Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in dün öğlen saatlerinde, “17 Mayıs’taki son görüşmelerinde Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya sunduğu öneri hakkında, Rum Ulusal Konseyi'ni bilgilendirdi.
Rum lider Nikos Anastasiadis, gergin geçen Ulusal Konsey toplantısının ardından akşam saatlerinde de halka seslendi.
Rum halkına, müzakere masasında atılacak adımlar hakkında bilgi veren Anastasiadis, Kıbrıs sorununun çözümü hakkında bilinen şartlarını tekrarladı.
Rum lideri, Kıbrıs’ta bir çözümün güvenlik ve garantilerden geçtiğini belirterek “Herkesin çok iyi bildiği gibi, Yönetim, Ekonomi, Mülkiyet, AB ve haritaların uzlaşılmış çerçevede ilk kez teati edilmesiyle toprak konusu da dahil, beş başlıkta ilerleme sağlanmasına rağmen, anlaşmazlıklar var olmaya devam ediyor ya da anlaşmaya varılan noktalarda geri adımlar atılıyor.
Mevcut kabul edilemez durumun esas kaynağını da teşkil eden önemli başlık, işgal askerlerinin varlığının devamı ve Garanti Anlaşmalarıdır” dedi.
Anastasiadis, yaptığı açıklamada Cenevre için 3 şart koştu ve şunları aktardı, “Birincisi: Güvenlik ve Garantiler başlığındaki görüşmenin tamamlanması ve kapatılmasına yönelik olarak Kıbrıs için toplantı gerçekleştirilmesi. İkincisi: Sonuç olduğu sürece toprak konusunu görüşme ve çözmekte ilerleme…
Üçüncüsü: Sadece özlü bir ilerleme değil, ayrıca Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümü için ne kadar gerekirse o kadar süre Cenevre’de kalmak…”
Sizopulos: Sorunun çözümü Ankara’ya bağlı
Anastasiadis’in Ulusal Konseyi bilgilendirmesinin ardından Rum tarafındaki parti liderleri açıklamalarda bulundu.
Toplantı salonundan ilk çıkan, acil yükümlülüklerini gerekçe gösteren EDEK Başkanı Marinos Sizopulos oldu. Sizopulos “Prosedür devam ederse çöküşe gideriz” iddiasında bulunarak Anastasiadis’in, Güvenlik Konseyi’nden bir uluslararası konferans istemesi gerektiğini söyledi. DİSİ Başkanı Averof Neofitu, Anastasiadis’in önerisinin “Son günlerde görüşülenlerle tutarlı olduğu” görüşünü ortaya koyarak “Çıkmaz olmaması için ellerinden geldiği sürece Anastasiadis’i destekleyeceklerini” söyledi. “Kıbrıs sorununun çözülüp çözülmeyeceği Ankara’ya bağlı olacak” iddiasında bulunan Neofitu, Anastasiadis’in bir öneri sunduğunu ve bunu Türk tarafıyla değiştirilmiş bir formülle istişare etmek için açık pencere bıraktığını söyledi. Neofitu, “Rüzgar güçlü ve Kıbrıs sorununun çözümü için fırsat penceresini kapatmaya çalışsa da çıkmaz ilan etmeyeceğim. Birinci görüşme konusu Güvenlik ve Garantilerin olmayacağı Cenevre II olamaz” dedi.
Kiprianu: Endişeliyiz…
AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, Anastasiadis’in ve çalışma arkadaşlarının önce Güvenlik ve Garanti konularının görüşülmesine dair öneriyle aldıkları risk ve sorumluluktan büyük endişe duyduğunu, bunu saklamayacağını söyledi. “Türkiye’nin çözüm isteyip istemediğinin sınanması gerektiğine AKEL de inanıyor. Ancak prosedürün çökme ve sorumluluğun Rum tarafına yüklenmesi tehlikesi var” dedi. Kiprianu Anastasiadis’e, konuyu BM ile görüşmeye ve prosedürün yitirilmesine izin vermemeye çağırdı, şunları söyledi:
“Başkanlık seçimlerinden sonra Mart 2018’de gidip Kıbrıs sorununa kaldığı yerden devam edeceğimiz, siyasi saflıktır. Bugüne kadar Kıbrıs Rum tarafının tezi, Kıbrıs sorununun iç yönlerinin kapanması ve uluslararası yönlerine sonra geçilmesiydi. Anastasiadis bazı siyasi partiler prosedürü tersine çevrilmesi konusunu gündeme getirdiklerinde, kendilerine argümanlarla cevap verirdi. Bugün bu öneriyi benimsiyor. Bu sefer de Kıbrıs zararlı çıkmasın.”
Papadopulos: Anastasiadis’in stratejisi yok
DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos, Anastasiadis’in “değişimlerinden” Rum tarafının da “zafiyetinden, karışıklığından ve daha çok taviz verme niyetinden” söz etti. Anastasiadis’i stratejisi olmamakla suçlayan Papadopulos “İtibarsızlığı yüzünden inisiyatiflerinde sorunlar oluyor. Sayın Anastasiadis’in itibarsızlığı yüzünden ikna edici olmamız söz konusu değil. Türk uzlaşmazlığını aşmak için stratejisi nedir? Önerisi konusunda siyasi liderliği bilgilendirmedi. Karartmaya devam ediyor” dedi.
Lillikas: Çıkmazın eşiğindeyiz
Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas “çıkmazın eşiğindeyiz” diyerek, Anastasiadis’in anlattığı önerinin görüntüde bir çıkış yolu sağlayabileceğini ancak doğru ön hazırlık olmadan Kıbrıs sorunuyla ilgili bir konferansın, sadece çıkmazı resmileştireceğini savundu.
Dayanışma Hareketi Başkan Vekili Pollis Pallikaros “Müzakerelerde çöküş ve Mustafa Akıncı’nın varılan yakınlaşmalardan ciddi gerilemeleri saptandı. Muhtemel bir uluslararası konferansta olumlu bir şey olacağını öngörmüyorum” ifadesini kullandı.