Melin DOBRAN
Kıbrıs müzakerelerinde gelinen noktanın az çok şekillenmeye başladığı şu günlerde, özellikle toprak ve mülkiyet başlığı altında nasıl bir oluşum ortaya çıkacağı konusunda Güzelyurt halkı tedirgin. Güzelyurt’un verilmesini kesinlikle istemediğini dile getiren vatandaşlar, kurulu düzeni bozup, yeniden bir düzen kurulmasının çok zor olduğunu söyledi. Bölgelerini sevdiğini ifade eden Güzelyurtlular, ‘Güzelyurt Rum’a verilecek’ söyleminden sonra bölgedeki birçok insanın göç ettiğini ve bundan dolayı nüfusun azaldığını söyledi. Buna bağlı olarak işlerinin düştüğünü söyleyen bölge esnafı, bölgelerinin iade edilmesini bu sefer kabul etmeyeceklerini ve bu konuda kararlı olduklarını belirtti.
Güzelyurtlular ne dedi?
Cemal Derya
“1980 yılından beridir Güzelyurt bölgesinde demircilik işiyle uğraşıyorum. İşlerimiz son zamanlarda düştü. Hafta oluyor siftah etmiyoruz. Makineleri bile gün geliyor çalıştırmıyoruz bile. Dolayısıyla işlerimiz düştü. Kredi almıştım ve işlerin düşük olmasından dolayı geçen sene 20 bin TL zarar ettim. ‘Güzelyurt Rum’a verilecek’ dendiği günden beridir çoğu insan buradan göç etti. Ben dükkânımı kendi ellerimle yaptım. Bölgedeki birçok vatandaş evini dükkânını kendi yaptı. Bizim emeklerimiz ne olacak? Bu kadar insan nereye gidecek? Benim Güney’de bağım vardı. Rum benim malıma bakmadı. Ben oturduğum evi 4 kez tamir ettim. Onun malına baktım. Bu anlaşma şekliyle giderlerse referandumdan ‘evet’ çıkmaz.”
Bereket İzanoğlu
“1974 yılında Güney’den Kuzey’e göç ettik. Lastikçi dükkânında çalışıyorum ve işlerimiz berbat gidiyor. Bunun sebebini ise ülke ekonomisinin iyi olmamasına ve bölgeden göç edilmesine bağlıyorum. 1980-1990 yıllarında işlerimiz daha iyiydi. Bölgedeki insanları, Güzelyurt verilecek bahanesiyle ve saptırma politikasıyla göç ettirdiler. Biz Güzelyurt’un verilmesini istemiyoruz. Rum tarafında bizim de malımız var. Rumlara güvenmiyorum. Biz mecliste ve futbol sahasında bile kavga ediyoruz. Barış için çok geç kalındı. Bence iki bölgeli olarak yaşamaya devam edeceğiz. Siyasetçilere güvenmiyorum. Her şey koltuğa oturana kadardır. Menfaat elde etmek için 5 yılda bir gelip elimizi sıkıyorlar. Zamlardan dolayı elektriği bile çok kullanmıyoruz. 2003 yılında yapılan referandumda biz ‘evet’ dedik kaybettik, Rum ‘hayır’ dedi kazandı.”
Nurten Kibar
“Herkes gibi biz de 1974’te Güney’den buraya göç ettik. 15 yıldan beridir dükkân işletiyorum. Yaklaşık 5 yıl önce işlerimiz şimdikinden daha iyiydi. Son zamanlarda işlerimiz düşmeye başladı. Bölge bile eskiden daha canlıydı. Birçok kişi göç etti. Güzelyurt’un verilmesini asla istemiyoruz. Kurulu bir düzenimiz var. Bu saatten sonra düzeni bozup bu kadar insan nereye gidecek? Güney Kıbrıs’ta bahçemiz ve evimiz var. Atılı vaziyette duruyor. Bu kadar yıldan sonra bölgeden gitmek istemiyorum. Çevremizdeki gençler de bunu istemiyor. Biz buraya göç ettikten 2-3 yıl sonra verselerdi neyse ama bu kadar yıldan sonra kurulu düzeni bozmak istemiyoruz. Ayrıca bölgemizi de seviyoruz.”
Mehmet Çavuşoğlu
“Güney’den 1974 yılında Güzelyurt’a göç ettik. O dönemde kim nerede bir ev bulduysa onu aldı. Rum tarafındaki mallarımızı bırakıp geldik. Buradan gitmek istemiyorum. Herkes burada rahat, mutlu ve huzurludur. Kimse evini yurdunu bırakıp gitmek istemiyor. Biz olduğumuz yerde kalmak istiyoruz. Başka yerde yapamayız. Güney’de dede yadigârı ektiğimiz bir tarlamız vardı. Şimdi kim bilir ne haldedir. Biz olduğumuz yerde kalalım başka bir şey istemiyoruz.”