Aktığ, İslamofobi, Türkiye’nin Rusya pazarını kaybetmesi, küresel ısınma, salgın hastalıklar, güvenlik gibi unsurların, dünya turizmini yeniden şekillendirdiğini söyledi.
Olumsuzluklara rağmen, dünya genelinde sektörün, her yıl yüzde 4 ila 6 arasında büyüdüğünü anımsatan Aktığ, ülkede ise sektörle ilgili tüm kesimlerin, turizmde değişen trendleri doğru şekilde okuması ve buna uygun politikalar geliştirmesi gerektiğini belirtti.
Turizm sektöründeki tüm kesimlerin, özel ilgi turizminin farklı alanlarında kendilerini geliştirmeleri gerektiğine vurgu yapan Aktığ, etkinlik turizmi altyapısının da ivedilikle geliştirilmesi gerektiğini kaydetti.
Kıbrıs, güvenli destinasyonlar arasında
Doğru adımlar atılması halinde 2016 yılının parlak bir yıl olabileceğini söyleyen Aktığ, coğrafyamızda yer alan olumsuzluklara rağmen, Kıbrıs’ın, en güvenli destinasyonlar arasında gösterildiğini anımsattı.
Siyasetteki belirsizliğin, ciddi bir dezavantaj olduğunu dile getiren Aktığ, yatırımcıların, yarını belirsiz olan ülkelere yatırım yapmak istemediğini, ayrıca ülkede finansa ulaşımın dünyaya göre çok daha pahalı ve zor olduğunu söyledi.
Turizm gelirlerinin eşit paylaşılmasını arzu ettiklerini dile getiren Aktığ, etkinlik turizminde amatörce başlayan çalışmaların desteklenmesini istedi. Hüseyin Aktığ, sektör temsilcilerinin, ara eleman eğitimlerinde ve karalama mekanizmasında daha çok yer almasını istediklerini aktardı.
Turizm konusunda toplumsal bilinç oluşturmak amacıyla, bir farkındalık projesine başladıklarını açıklayan Aktığ, yerli üreticiden başlayarak, toplumun her kesimine, turizmin kendilerine neler kazandırdığını, ekonomiye nasıl bir katkı yarattığını göstermeyi hedeflediklerini belirtti.