Suna ERDEN
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde hırsızlık suçlarından yargılanan ve yaşları 16 ile 24 arasında değişen dört sanığın suça itilmiş gençler olduğu belirtildi.
Sanıklardan 17 yaşında olan M.K.V.’nin 22, 18 yaşında olan A.C.V.’nin 8, 24 yaşındaki Cumali Karataş’ın 9 ve şuan 16 yaşında olan İ.U.’nun 11 sabıkası olduğu kaydedildi.
Henüz çok genç olmalarına rağmen oldukça kabarık bir sabıka dosyaları olan sanıkların aile ilgisinden, sevgisinden yoksun oldukları belirtilirken, ağır ceza heyeti, “Ortaya çıkan bu kötü tablo sanıkların değil, çocuklarından bihaber hayatlarını idame ettiren anne ve babanın eseridir”dedi.
Sanıklar hakkında verilen kararı okuyan Yargıç Temay Sağer, sosyal tahkikat raporunda ailevi ilgisizlik, duyarsızlık ve ebeveynlik kapasitelerinin yetersiz olması nedeniyle sanıkların suça bulaştıklarının belirtildiğine dikkat çekti.
Suçları yaşlarından büyük
Kararı okuyan Yargıç Temay Sağer, sanıkları 11 davadan aleyhlerine gectirilen tüm ithamlardan suclu bulup, mahkúm ettiklerini söyledi.
Sağer, genç yaştaki tüm sanıkların kabarık birer sicile sahip olmasının üzücü ve vahim bir durum olduğunu ifade etti.
Yargıç, henüz 17 yaşında olan M.K.V’nin 22, 18 yaşında olan A.C.V’nin 8, 24 yaşındaki Cumali Karataş’ın 9 ve şuan 16 yaşında olan İ.U.’nun 11 benzeri sabıkaya haiz olduklarını vurguladı.
Sağer, mahkemelerin işlemiş oldukları ciddi ve vahim suçlara rağmen sanıklara her seferinde mülayim davrandığını ancak bu firsatlara rağmen bir türlü islah olmadıklarını dile getirdi.
Sağer, sanıkların bu suçları defalarca işleyerek kamu güvenliğini ciddi şekilde tehdit ettiklerini söyledi.
Sağer, sanıkların benzeri sabıkalarını aleyhlerine ağırlaştırıcı bir faktör olarak değerlendirdiklerini belirtti.
Sağer, çalınan tüm malların bulunduğunu ve alkollü içecekler dışındakilerin sahiplerine iade edildiğini ifade etti.
Ekonomik düzeyleri düşük
Sağer, sanıklardan üçünün SOS Çocuk Köyü’nde büyüdüğünü ve Sosyal Tahkikat Raporlarında, ailelerinin ekonomik düzeyinin çok düşük olduğu, ailevi ilgisizlik, duyarsızlık ve ebeveynlik kapasitelerinin yetersiz olması nedeniyle sanıkların suça bulaştıklarının belirtildiğine dikkat çekti.
Sağer, sanıkların mahkemede suçlarını kabul etmek suretiyle adaletin erken tecelli etmesine katkı sağlamalarını, hayat tecrübesinden yoksun birer kişi oluşlarından ötürü hatalarından gerekli dersi çıkarmaları halinde geri kalan hayatlarını daha düzgün birer birey olarak yaşama şanslarının olmasını lehlerine değerlendirdiklerini belirtti.
Sağer, “sanıklar üç sanığın gelişim evrelerini çoğu çocuklardan farklı olarak son derece sağlıksız bir ortamda geçirdiklerini kaydetti.
Sağer, “Bu nedenden dolayı da maalesef sanıklar suça meyilli birer kişiye dönüşmüşlerdir. Anne ve babaların birincil görevi çocuklarını sağlıklı birer birey olarak yetiştirip, kendi ayakları üzerinde başarılı şekilde durmalarını sağlamak iken işbu sanıklar aileleri tarafindan sevgiden ve ilgiden yoksun büyütülmüşlerdir” dedi.
Sağer, şöyle devam etti:
“Dahası bu sanıklar kimi zaman aileleri tarafindan siddete maruz kalmışlar, kimi zaman ise terk edilmişlerdir. Tüm yaşanılanlar sonucunda ortaya çıkan bu kötü tablo ise sanıkların değil, çocuklarından bihaber hayatlarını idame ettiren anne ve babanın eseridir. Ancak sanıklar da işlemiş oldukları ciddi ve vahim suçlara rağmen her seferinde kendilerine mahkemelerce tanınan firsatları olumlu kullanamamışlar ve kendilerini toplumun diğer bireyleri arasına entegre edememişlerdir. Bu nedenle sanıkların da mevcut kötü tabloda sorumlulukları vardır ve bu sorumluluk her suç işlendiğinde daha da artmaktadır.”
Yargıç Temay Sağer, sanıkların lehine ve aleyhlerine olan tüm hususlara değinip, M.K.V’ye 2 yıl, A.C.V’ye 1 yıl 6 ay, 24 yaşındaki Cumali Karataş’a 1 yıl ve İ.U’ye 7 ay hapis cezası verdiklerini açıkladı.