Hüseyin ÇİÇEK
Kuzey Kıbrıs’ta çok sayıda yabancı ailenin olması nedeniyle, bu ailelerin çocukları Türkçeyi bilmeden Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı okullara kaydediliyor. Öğrencilere bu okullarda zor da olsa Türkçeyi öğreniyor ama kısa vadede adaptasyon sorununa çözüm bulunamıyor.
Teknolojinin ilerlemesiyle dünyadaki okulların pek çoğu eğitim araç-gereklerinde de revizyona giderken Kuzey Kıbrıs’ta hala tebeşir ve kara tahta ile eğitim veriliyor. Bu sıkıntıların yanı sıra okullara kaydolan yabancı öğrencilerin Türkçe bilmemesi ve söz konusu okullardaki öğretmenlerin işini bir hayli zora sokuyor. Gazimağusa’da bulunan Canbulat İlkokulu Müdürü Erdinç Acaroğlu, eğitimde yaşadıkları sorunları Diyalog’a anlattı.
“Hala kara tahtada eğitim veriyoruz”
Acaroğlu, birçok ülkeden yabancı öğrencinin Türkçeyi bilmeden MEB bünyesindeki okullara kayıt yaptırmasının hem kendileri hem de kayıt yaptıran çocuklar açısından büyük bir zorluğu da beraberinde getirdiğini kaydetti.
Dünyanın pekçok ülkesinde akıllı tahtanın, internetin ve bunun gibi teknolojik malzemelerin kullandığını ifade eden Acaroğlu, “Ülkemiz de hala kara tahta, tebeşir gibi eski malzemelerin kullanıldığını ve eğitimde ülke olarak bir türlü çağdaş eğitimin yakalanamadığına işaret etti.
“Eğitim için adım atılmıyor”
Bunu sürekli olarak dile getirdiklerini belirten Acaroğlu, KKTC’de eğitimin çağdaşlaştırılması için adımların atılmadığını söyledi. Binalarının bu yıl Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tadil edildiğini ve okulun alt yapısının geniş kapsamlı olarak yenilendiğini anlatan Acaroğlu, bu yönde bir sıkıntılarının olmadığını ifade etti.
“Türkçe bilmeyen çocuklar adaptasyon sorunu yaşıyor”
Okullarında Suriye, Irak, Ukrayna ve çeşitli ülkelerden yabacı öğrenciler olduğunu kaydeden Acaroğlu, “Belirli bir süre bu çocuklar ile iletişim sorunu yaşıyoruz. Okullarının birinci ve ikinci sınıf öğrencilere eğitim veriyoruz. O sınıflarda sizin de bildiğiniz gibi okuma öğretiliyor, bu çocuklar ise daha Türkçe konuşmayı bilmeden Türkçe öğrenmeye çalışıyorlar” şeklinde konuştu. Netice olarak bu yabancı öğrencilerin 2-3 ay yerine 1 yılda olsa Türkçe okumayı öğrendiklerini anlatan Acaroğlu, ancak bu sürede de bir adapte sorunu yaşandığını ve şimdilik bu sıkıntının giderilemediğini vurguladı.