Özlem ÇİMENDAL
KKTC’nin önde gelen ekonomik örgütleri, ağırlaşan sorunların ancak ‘teknokratlardan oluşan’ bir kabine veya ‘geniş tabanlı bir hükümetle’ çözülebileceğine inanıyor. Ancak, mevcut sistem içerisinde bunun pek mümkün olduğu da biliniyor. Örgüt başkanları, milletvekillerinin bakanlık beklentisi içinde olduğunu belirtirken, böylesi bir sistemle işlerin yolunda gideceğine ihtimal verilmiyor.
Diyalog’a konuşan Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz, Sanayi Odası Başkanı Ali Kamacıoğlu, Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner ve Esnaf Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, ülkede yaşanan buhranın halka karşı da bir saygısızlık olduğunu belirtirken, tüm sektörlerin ağır bir kriz yaşadığına dikkat çekti.
Ekonomik örgütler ne dedi?
Ali Kamacıoğlu (Sanayi Odası Başkanı)
“Yaşadığımız siyasi buhran en başta halka karşı saygısızlıktır. Kimin haklı kimin haksız olduğu bu aşamada hiç önemli değildir. Ülkenin bir hükümete çok ihtiyacı olduğu bir süreçte, ülkeyi yönetimsiz bırakmak herkesin suçudur. Sorunların çözümü için ya geniş tabanlı hükümet ya da toplumsal mutabakatın sağlandığı, geniş teknokratlardan oluşan kadrolarıyla oluşan bir hükümetten gerekiyor. CTP’ye Kıbrıs konusunu 2 yıl buzluğa kaldırması, UBP’ye ise birbirlerine karşı saygılı olmaları için çağrı yapıyoruz ve bir an evvel iç meselelere yoğunlaşması gerektiğini düşünüyoruz. İç sorunlarla uğraşmaktan zaten dış sorunlar veya konulara da gerekli zamanı da eforu da harcayamıyoruz. İç sorunlardan kurtulamıyoruz ki dışı konuşalım…”
Turgay Deniz (Ticaret Odası Başkanı)
“Söyleyecek hiçbir söz bulamıyoruz. İlk kez böyle bir şeylerle karşılaşıyoruz. Yaşananları hayretler içerisinde izliyoruz. Olmaması, yaşanmaması gereken olayları yaşıyoruz. Çok üzgünüz. Kendi ayakları üzerinde duran bir ülke ekonomisinin varlığı için en önemli temel siyasi istikrardır. Bunun nasıl başarılamadığını izliyoruz. Bizim başından beri savunduğumuz UBP-CTP koalisyonun oluşmasıdır. Ancak bu düzlemde bir türlü buluşulamadıklarını görüyoruz. KKTC’nin mevcut parlamenter sistemi içerisinde her milletvekili kendisini potansiyel bakan olarak gördüğü için şu anda teknokrat hükümetten bahsetmek maalesef mümkün değildir. UBP ile CTP Kıbrıs konusunu ayrı bir yerde tutarak, krizi üstlenmelidir. Hem inancımız hem de moralimiz kalmadı.”
Dimağ Çağıner (Otelciler Birliği Başkanı)
“En doğrusu bunların hiç yaşanmaması ve mevcut hükümetin görevde kalmasıydı. Yine aynı hükümet kurulacak ve isim değişikliği yaşanacak. Umarım çok fazla değişiklik olmaz ve bir de bunlarla daha fazla zaman kaybetmeyiz. Ben ‘geniş tabanlı’ veya ‘teknokrat’ söylemlerinde samimi olduklarını düşünmüyorum. Bizim bu siyasi istikrarsızlıktan sıyrılmamız ve bu sorunları minimuma indirmemiz için parlamenter sistemi değiştirmemiz şarttır. Başkanlık sistemi veya bize uygun bir sistemi hayata geçirmemiz lazımdır. Geniş tabanlı bir hükümetin hayat bularak, uyumlu çalışacağına inanmıyorum.”
Hürrem Tulga (Esnaf ve Zanaatkarlar Odası Genel Koordinatörü)
“2010 yılından bu yana hiçbir hükümet dikiş tutmadı. Sorunlar sürekli çoğalıyor, krizler derinleşiyor. Krizler büyüdükçe hükümetlerdeki sorunlar da büyüyor. Hükümetlerin ömrü gittikçe kısalıyor. Halktan güç almak yerine sağa sola bakarak hareket ediyoruz. Taşıma suyla değirmen çeviriyoruz. Bir an evvel aklımızı başımıza almalıyız. Güven ve samimiyetsizlik sorunu yaşıyoruz ve bu bizi çok tehlikeli yere götürüyor. Birbirimizin kuyusunu kazmak, iktidar hırsıyla yanmak yerine, sorunlara çözüm üretmeye odaklanmalıyız. Parti bütünlüğü kalmadı ülkede. Çıkış yolumuz sorunlar üzerinden oluşturulan toplumsal mutabakat hükümetidir. Bir şeyler olmuş ya da varmış gibi davranmaktan vazgeçmeliyiz.”