bu ülkede göz ardı edilir duruma geldi. Bu ülkede 60 bin küsur dava var. Bunun 45 bini alacak verecek davası. Çek davaları da var. Adalette süratle reform gerekir. Binlerce dava mahkemelerde bekliyor. Alacaklar da verecekler de mağdur.
Ülkede artan suç oranları var. Adam vurma gibi olaylar bu ülkenin yaşanmaz hale gelmesine yol açıyor. Uyuşturucu ilkokullara kadar inmiş durumda. 3-5 tane satıcı var onlar yakalanıyor ama mafyalar ise asla yakalanmıyor. Uyuşturucuyu önlemek için önlem yok.
Soygun dünyanın bütün ülkelerinde var ama bu küçücük ülkede olması asla kabul edilemez ve giderek artıyor. Bununla ilgili Mobese kameralar devreye girmeli.
Şayet hükümette yer alırsak 3'lü kararnameler kesinlikle kaldırılacak. Müşavir uygulaması sistemine hemen son verilecek. Bununla ilgili yasal düzenlemeler yapılacak. İnsanlar genç yaşta müşavir olarak evlerinde oturmaktan hoşlanmıyorlar. Kimse bizden faydalanmıyor diyorlar. Mevcut müşavirlerin de bilgilerinden yararlanmadan yeni müşavirler yaratılmayacak.
Kudret Özersay: Müşavirlik statüsünü kaldıracağız
UBP Genel Başkanı ve Başbakanın programa katılmaması halkı kaale almama ve dikkate almama olarak değerlendiriyoruz. Başbakan canlı yayınlara katılmalıydı. Halk iradesine gerekli saygıyı göstermeme olarak değerlendiriyoruz. Zor da gelse canlı yayına katılarak sorulara cevap vermeliydi.
İktidara geldiğimizde yasada var olan müşavirlik statüsünü kaldıracağız. Göreve geldiğimizde muhakkak müdür müşavir gibi atamalar olacak. Bu atamaların olabilmesi için biri görevden alındığı takdirde yeni müşavirler yaratılma imkanı vardır. Müşavir statüsünü kaldıracağımızı söylüyoruz. Mevcut müşavirler konusunda ciddi bir israf var. Belli bir siyasi partiye mensup olmayan, yıllar içerisinde tecrübesiyle kendisini kanıtlamış olan kişilerden yararlanacağız. Tecrübeli müşavirlerden yararlanacağız. Yasal düzenleme ile kazanılmış hak mı değil mi meselesi mahkemede bitecek bir şeydir.
Asayişi sağlamak için ülkeye giriş çıkış için düzenleme gerekir. Güvenlik birimlerinin sicil denetimi yapabilmesi için Türkiye ile adli işbirliği kuracağız. Online sistemle güvenlik sorunları polisin ilgili birimleri denetim yapabilir. Vatandaşlık bağlamında değil ama iki ülke arasında işbirliği yapılabilir. Polis sayısında yetersizlik var. Polis çok daha uzun süre çalışıyor. Polisin çalışma saatleri düzenlenmeli.
Mecliste yasaları güncelleyeceğiz demek çözüm değil. Mahkemelerden emekli yargıçlardan hizmet alınmalı, tecrübelerinden yararlanmayı düşünüyoruz. Alacak verecek davalarında küçücük yazılarla bankalardan kredi taahhüdü altına girilmesi düzeltilmeli. Faiz yasası yok. Bu da vatandaşın borcunu ödeyemeyeceği duruma sokuyor. Faiz yasasını geçirerek faize faiz uygulamasını yıllık hesaplanabilecek bir şekle dönüştüreceğiz.
Serdar Denktaş: Başarısızlıkları da üstlenmeli
Başbakanın 25 günde 3 maaş ödedik diye bir açıklaması var. Ama hükümet başarıyı ne kadar üstleniyorsa, başarısızlıkları da kabullenip üstlenebilme başarısını göstermeli.
Müşavirlere sekreter, ofis, telefon sağlanmalı. Bunlar sağlanırsa çalışır. Ben bunlardan birkaç arkadaşı davet ettim. Bir şeyi gözden kaçırmayalım. 3’lü kararnamelerin de partizanca maksatlarla yapıldığı söyleniyor. Geçmişte şöyle bir uygulama oldu. Müşavirler çağrıldı bir odanın içine konuldu başına bir işçi eleman oturtuldu ve onların giriş çıkışını kayda almaya çalıştı. Müşavirlik yapmış insanların başlarında da bir işçi... Bu hakarettir. Bu aşağılamadır. Merkezi İhale Komisyonu ile ilgili yeni bir teşkilat yasası hazırladık. İhale Komisyonu üyeleri müşavirler arasından seçilmeli. İçlerinde sorumlu kişiler varsa, çalışma ortamı yaratılmalı.
Mobese kameralar takılmaya başlandı. Faize faiz uygulaması. Bankalar yasası nedeniyle artık faize faiz uygulanmamaktadır. 3 ay borç ödenmezse hemen mahkemeye veriliyor borçlu.
400 polis eksiğimiz var... Az daha meclisten son gün 50 yaşındaki polisin 45 yaşında emekli edecektik. Allahınızı severseniz. Yani bu ülkede seçim var diye bu kadar da olmaz ki. Ondan sonra kendi kendimizi şikayet ederiz.
Cemal Özyiğit: Özgürgün,
Eroğlu’nun gölgesine sığınıyor
Başbakan halkın kendisine soru sormasını istemiyor. Başbakan bizimle tartışması gerekirdi. Marifet buydu. Sayın Eroğlu'nun gölgesine sığınıyor. Başbakan demokrasicilik oynuyor. Gerçeklerin açığa çıkmasını istemiyor. Başbakan saklanmasın. 7 Ocak’ta bunun hesabını verecek.
Hukukta ciddi yargı reformu gerekiyor. Mesela faizlerin sınırlandırılması. Tahsilat yapılmazsa mafya devreye giriyor ve suç oranı artıyor. Dövizle borçlanma konusunda Merkez Bankası ile hükümet bu konuda bir takım düzenlemeler getirebilir. Türkiye TL kullanıyor. Bizde maaşlar TL, ama her şey mal ve hizmet dövizle. Olası bir çözümde Euro'ya geçişi konuşalım.
Uyuşturucu kullananları topluma kazandırmalıyız. Kullananları satıcıları hapse atıyoruz. Oysa onlar iyi niyetle tedavi görmeli ve topluma kazandırılacağı konusunda düzenleme yapılmalı. Hapse uyuşturucudan giriyor, uyuşturucu satıcısı olarak çıkıyor. Yılbaşı gecesi iki kişi öldü. Uyuşturucuyu birileri mi getiriyor? Sınırlar mı kontrol edilmiyor?
Müşavirler konusunda sistemi konuşalım.. 3'lü kararnameyi kaldıracağız. Bakan görevden ayrıldığı zaman müşavirler eski görevlerine dönecek. Bu kambur toplumun sırtından kalkacak.
Tufan Erhürman: Başbakan yalan söylüyor
Başbakan Özgürgün bizim bütün vatandaşlıkları iptal edeceğimizi iddia ediyor. İnsanların gözünün içine bak baka yalan söylüyor. CTP suyu denize akıtıyor diye iddialar öne sürüyor. Gerçekleri çarpıtmasın... En kötüsü 700 bin dolarla ilgili iddia var. Bırakın bizim karşımıza çıkmıyor, TV stüdyolarına da çıkmıyor. Başbakanlıktaki yayında da şart koşuyor, soru sorulmasını istemiyor. Söyleyecek sözü yok. Verecek cevabı yok. Savunacak bir şeyi yok. Hiçbir şekilde halkın hassasiyetine ben sizi takmam ben hesap vermiyorum diyor. Gerçekten UBP’ye oy verenler bir kez daha düşünsünler. Halkın önüne çıkıp tek bir kelime edemeyen bir rejim mi isteniyor?
Müşavirlerde yetki ve sorumluluk değiştirilebilir ama özlük haklarına dokunulamaz. Kamu reformu geçinceye kadar müşavir olmayacak. İktidara gelir gelmez iki hafta içerisinde değişiklik yapacağız ve bundan sonra yapılacak atamalarda müşavirliği düzenleyeceğiz. Hali hazırda olan müşavirlerin özlük haklarına dokunulmayacak. Çalışmaya başlamalarını sağlayacağız. Çalışmayı reddederlerse disiplin cezalarına çarptırılacak.
Bizim hukukumuzda polis ve başsavcılığın şikayet üzerine harekete geçmesi var. Kamu yararında Başsavcılık ve polis her zaman harekete geçebilir. Beni dövdüler diyorsunuz. Şikayetçi misiniz diye soruluyor ama cesaret edemiyor kişi. Kamu yararı gerektiren konularda polis ve savcılık harekete geçmeli. Polis konusunda reform gerekir. Polisin kullandığı teknolojik yapı yetersiz. Polisin istihbarat birimleri yeniden yapılandırılmalı. Uyuşturucu baronlarını kim koruyor? Kimdir uyuşturucu baronlarına dokunmayan? Bu ülkede güvenlik açığı gün geçtikçe büyüyor.
İcra yasası aktif hale getirilmeli. İflas yasası uzman kişilerce hazırlanmalı. Şu anda 10 bin civarında Yeniden Yapılandırma Yasası’ndan yararlanıp da hapse girmeyen ama davalarından kurtulamayan insanlar var... Bu insanların ekmek parası kazanacak alanları kalmadı. Bu insanlara can suyu sağlamalıyız.
Buray Büsküvütçü: Mevcut
müşavirler değerlendirilmeli
Daha önceki beyanlarımızda da vardır. Mevcut müşavirler değerlendirilmeli. Gerekli çağrılara uymayan memurlara ceza uygulanmalı.
Kendimize ait bir istihbarat birimi oluşturulmalı. Uyuşturucu dendiği zaman yasa dışı uyuşturucu geliyor. Sigara, alkol, ilaç gibi yasal uyuşturucular da engellenmeli. Yasa dışı uyuşturucunun nasıl engellenmesi gerektiğini düşünmeliyiz. Bizim ülkemizde cezaevi suçluların yetişmesinde bir okul görevi görüyor. İçiciyi suçlu görmemek lazım, hasta olarak görmek lazım. Bütün partiler uyuşturucu konusunda hem fikir ama uygulayamıyor. Uyuşturucuya başlamayı engellemek lazım. Kumar da bağımlılıklardan bir tanesidir. Akılcı yasalar çıkarmak gerekir.
Polis teknik takip yapamıyor. Organize suçlar takip edilemiyor. Organize suçlarla ilgili herhangi bir yasa yok. Artık bütün suçlar organize olmuş durumda. Adi suçlular cezaevine girerken, arkasındakiler yakalanamıyor.
Alacak verecek meselelerinde de ticaret mahkemeleri kurulmalı. Çok sayıdaki dosyayı çözmek mümkün olmuyor. Alacak ve verecekliler mahkeme koridorlarında sürünüyor.
Mehmet Çakıcı: Bu ülke mahvoldu
“Bu ülke mahvoldu... Vergi reformu yapmaları lazım Başbakan ve Maliye Bakanı. Vergi reformu yok ortada. Başbakanın 700 bin doları varsa hesabını verecek. Nerden buldun? Kim verdi bunu sana ? Kimden çıkardın? Vergisini vermeli. Bu ülkede vergi reformu sıfır. Başbakan Maliye Bakanı’na hesap vermeli. Ne kadar vergi verdi ?
Faiz mağdurları var... Yeniden Yapılandırma Yasası geçti ama Faiz Yasası geçmedi. Bankalar Birliği tarafında mısınız, faiz mağdurlarının tarafında mısınız? Mazbatalardan dolayı hapse düştü insanlarımız bu ülkede. Faizde, vergide mağduriyet. Bir türlü vergi reformunu yapmayı beceremediler. Akılları neredeydi bugüne kadar bu reformu geçirmek için. Birkaç şirket vergi muafiyetinden yararlanıyor.
Yıllar önce uyuşturucu ile ilgili eğitim programı yaptık UBP-CTP döneminde. Defalarca anlattık. Ama uygulamadılar. Sigara ve uyuşturucu ilkokullara düştü. Bir laboratuvarı yapamadılar. Yangın çıkmış
8-10 aydır bir laboratuvarı yapmaktan acizler. Cezaevine uyuşturucu giriyor. Her türlü satıcı cezaevinde. 6 ay içinde uyuşturucudan doktorasını yapmış bir şekilde çıkar cezaevinden bazıları.
Müşavirlik konusunda düzenleme yapacaklarmış... Kaç yıldır hükümettesiniz. UBP-CTP döneminde bile 3’lü kararnameyi değiştiremediler. Müşavirlik hiç akıllarına gelmedi. Neredeydi aklınız ? 10 yıldır iktidarsınız ne zaman değiştireceksiniz? Devlet yoktur. Düzenin düzelebilmesi için ciddi çalışmak lazım. Özgürgün’ün burada halka hesap vermesi lazım.
DEVAMI YARIN