Diyalog Gazetesi

Ses verin

KIBRIS

Diyalog, parlamentoda görev yapan doktorlara “kanser konusunda ne yaptınız?” diye sordu, tatmin edici cevaplar alamadı

Çiğdem AYDIN
Ülkemizde kanser hastalıklarının hızla artmasına karşın, gelmiş geçmiş hükümetlerin ve parlamentonun ekin önlemler almaması, halkın tepkisine yol açıyor. Özellikle UBP Lefkoşa milletvekili Dr.Faiz Sucuoğlu’nun “her üç günde 2 yeni kanser vakası ortaya çıkıyor” diyerek, akşamları hormonlanan gıda maddelerinin sabahleyin pazarda satıldığını söylemesi, tepkilerin daha da artmasına yol açtı.
Diyalog muhabiri, KKTC meclisinde 10 doktorun bulunduğunu dikkate alarak “Peki siz ne yaptınız?” sorusunu gündeme getirdi. Soruya yanıt veren 5 milletvekili, bazı girişimlerde bulunduklarını söylemekle yetinirken, herhangi bir eylemin bugüne kadar ortaya çıkmadığı görüldü.


Kim ne dedi?

Erçal: İstatistiki veri yok
CTP Milletvekili Dr. Hüseyin Erçal, Sucuoğlu’nun açıklamalarına ilişkin olarak, KKTC’de kanser vakalarının artışının doğruluğunun tartışılamaz olduğunu kaydetti. Erçal şunları söyledi:
 “Elbette ki kanser vakalarının ülkemizde artışı kesin. Örneğin bir istatistiki veri yoktur bu konuda çalışma yapılması gerekmektedir. Bildiğim kadarıyla bazı çalışmalar vardır fakat kanser konusu geniş bir konu bunu sadece beslenmeye veya genetik faktörlere bağlamak doğru değil ama beslenme de ilk sıralarda geliyor diyebiliriz.”
Yaşanan bu gelişmelere ilişkin olarak bir doktor vekil olarak Hal Yasası için çalışmalar yaptıklarını aktaran Erçal, söz konusu yasanın oldukça önemli olduğuna dikkat çekti. Erçal şöyle devam etti: “Hal yasası için çalışmalar yapıyoruz. Çok önemli bir yasadır çünkü gıdaların denetlenmesi, kullanılan kimyasalların denetimi artıyor ve ne yazık ki bilinçsizce bir artış vardır. Bunun için yasal denetimler yapılması gerekiyor ve biz parlamentoda bunun için çalışmalar yapıyoruz. Sağlık Bakanlığının kendi sahasında bazı yaptığı çalışmalar vardır fakat itiraf etmeliyim ki parlamentonun kendi içinde bir çalışma yoktur. Sivil Toplum Örgütlerinin kapsamlı güzel çalışmaları olduğunu biliyorum.

“Bu konuda aktif bir şeyler yapmadım”
Ben kendim bireysel olarak bu konuda aktif bir şeyler yapmadım ama parlamentoda yasaların hazırlanması için katkılarımı koyuyorum. Dediğim gibi bu konu Sağlık Bakanlığının konusu aslında. Kanser vakalarının takibi, erken tanısı gibi konularda ciddi ve kapsamlı çalışmalar yapılmalıdır.” 

Albayrak: Sadece gıdalardan olduğunu söylemek…
Konu ile ilgili olarak Diyalog’un sorularını cevaplayan CTP Milletvekili Arif Albayrak da şunları söyledi: “Kanser vakaları artıştadır hem de ciddi bir artıştadır. Kanser vakalarının ciddi şekilde kayıtları tutulmalıdır ve çeşitlilikleri sebepleri araştırılmalı yaş ortalamalarına bakılmalı. Sadece tüketilen gıdalardan kanser oluyoruz demek yanlış, bunun yanında çevresel etkenler biyolojik etkenler de var, yurt dışına giden insanlarımız vardır onlar da kanser teşhisi olanlar dahi tespit edilmelidir geniş çaplı araştırma yapmak şart doğru teşhis için. Kanser çok geniş bir konu tek başına gıdalar değil yaşam şeklimiz, marketlerde satılan ürünler, ithal edilen oyuncaklardan tutun da emisyon kontrolleri hayatın her alanını kapsayabilecek bilimsel verilere ihtiyaç vardır. Bunlar paket halinde olması gerekiyor.” 
Bir vekil olarak bu konuyu gündem dışı konuşmalarında devamlı dile getirdiğini kaydeden Albayrak şöyle devam etti:

“Bilinçlendirme konusunda çalışıyorum”
“Gündem dışı konuşmalarımda devamlı dile getiriyorum bilinçlendirme konusunda çalışmalar yapıyorum. Sivil Toplum Örgütlerine eğitim süreçlerinde bilinçlendirme süreçlerinde yardımcı olmaya çalışıyorum. Çöp ayrıştırma, Teknecik santraline filtre takılması denetim merkezleri buna istinaden sağlık merkezlerinin açılması gibi paket programlar yapılması gerekiyor ama bir toplumsal bir durum sadece Sağlık Bakanlığı değil diğer Sivil Toplum Örgütleri ve her kesimin katkı koyması gerekmektedir.”

“Birçok çalışma yaptım”
Bireysel olarak bu konuda elinden geleni yaptığını savunan Albayrak, şu çalışmalarda bulunduğunu söylerek, “Tabi ki elimden geleni yaptım. Kanser Hastalarına Yardım Derneği, Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar Vakfı ile birçok çalışmamız oldu. Bunun yansıra iki toplumun katılımıyla Doctors Of Cyprus (İlerici Doktorlar Örgütü) olarak iki tarafta da kampanyalar başlattık.” 

İzbul: Olayın temel taşı İyi Hal Yasası’dır 

CTP Milletvekili Salih İzbul da Sucuoğlu’nun gündeme getirdiği kanser artışı konusundaki açıklamalarına destek vererek, gıdaların kontrol edildiğine inanmadığını ifade etti. Şu anda Hal Yasası Komitesi’nde çalışmakta olduğunu dile getiren İzbul şu açıklamalarda bulundu:
“Gıda Güvenliği Yasası geçti ama Hal Yasası olmadan işlevi tam değildir. Hal Yasası olayın temel taşıdır. Meyve ve Sebzelerin etiketlenmesi ve kontrollü çok önemlidir bu ancak hal yasası ile mümkün olacak. Yalnız kanser vakalarının artışını da sadece buna bağlayamayız beslenme elbette önemli faktör ama tek başına değil eğer bunu tek başına bir nedenmiş gibi gösterirsek bu afaki olur. Derseniz ki kontrolsüz ve denetimsiz ilaçlamalar yapılıyor evet doğrudur fakat bugüne kadar bir araştırma yapılmadı bu konuda istatistik bir veri yoktur ama olmalıdır. Kanımca bizim ülkemizdeki kanser vakaları dünya statiklerine göre fazladır. Detaylı bir araştırma yapılması gerekiyor. Örneğin ayrı bir birim oluşturulmalı mesela “Onkoloji Birimi” ve bu birim araştırmalar yapmalı nedenler, çeşitlilik , yaş oranları gibi...” 


“Yasaları geçirmek için uğraşıyoruz”
Bunun için Meclis’te yasaları geçirmek için uğraştıklarını bildiren İzbul, bu işlerin kolay olmadığını belirtti. Ülkede bulunan her türlü alanda denetimin arttırılması gerektiğini aktaran İzbul şöyle dedi: “Yasaları geçirmek için uğraşıyoruz. Bu işler kolay işler değildir dışarıdan bakınca kolay gibi görünür ama inanın hiç öyle değildir. Çünkü bizim toplumumuz Geleneksel bir toplumdur kendi hellimini kendi yapar, yağını kendi çıkarır, yoğurdunu kendisi üretir, sebze ve meyvesini de öyle. Hal Yasası yapıp baskı unsuru oluşturabiliriz sadece bununla da kalmamalı ülkeye ithal edilen oyuncaklar, çorapları ayakkabılar, elektronik eşyalar vb… ne varsa tüm bunlar göz önünde tutulmalı. Gıda Güveliği yasasını geçirdik Ürün Güvenliği yasası da tamam ama hal yasası en önemli bacağı…” 

Arabacıoğlu: Bilimsel istatistiki veriler olması gerekli

DP- UG Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu da konu ile ilgili olarak şöyle konuştu: 
 “Bakınız bu tür iddialar için elinizde kanıt olması gerekiyor yani bilimsel istatistik veri olması gerekiyor. Ama ülkede kanser vakalarında artış var derseniz evet katılırım çevresel etkenler ve beslenme önemlidir. Bugün oldu geçmişte yok muydu kanser vakaları elbette vardı. Dünya istatistiklerine bakıldığında nüfusumuza göre kanser sayımızın yüksek olduğu söyleniyor. Ben kendi Sağlık Bakanlığı dönemimde Epidemiyolojik harita çıkarmak için birim kurdum ve bir Onkolog atadım oraya Mine Çağlar hanımı ben Bakanlıktan gittikten sonra Onkoloğu aldılar görevden yerine Doktor atadılar. Kanser Doktor işi değil Onkolog işidir ama ne yazık ki zihniyet bunu hükmetti. En büyük eksikliğimiz de ülkede istatiksel veri olmaması araştırma bilimsel çalışmalar olmaması.” 

Çakıcı: Kanser artışı doğal çünkü…
Diyalog’a açıklama yapan TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı ise denetimin olmadığı KKTC’de kanser vakasının artışının da doğal olduğunu ifade etti. 
“Gıdalar, hormonlar ve ilaçlamalar denetimsizdir” diyen Çakıcı şöyle devam etti: En ciddi problemlerimizden biri de çevredir İnsanlarımız mikrobik ortamlarda yaşam sürüyor asbestli su boruları, astbestli çatılar altında olan yaşamlar, hava kirliliği, alkol sigara ve bunun yanında psikolojik travmalar, stres, üzüntü bunlar da etken tabi.
Devletin kanser politikaları ile ilgili de konuşan Çakıcı, “Bence Sivil Toplum Kuruluşlarının ciddi uğraşları vardır bu konuda ciddi mücadeleler veriliyor tabi benim alanım değil ama görüyorum Onkologların maaşlarını dahi ödeyen Sivil Toplum Örgütleri vardır. Kanserle mücadelede devletin yetersiz olduğunu düşünüyorum. Etkin bir devlet politikası yoktur olmalıdır.” şeklinde konuştu. 
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.