Rum lideri Nikos Anastasiadis’in Trodos’taki yazlık ikametgahında toplanan Bakanlar Kurulu, Maraş açılımını gerekçe göstererek Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Başbakan Ersan Saner ve Bakanlar Kurulu üyelerinin Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportlarının iptali veya yenilenmemesi yönünde bir karar aldı. Rum Başsavcısı’nın uyarısına rağmen alınan bu kararın hukuk dışı olduğu belirtiliyor. İstenmesi halinde bir avukat aracılığıyla Rum Yönetimi aleyhinde dava açılabileceğini belirten hukuk çevreleri “böylesi bir karar ancak mahkeme kararıyla alınabilir” diyor.
Karar Trodos’taki sarayda alındı Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis başkanlığında Trodos’taki yazlık sarayda gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu, bazı KKTC devlet ve hükümet yetkilisinin ilk etapta, “pasaportlarını geri alma (iptal) veya yenilememe veya pasaport vermeme” kararı aldı.
Rum Sözcü Marios Pelikanos, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada hakkında karar verilen KKTC yetkililerinin kabine veya Maraş Açılımı Komitesi üyesi olduğunu söyledi.
Pelekanos pasaportları hakkında karar verilen KKTC yetkililerinin isim ve sayılarını açıklamazken, haklarında alınan bu karara gerekçe olarak “eylem veya faaliyetleriyle sözde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğinin, bağımsızlığının, toprak bütünlüğünün ve güvenliğinin altını oymak, kapalı Maraş’ın statüsünün değiştirilmesi ile Kıbrıs Cumhuriyeti’ne karşı düşmanca eylemde bulunmak” olarak sıraladı.
Pelekanos ayrıca Rum Başsavcılığı’ndan Maraş’ta yapılan ve yapılmakta olanlarla ilgili Türkiye aleyhine 5’inci hükümetler arası başvuruda bulunmasının istenmesine de karar verildiğini söyledi.
14 isim listede Bu arada pasaportları iptal edilen isimlerin şunlar olduğu ileri sürüldü:
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar
Başbakan Ersan Saner
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu
Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu
İçişleri Bakanı Kutlu Evren
Sağlık Bakanı Ünal Üstel
Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Nazım Çavuşoğlu
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Eroğlu Canaltay
Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Koral Çağman
Cumhurbaşkanlığı Maraş Açılımı Komitesi üyesi Oğuzhan Hasipoğlu
Cumhurbaşkanlığı Maraş Açılımı Komitesi üyesi Vedat Yorucu
Cumhurbaşkanlığı Maraş Açılımı Komitesi üyesi Tülen Saner
Cumhurbaşkanlığı Maraş Açılımı Komitesi üyesi Hasan Sungur
**********
Diyalog’a konuşan Tatar “Şahsen bir sıkıntım yoktur” diyerek Rum hükümetini eleştirdi
‘Zaten kullanmıyorum’
Rum hükümetinin, pasaportlarla ilgili kararını Diyalog’a değerlendiren Cumhurbaşkanı Ersin Tatar “Alınan kararı kınıyorum” dedi. Uzun zamandan beri Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportunu kullanmadığını belirten Tatar, şahsen bir sıkıntısının olmadığını söyledi.
Tatar; şöyle devam etti:
“Bu davranış çağ dışıdır. Ben seçilmiş bir liderim Kıbrıs Türk halkını hal ettiği noktaya taşıma mücadelesi veriyorum. Bu mücadeleyi öne taşıma gayretlerime karşılık aldıkları bu kararı kınıyorum. Zaten uzun süredir bu pasaportu kullanmıyorum. Şahsen bir sıkıntım yoktur.
Ayrıca 90 bin kadar vatandaşımızın pasaportu vardır. Bu bir insan hakkıdır. Onları kınamıyorum. Neticede pasaportları var ama devletlerine de bağlılıklarından hiç kuşkum yoktur.”
***
Saner: Üzüntüyle karşıladım
Başbakan Ersan Saner, Rum Bakanlar Kurulu’nun pasaport kararından dolayı üzüntü duyduğunu dile getirdi. Bakanlar Kurulu sonrasında yaptığı açıklamada Başbakan Ersan Saner, Rum Bakanlar Kurulu’nun pasaport kararını yorumladı. Saner, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile istişare yapacaklarını ve detaylı açıklamanın yapılacağını kaydetti. Saner, karara üzüntü duyduğunu ve düşmanca olduğunu belirterek, bu kararın yeniden gözden geçirilmesini istediğini kaydetti.
Erhürman: Kimseye faydası olmaz
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, "Pasaport kararı hukuken tam bir saçmalık!” ifadelerini kullandı. Erhürman “Pasaport kararı hukuken tam bir saçmalık. Siyaseten karşılıklı olarak boş işlerle uğraşmaya devam” dedi. Diyalog’a konuşan Erhürman şunları söyledi:
Bu karar tam bir saçmalıktır. Hiçbir şekilde hukuki bir açıklaması yapılamaz. Siyaseten baktığımda ise
iki tarafın da Kıbrıs sorunuyla ilgili boş işlerle uğraştığını görüyorum. İki toplumlu ilişkilere yararı olmayan açıklamalar karşılıklı olarak yapılıyor. Hukuki olarak saçma olan bu karar da bunların bir parçasıdır. Bu kararlar, yapılan açıklamalar iki toplumlu ilişkilere zarar vermekten başka işe yaramıyor.
Hukuken zaten böyle bir karar alınamaz. İnsanlar vatandaş olmaya devam ediyor. Vatandaşın seyahat özgürlüğünü kısıtlama yönünde alınmış bir karar gibi görünüyor. Seyahat özgürlüğü ancak yasalarla kısıtlanabilir. Kaldı ki komite üyeleriyle ilgili de bir karar alındı. Bunu hukuken açıklamak hiç mümkün değil.
**
Özersay: Acizlik göstergesi
Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, Rum Bakanlar Kurulu'nun 14 Kıbrıslı Türk siyasi ismin Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportlarının iptal edilmesi ya da yenilenmemesi yönünde bir karar üretmesine tepki göstererek, "Kıbrıs Rum Yönetimi’nin pasaport hamlesi aslında bir ‘acizlik’ göstergesidir” dedi. Kudret Özersay’ın açıklaması şöyle:
Kıbrıs Rum Yönetimi’nin pasaport hamlesi aslında bir acizlik göstergesidir. Kapalı Maraş konusunda atılan adımları engelleyemediği, etkili ve caydırıcı bir karşı tedbir alamadığı için iç politikada eleştirilen Rum liderliğinin sırf "işte bakın biz de bir şey yaptık, sessiz kalmadık" demek için yaptığı, herhangi bir ağırlığı olmayan bir hamledir.
Rum liderliğinin sırf bir şey yapmış olmak için attığı bu adım, Kıbrıs'ta hem siyasi, hem hukuki hem de toplumsal anlamda bizi ileriye değil geriye götürür. Fikir olarak doğru olan kapalı Maraş'ın eski sakinlerine insan hakları temelinde açılması politikasının bugün hatalı ve eksik uygulanıyor olması dahi Rum liderliğinin bu ucuz politik manevrasını haklı çıkarmaz diye düşünüyorum.
**
Ataoğlu: AB’nin şımarık çocuğu
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı, Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin almış olduğu “pasaport iptali ve yenilememe kararına” ilişkin açıklama yaparak, “Rum Yönetimi’nin işgalci zihniyetle gasp ettiği 1960 Cumhuriyeti’ni aynı işgalci zihniyetle tek yanlı olarak yarım asırdan bu yana yönetmeye çalıştığını, buna da dünyanın sadece seyirci kaldığını” belirtti. Demokrat Parti’den yapılan yazılı açıklamaya göre, Ataoğlu, AB’nin tam anlamıyla “şımarık çocuğu” konumundaki Rum Yönetimi ve onun sözde siyasi yetkililerinin, bu şımarıklığı daha da arttırarak, insan hak ve özgürlüklerini adeta kendilerinin oyuncağı haline getirerek, oynayabileceklerini zanneder duruma geldiklerini kaydetti.
“İnsanların en temel özgürlüğü olan seyahat özgürlüğünü kısıtlamak, ancak ve ancak bu ve buna benzer zihniyetlerin başvuracakları bir hadsizliktir” diyen Ataoğlu, “böyle bir hukuksuzluğa ve böylesi insan hak ve özgürlüklerini kısıtlayacak bağnaz kararlara imza atan bu zihniyeti, bir kez daha insanca ve barışçıl düşünmeye davet ediyorum” dedi.
Özyiğit: İnsan hakları ayaklar altında
Toplumcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin almış olduğu “pasaport iptali ve yenilememe kararına” ilişkin açıklama yaparak, “Kıbrıs Rum liderliği bu hareketle sadece Kıbrıs Cumhuriyeti ilkelerini değil, insan haklarını da ayaklar altına almış durumda” ifadelerini kullandı.
Özyiğit yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Rumlardan oluşan Kıbrıs Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu, bazı Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportlarının iptal edilmesi ya da yenilenmemesi yönünde karar üretti. Daha önce de belirttiğim gibi Kıbrıs'ın iki tarafı da vatandaşlık konusunu siyasallaştırıyor ve bu adanın insanına karşı büyük günah işliyorlar. Anlaştıkları konuda paslaşmaya, ayrılığın kalıcılaşmasına, mevcut statükonun devamına çalışıyorlar. Son karar da buna hizmet ediyor. Kıbrıs Rum liderliği bu hareketle sadece Kıbrıs Cumhuriyeti ilkelerini değil, insan haklarını da ayaklar altına almış durumda. Bu haksızlığı gerekirse Kıbrıslı Türkler adına AB kurumlarına taşıyacağız. Herkes canı çektiğinde Kıbrıslı Türklerin hakları ile oynamayı bir alışkanlık haline getiriyor. Kıbrıs Rum liderliği de Kıbrıs Cumhuriyeti'ni Kıbrıslı Türklere karşı bir silah olarak kullanmaktan vazgeçmeyi er ya da geç öğrenecek. Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu bir lütuf değil, haktır. Milliyetçiliği körüklemek uğruna, bu göz ardı edilemez. Kendi yelkenlerini doldururken, bu adanın geleceğine yazık ediyorlar.
Turkish power 3 Yıl Önce
Demekki sıra geldi larnaka limasol bafin fethedilmesine kiziltilkiye selamlar yaşasın yeni osmanlıcılık ve panturkizm
Hilmi yavuz 3 Yıl Önce
Ah bir tahta kafa cana kara kata
Turkish power 3 Yıl Önce
Ya seve seve ya obur turlu meksikalı federalistleri de bafta denize dokecez
Hasan Nuri 3 Yıl Önce
Kıbrıs Cumhuriyeti Pasaportları iptaline KKTC Yöneticilerimizin Sevinmesi gerekmiyor mu ? Devlet Liderlerimizin Egemen Ayrı Devletimizin Tanıtımı için artık hiç bir engel kalmamıştır ! Niye üzülüyoruz anlamayandım ??!!
Turkish power 3 Yıl Önce
Artık hiç bir bağlantının kalmadığı ortaya çıktıysa gomecez hepsini cehennem mağaralarına
Turkish power 3 Yıl Önce
Hilmi bey bu millet denize çok palikarya yalaka döktü ab abd ingilterenin taleban kaçışını gorduk sıra kibrista kacislarinda