Türk lirasının son günlerde aşırı değer kaybetmesi nedeniyle KKTC bütçesinin 237 milyon TL açık verdiği bildirildi. Diyalog’a konuşan Maliye Bakanı Serdar Denktaş, dövizdeki artışın devam etmesi halinde yılsonuna kadar bu rakamın 400 milyona kadar çıkabileceğini söyledi.
KKTC’nin sıcak paraya ihtiyaç duyduğunu ve yaşanan sıkıntının giderilmesi için Ankara’dan randevu beklediklerini belirten Denktaş “Türk Lirası’ndaki dalgalanma bizde Tsunami etkisi yarattı” dedi. Denktaş, UBP yetkililerine de mesaj göndererek, hükümetin bozulma tehlikesinin bulunmadığını iddia etti.
Gündemi Diyalog TV’de değerlendirdi
Serdar Denktaş Diyalog Tv’de katıldığı Aytuğ Türkkan ile Detay programında önemli açıklamalar yaptı. Türkiye’de Türk Lirası dalgalanırken, bunun KKTC’de Tsunami etkisi yarattığını belirten Denktaş, bunu ortadan kaldırmalarının kendileri açısından mümkün olmadığını belitti. Denktaş, “Öngörülerimiz bu nedenle şaştığı için mutlaka sektörlere aktarılacak bir rakamın ekonomiyi canlı tutmak ve alım gücünü yükseltmek için gerek vardır” dedi.
Yüzde 12.11’lik hayat pahalılığı artışının bütçede öngörülmeyen 270 milyon TL’ye mal olduğunu söyleyen Denktaş, “Kamu maliyesinde en önemli sıkıntı tarıma yönelik ödemelerdir. Öngörülmediği kadar bir kuraklık var. Hayvan hastalıklarıyla mücadele meselesinde mali meseleler nedeniyle aksaklıklar yaşıyoruz” diye konuştu.
“Evlerde olan yangının çok daha büyüğü ve kapsamlısı kamu maliyesinde de vardır” diyen Denktaş, “Bu yangının etkilerini azaltmak için yoğun bir uğraş içindeyiz. Elimizdeki olanakların kıtlığı bizi zaafa uğratıyor.” şeklinde konuştu.
237 milyon TL açık var
Dövizin etkisinin kamu maliyesine etkisi hakkında bilgiler paylaşan Denktaş, şöyle devam etti:
Şu anda öngörümüz 237 milyon sene sonuna kadar ulaşılacak açık. Dövizdeki artış bu şekilde devam ederse sene sonuna kadar bu rakam 350-400 milyon TL’yi bulacaktır. 2-3 sene önceye döndük kamu açığı açısından. Biz 2019’da cari harcamalar için Türkiye’den kredi almamayı düşünüyor planlıyorduk ama şimdi bu rakam yeniden artacak. Ama bu bizden kaynaklanan bir şey değil.
Denktaş, Türkiye ile ticari ilişkilerde bir takım farklılıklara ihtiyaç olduğunu ve bunun yollarının belli olduğunu belirterek, “Bunların yanı sıra sıcak paraya da ihtiyaç vardır. Bu para dağıtılacak ve bitecek önemli olan sürdürülebilir yapıyı sağlamaktır” dedi
“ Havaalanında fotoğraf çeker geliriz!
Ankara hükümetinin randevu vermediğine yönelik açıklamaları değerlendiren Denktaş, bunu reddetti, “Ankara ile hiçbir sorun yaşamıyoruz” dedi. Denktaş şunları söyledi: Yalnızca Türkiye’de yeni oluşan sistem ve Ankara’daki program yoğunluğundan ötürü bir gecikme yaşıyoruz. Bu da normal. Türkiye’de hükümet kim isterse olsun, Kıbrıs’ta hükümet kim isterse olsun bu ilişkiler hiçbir zaman bozulmaz ve aynı şekilde devam eder. Ama bazı sıkışıklıklar olur o nedenle randevu talebi gecikebilir. Bir yandan iki ayağı bir pabuçtayken sırf gitmiş olmak için gidip geri gelmek var. Diğer yandan gidip orada kapsamlı bir toplantı yapmak, sorunları ciddi anlamda ele almak var. Biz ikincisini tercih ediyoruz. Mesele sırf gittik fotoğraf aldık, geri döndük demekse arkadaşlarımız bunu zaten havalimanında gördüğünde yapıyor. Fotoğraf çekip ardından ‘görüştük’ de diyebiliyor. Mesele fotoğraf çekmek ise sabah uçağı ile gider, öğle uçağı ile geliriz.
Biz elimizi taşın altına koyduk
Son günlerde sıkça tartışılan milletvekili maaşlarından kesinti konusuna da açıklık getiren Maliye Bakanı Serdar Denktaş; “geçmişte ‘şu tedbirleri almamız gerekir’ dediğimizde sendikalar ayağa kalkar ‘ilk önce kendinizden başlayın’ derdi. Şimdi bu kez kendimizden başladık. Bunun ardı gelecek. Gelmek zorunda başka çaremiz yok. Biz milletvekillerinden ‘Hayat Pahalılığını’ değil ama tahsisatları aşağıya çektik. Önümüzdeki ay devreye girecek” dedi.
Ek mesai ödeneklerinin 140 milyonu bulduğunu söyleyen Denktaş, bunun yarı yarıya önlenmesi durumunda 2 bin istihdam yapma şansını da yakalayacaklarını söyledi. Denktaş, “Nerelerden kesintiler yapmak suretiyle bu dönemi nasıl atlatabiliriz, bunu çalışmalıyız. Daha sonra da oturup yapısal dönüşümlerle yeni bir düzene adım atmalıyız. Ortaya tepkiler çıkarsa yapmak istediğimizden vazgeçmemeliyiz. 4’lü hükümet bunu yapabilecek bir düşünceye sahiptir” şeklinde konuştu.
“Devlet aciz değildir”
Yaşanan sıkıntılar nedeniyle müteahhitlerin eylem yapma kararını değerlendiren Denktaş, net bir mesaj verdi ve şunları söyledi: Dövizden dolayı, müteahhitlerin kayıpları var mıdır? Evet vardır. Geçmişte kazandıkları oldu mu? Evet oldu. Peki, ama şimdi eylem yaparak ‘ben ihalelere katılmam’ diyeceksen ve bende bu işleri yapmak zorundaysam formülünü bulurum. Devlet aciz değildir. Eylem tehdidiyle üstümüze geleceklerse buyursun gelsinler. O tehdidi yutarım ama önlemimi de alır, işleri de yaptırırım. Bir taraftan ‘hani kendimizi yöneteceğiz’ derken diğer yandan ‘bulacaksın, vereceksin Annem’ çelişkilerinden artık kurtulmalıyız. Para basan bir makinemiz yok. Bu tür yaklaşımlardan vazgeçelim.”
Hükümet bozulmaz
Serdar Denktaş, Ulusal Birlik Partisi Kurultayından sonra hükümetin bozulacağına yönelik söylemleri gülümseyerek yanıtladı, “Hükümet bozulma tehdidiyle karşı karşıya değildir” diye konuştu:
Denktaş sözlerini şöyle sürdürdü: Bana bir gün telefon geldi. Arayan şahıs, ‘Lütfen beni ciddiye al, şu anda Başbakan bir milletvekili ile görüşme halindedir’ dedi. ‘Yok dedim’ yine ısrar etti. Dönüp Başbakanı aradım, ‘Senin bakan ile (Fikri Ataoğlu) Karpaz’dayız’ dedi. ‘Şu vekille görüşmüşsün’ dedim, ‘hayır’ dedi. Bunu diğer başkanlarla da yapıyoruz. Bir birimize açığız. Bunlar nereden çıkıyor biliyor musunuz; UBP’de 6 aday var. Herkes kendi taraftarına ‘filanca ile konuşup anlaştım, seçilirsem iktidardayız’ diyor. UBP tabanı iktidarda olmaya alışık bir yapıdadır ve dolayısıyla iktidara gelmek için hepsi bunu kullanıyor.
Bu dönemi atlatırsak
4’lü koalisyon hükümeti yürüyebildiği kadar yürüyecektir” diyen Denktaş, “Şu an ekonomik açıdan tehlikeli olarak addettiğimiz bu dönemi atlattığımız anda bu hükümet çok daha iyi bir noktaya gelecektir, buna inanıyorum” şeklinde konuştu.
Yolsuzluk soruşturmaları devam ediyor…
Programda DP’nin dışındaki hükümet ortağı üç partinin seçim öncesi ‘dokunulmazlıkların kaldırılması, yolsuzlukların üzerine gidilmesi’ gibi bir takım vaatlerinin hatırlatılması üzerine Serdar Denktaş; “Soruşturmaları pek tabii ki bakanlar yapacak değil. Gerekli ilgili yerler soruşturmaları yapıyor. Bakanlar tarafından da müdahil olmuyoruz ancak takip ediliyor. Bir sonuca ulaşacaktır” diye konuştu.
UBP Milletvekili Aytaç Çaluda’nın dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili olarak Denktaş, “Aytaç Çaluda’nın dokunulmazlığı kaldırıldı ama gerçekten yolsuzluk yaptığına ve bir kazanç elde ettiğine inanmayanlardanım. Kendisine de söyledim ‘dokunulmazlığın kaldırılmasından korkmayın. Tam aksine destek verin ki kalksın. Çünkü başka türlü aklanmak mümkün olmaz’ dedim” diye konuştu.
“500 yıl daha oturur konuşuruz”
“Kıbrıs konusu yeni bir sürece evriliyor. Endişeli misiniz?’ sorusunu yanıtlayan Maliye Bakanı Serdar Denktaş, dünya Kıbrıs sorununa yönelik kendi tavrını değiştirmediği müddetçe hiçbir şeyin olmayacağını söyledi ve “boşuna zaman kaybı” dedi.
Denktaş açıklamasını şöyle sürdürdü:
“ Rum tarafı tavrını açıkça ortaya koymadığı sürece ben masaya oturulması taraftarı değilim ancak illa ki oturulacaksa bilmemiz gereken bu süreç yine olumsuz sona ererse Kıbrıs Türkü’nün sonu ne olacak? Bunu artık BM’nin ortaya koyması gerekir. İstenilen ilelebet konuşmak ise biz hiçbir yere varmadan 500 yıl daha oturur konuşuruz. “Önemli olan belirsizliğin sona ermesi ve geleceği görebilmemizdir.”