Akdoğan’da geçtiğimiz Pazar günü düzenlenen dini ayin sırasında 16 yaşındaki Rum gencinin
Dr. Fazıl Küçük İlkokulu’ndaki Türk Bayrağı ile Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın fotoğrafını yerinden indirerek götürmesi güneyde gündem oldu.
Rum tarafında bazı kesimler söz konusu gencin tutuklanmasını ve yargılanmasını talep ediyor, ayrıca bu tür hareketlerin ‘bölünmüşlüğün kalıcılaşmasına’ hizmet ettiğini vurguluyor.
Alithia gazetesi dünkü manşetinde “İyi Ortamın İdamesi İçin 16 Yaşındaki genç için soruşturma İstediler… Kıbrıs Türk Tarafından Hükümete Lisi İlkokulu’ndaki Bayrağın İndirilmesi Konusunda Yazılı Talep… Türk Bayrağıyla İlgili Tepkiler Sürüyor, Lisi Belediye Başkanı Andreas Kauris Konuyu Kapanmış Görüyor… Türkler 16 Yaşındaki Öğrenci Hakkında Tutuklama Emri Çıkardı ve Bayrağı İstiyorlar” başlık ve spotlarıyla aktardı.
KKTC hükümetinin suçlarla ilgili iki toplumlu komite aracılığıyla ilettiği mektupta Rum polisinin, iki toplum arasındaki iyi ortamın idamesi için bu tür durumların kararlılıkla göğüslenmesi gerektiği argümanına yer verildiğine dikkat çekilen haberde “Polisin konuyu nasıl yöneteceği henüz öğrenilemedi” vurgusu yapıldı.
Kauris’e göre mesele kapandı
Habere göre sözde “Belediye Başkanı” Andreas Kauris “Alpha” TV’nin soruları üzerine, Akdoğan’daki ilkokuldan geçen pazar günü çalınan Türk bayrağının geçen çarşamba günü Akdoğan kökenliler tarafından iade edildiğini belirtti. “Mesele kapanmış addedilmeli” diyen Kauris, 16 yaşındaki Rum’un eylemini “Lisi kökenlilerin işgal altındaki topraklarına geri dönme arzusunu gölgelemeyen münferit bir olay” sözüyle değerlendirdi.
Kauris, adının Savvas Koulendru olduğu tespit edilen Rum’u şahsen tanımadığını belirtti “ancak sakin bir kişi. O anın gayrı ihtiyariliği karşısında ilkokuldan Türk bayrağını indirdi” dedi, şunları ekledi: “Lisililerin geçen pazar günü işgal altındaki köydeki etkinlikle verdiği en önemli mesaj, topraklarını özgür istedikleri mesajıdır. Meseleye daha fazla boyut katılmasın.”
Gazete olay üzerine sosyal medyada Kıbrıslı Türkler tarafından olduğu gibi Rumlar tarafından da birçok yorum yapıldığını belirtti ve kimi Rumlar “bir çocuğun, bizim tarafa sorun çıkaran şuursuz bir eylemi” derken kimi Rumların da 16 yaşındaki Rum’un eylemini alkışlayan yorumlar yaptıklarına işaret etti.
Gencin babası suçlamaları eleştirdi
Sigmalive’in Solomus Solomu'nun babası Spiros Solomu ile konuştuğuna ve söz konusu çocuğun hareketi hakkında yorumunu sorduğuna dikkat çeken gazeteye göre Spiros Solomu, Rum iç cephesinden vukuata gösterilen tepki için “ne suç işledi ki?” ifadesini kullandı.
Gazete İki Toplumlu Kültürel Miras Komitesi Rum eş başkanı Takis Hacidimitriu’nun da vukuat hakkında “bunlar bölünmeyi, güvensizliği, zıtlaşmayı ve çatışmayı kalıcılaştıran hareketler” vurgusunu yaptıktan sonra özetle şunları söylediğini yazdı:
“Daha ileri bir gelişme ve geniş etkili bir güven yaratıcı önlem şekillendirmek için hayal ve plan kurduk ve şimdi fanatizm geliyor. Ben 16 yaşındaki (kişi) demiyorum, bu toplumu nasıl eğitiyoruz, hangi değerleri veriyoruz, vatansevere ne mana yüklüyoruz diyorum. Ne veriyoruz ki başardığı tek şey bölünmeyi, güvensizliği, zıtlaşmayı ve çatışmayı kalıcılaştırmak, tek mağlubu da Kıbrıs Rum tarafı olan bu tür olaylar meydana geliyor.”
Siyasi partilerin görüşleri
Rum siyasi partilerden DİSİ, AKEL ve DİKO’dan yetkililer de Alpha’ya, Akdoğan’daki Dr. Fazıl Küçük İlkokulu’ndan Türk bayrağının indirilmesi olayını değerlendirdi.
Habere göre DİSİ adına programda konuşan Haralambos Stavridis bu vukuata ne aferin denilebileceğini ne de eleştirilebileceğini, her ikisinin de yanlış olacağını belirterek “bu ziyaretler belirli şartlar altında gerçekleşiyor” vurgusunu yaparak şunları ekledi: “Herkes bu ziyaretlerin gerek kiliselerin yeniden faaliyet göstermesi gerek anıtların restorasyonu için olduğunu biliyor. Organizatörler, tekrarına izin verilebilmesi için uyulması gereken şartların sorumluluğunu alıyorlar. Herkes başka bir yerde toplanmışken 16 yaşındaki bir kişinin boş bir okula gitmesine müsaade edilmesi de bir camı kırması da bu şartlardan biri değildir.”
AKEL adına konuşan Yorgos Kukumas, vukuatı işleyen kişinin yaşının küçük olmasını dikkate alarak şunları söyledi:
“Birinin bu çocukla konuşması ve şunu izah etmesi gerekir: işgalle, işgalin sembolüyle ve ülkemizin bölünmesinin sembolü olan Rauf Denktaş’la problemi olmasının, bunlardan rahatsız olmasının çok doğru olduğunu. İşgal bölgelerinde olduğumuzda bu sembollerin hepimizi rahatsız ettiğini ancak sembolleri büyütmek ile bütün Rumlar olarak taksimi, taksimcileri ve onların emellerini mazi yapacak bir politika etrafında birleşmemizin birbirinden farklı şeyler olduğunu... Lisililerin 17 otobüsü, işgalin altını oymanın en iyi yoludur”
DİKO, Rum gencini övdü:Bravo
DİKO adına konuşan Hrisis Pandelidis ise Türk bayrağını indiren 16 yaşındaki Rumu kimsenin eleştirmemesi gerektiği görüşünü ortaya koydu. “Cesur ve tehlikeli bir hareketti, kendisine bravo demek istiyorum. Bu ne şovenizmdir ne de başka bir şey. İşgal ülkesinin işgal altındaki kasabamızdaki sembolünden söz ediyoruz. Malonis Glezos Akropol’den Nazi bayrağını indirdiğinde şoven miydi? Bunu hepimizin yapabileceğini söylemiyorum ama köyünü yasadışı elinde bulunduran bir ülkenin sembolüne karşı kendini ifade eden 16 yaşındaki bir genci de eleştirmeye başlamayalım.”