YDÜ Hastanesi Baş Diyetisyeni Uzman Hatice Baygut "Vejeteryan Beslenme" yi Anlattı
Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Hastanesi Baş Diyetisyeni Hatice Baygut, Vejeteryan beslenmeyi anlattı.
Baygut; "Vejeteryan" kırmızı eti, balık etini veya kümes hayvanlarını veya ürünlerini içeren besinleri tüketmeyen kişidir. İnsanlar dini ve kültürel, ahlaki ve etik inançlar, sağlık, çevresel, ekolojik ve ekonomik sorunlar, dünyanın açlık sorunu gibi birçok nedenden ötürü vejeteryan diyetleri benimserler. Vejeteryan beslenme alışkanlığını tercih eden kişi sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Hindistan gibi dünyanın bazı kesimlerinde vejeteryan beslenme normatiftir. Hinduizm, Budizm gibi bazı dinlerde ve Hristiyanlık'ın bazı mezheplerinde de vejetaryanlık benimsenmiştir. M.Ö. 500 yıllarında, vejetaryanizm geniş kitlelerce ailesel, kültürel, etik ve dini nedenlerden dolayı tercih edilmiştir. Sonuç olarak, vejeteryanizm sadece bir beslenme tarzı olmanın dışında bir felsefedir ve tüm yaşam tarzını etkiler” dedi.
Baygut, vejeteryan tiplerini ise şu şekilde açıkladı::
Veganlar: Katı vejeteryan olarak da nitelenen bu grup, hayvanlardan elde edilen tüm gıda ve ürünleri kullanmayı reddederler. Buna süt, yumurta, bal ve jelatin gibi gıdalar dahildir. Veganlar genellikle deri, yün, ipek gibi hayvansala ürünleri de kullanmazlar. Bu kişiler, insanların kendi zevk veya ihtiyaçları için hayvanların kullanılması fikrine karşıdırlar.
Lakto-Ovo vejeteryanler: Hiçbir hayvan etini yemezler, ancak yumurta ve süt ürünlerini tüketirler. Kuzey Amerika'da yapılan bir araştırmaya göre, vejeteryanların %90-95'i bu gruba girmektedir.(Lakto: Süt, Ovo: Yumurta anlamındadır.)
Lakto vejetaryenler: Hayvan etini yemedikleri gibi, potansiyel bir hayata son veriyor olma kaygısıyla yumurta tüketmekten de kaçınırlar. Süt ve süt ürünlerine yasak yoktur.
Ovo vejeteryanlar: Et, balık, süt ürünleri yemezler. Yumurta içeren vegan beslenmedir.
Meyve ile beslenenler (fruitarianlar): Sadece botanik olarak meyve grubuna giren sebze ve meyvelerle beslenirler. Tüketilerek tohumlarını yayan bitkileri kullanırlar.
Yarı Vejeteryanler: Sadece kırmızı et yemezler.
Semi vejeteryanlık: Sadece büyükbaş hayvanları, kırmızı eti yemezler; nadir olarak beyaz et tüketebilirler. Bazı balık (peskovejeteryan) ve kümes hayvanları yiyen vejeteryanlara da (pollovejeteryan) rastlanabilir.
Vejeteryanizmin kadınlar arasında daha yaygın olduğu bildirilmiştir (erkek popülasyonunun %4.1'i, kadın popülasyonunun %6.5'i). Hem yetişkin hem de adolesan vejeteryanlerın genellikle yüksek sosyal sınıftan, iyi eğitimli bireyler oldukları, iyi eğitimli ebeveynlere sahip oldukları; demografik ve yaşam tarzı nitelikleri ne kadar artarsa diyetlerinin o kadar kısıtlı hale geldiği (vegan – vejeteryan – omnivor) saptanmıştır. Bir çok çalışmada, vejeteryanlerin daha zayıf oldukları saptanmış; bu durum vücut kitlesinin hayvansal yağ tüketimi ile artması ile açıklanmıştır. Buna ek olarak, vejetaryanların daha az sigara içtikleri, daha az alkol kullandıkları ve daha fazla egzersiz yaptıkları belirlenmiştir.
Vejeteryan bireylere öneriler:
Vejeteryan diyetleri B12 vitamini preparatlarıyla desteklenmelidir. Özellikle çocuklarda vitamin B12 alımının sağlanması için balık gibi hayvansal besinlerin tüketilmesi sağlanmalıdır. Vejeteryan gebe ve emzikli anneler kemik demineralizasyonu ile karşılaşmamak için kalsiyumdan zengin yiyecekler ya da kalsiyum preparatları tüketmelidirler.
Gebelik sırasında demir preparatları kullanılmalıdır ve bebeklere 6. aydan sonra demirden zengin yiyecekler verilmeye başlanmalıdır. Hem demirin en iyi kaynağı kırmızı ettir, bu nedenle demir eksikliği anemisi gelişmesinin önlenmesi için çocuklar kırmızı et tüketmeye de teşvik edilmelidirler. Vejeteryanlarda bitkisel demirin emiliminin artırılması için diyette C vitamini kaynakları bulundurulmalı, sebzelerin hazırlanması ve pişirilmesi sırasında C vitamini ve diğer vitamin kayıplarını azaltılması için önlemler alınmalı ve yemekle birlikte çay ve kahve gibi demir biyoyararlılığını azaltan içecekler tüketilmemelidir. Vejeteryanlar D vitamini ihtiyaçlarını karşılamak için mutlaka güneş ışınlarından faydalanmalıdırlar. Vejeteryan diyetlerinin linoleik/-linolenik asit oranının 4:1 ile 10:1 arasında olması sağlanmalıdır.
Yeşil yapraklı sebzeler tüketilmeli
Veganlar çiçek yağı yerine -linolenik asitten zengin kanola yağı ve soya yağı kullanmalı, ceviz ve yeşil yapraklı sebzeler tüketmelidirler.
Düşük doğum ağırlıklarının önlenmesi için vejeteryan annelerin enerji alımları artırılmalıdır. Çocuklar için en uygun vejeteryan beslenme tipi lakto-ovo vejeteryanizmdir. Vejeteryan çocuk ve gençlerin diyetine süt, yumurta, peynir, badem, ceviz gibi çinkodan zengin besinler eklenmelidir. Vejeteryan çocukların protein ihtiyaçları karşılanırken amino asit örüntüsü dengelenecek şekilde besin kombinasyonları oluşturulmalıdır. Ayrıca, soya ve diğer kurubaklagillerde bulunan protein sindirimini engelleyici etmenlerin yok edilmesi için pişirme ilkelerine özen gösterilmelidir. 2 yaşındaki ve daha küçük çocukların posa alımları sınırlanmalıdır.
Posa alımı bazı minerallerin emilimini engellediği için vejeteryan diyetlerde posa alımının azaltılması sağlanmalıdır. Vejeteryan ebeveynler çocuk beslenmesi konusunda çok iyi bilgilendirilmelidir ve vejeteryan ebeveynlere çocuklarının sağlıklı büyümesi için ete de ihtiyaçları olduğu kesin bir şekilde belirtilmelidir. Çocuklar kesinlikle katı vejeteryan diyetlerle beslenmemelidirler.
Kendi istekleriyle vejeteryan olan ve diyetlerini devam ettirmeye direnen çocuklar söz konusu ise bu çocukların diyeti mümkün olduğunca açılmaya çalışılmalıdır.
Eğer bu başarılamıyorsa eksikliği görülen besin öğeleri diyetlerine preparat olarak eklenmelidir. Ayrıca vejeteryan çocukların büyümeleri çok yakından izlenmelidir. Vejeteryan diyetler gençlerde menstrual siklus düzensizliklerine neden olmaktadır. Bu da ileride daha farklı sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. Bu nedenle vejeteryan diyetleri tüketen çocuklar sürekli olarak izlenmelidirler.