Diyalog Gazetesi

KKTC tapusuna güvence

KIBRIS

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Hayat devam ediyor, yatırımlar da devam etmeli, mülkiyette tazminatı halkımızın boynuna yükleyemeyiz” dedi

Mert ÖZDEŞ
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ilk 100 günlük görev süresini değerlendirmek amacıyla düzenlediği basın toplantısında müzakere sürecine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Diyalog muhabirlerinin sorularını da yanıtlayan Akıncı, Mülkiyet sorununun büyük ölçüde tazminatlarla çözüleceğini ve vatandaşların tedirgin olmaması gerektiğini söyledi.
“Tazminatı halkımızın boynuna yükleyemeyiz” diyen Akıncı, KKTC tapularının geçerliliğine, “Devlet bunun arkasında durmalı” sözleriyle karşılık verdi. Rum İçişleri Bakanı’nın, Rum mülklerine yatırım yapanlara 7 yıl hapislik verileceğine ilişkin açıklamasını değerlendiren Akıncı “Rum tarafı tehdit yapabilir. Ama bu tehditlerle bir yere varılamaz. Biz hayatı durduramayız burada. Yatırımlar devam etmeli” dedi.


“Ahmet ile Niko karşı karşıya gelmeyecek”
İade, takas ve tazmin konularında Kıbrıslı Türklerle Rumların karşı karşıya getirilmeyeceğini söyleyen Akıncı, adres olarak ilgili komisyonu göstererek, “Sonuçta kriterlere bağlı karar verecek olan bir komisyona gidilecek. Bireyler birbirleriyle karşı karşıya gelmeyecek. Kendi aralarında anlaşsalar bile komisyona gidilecek. Kişiler birbirleriyle muhatap olmayacak” dedi.

“Çözümü alt üst edecek değiliz”
Mülkiyet ile ilgili hiçbir kriterin henüz belirlenmediğini söyleyen Akıncı, çözüm adına hayatı alt üst etme niyetinde olmadıklarını söyledi.
Akıncı, “Biz daha iyiye gitmek için çaba harcayacağız. Hayatı berbat etmek için değil. 41 yıllık yaşamın fiziki alanda yarattığı olguları dikkate almadan bulacağımız çözüm çözüm olmaz zaten. Bu konu da mantıklı kabul edilebilir çözümler bulacağız. Bu çözümün de ana unsuru tazminat olacak. Bunu herkes görebiliyor” ifadelerini kullandı.

“Yatırımlar devam etmeli”
Yatırımların sürmesi gerektiğini, yatırımcıların yatırımını yapacağını ifade eden Akıncı, bu konuda müzakerecilerin çalıştığını ve bunun ardından tüm bu konuların tartışılabileceğini kaydetti.
Global takastan neden vaz geçildiği yönündeki bir soru üzerine Akıncı, Global takasın hiçbir zaman söylemden öteye geçmediğini belirtti. 

“Devlet verdiği tapunun arkasında durmalı” 
Akıncı, KKTC devletinin verdiği tapuların arkasında durup duramayacağı ile ilgili bir soru üzerine, devletin tapularının arkasında durması gerektiğini, halkına tazminat ödettirmeyeceğini, ancak bu sorunun büyük çerçevede tazminatlarla çözüleceğini dile getirdi.

“Tazminatı vatandaşın boynuna yükleyemeyiz”
Bu durumun sonunda yeni yapılanma gerekirse de bunların vatandaşın boynuna bırakılamayacağını ifade eden Akıncı, “Amacımız vatandaşı mağdur etmek değil mutlu etmektir. Bunun gelişimini bekleyelim, bu durumda çok insanımız var, bunu vatandaşın boynuna asarsak bu anlaşma olmaz” dedi. 

“Rumlar tehditlerle bir yere varmaz”
Kuzeydeki Rum mülklerinin ‘gerçek sahibinin izni olmadan’ alım ve satımının Kıbrıs Cumhuriyeti kanunlarına göre yasak olduğunu ve 7 yıla kadar hapislik öngördüğünü söyleyen Rum Yönetimi İçişleri Bakanı Socratis Hasikos’un sözlerinin hatırlatılması üzerine Akıncı’nın yanıtı şöyle oldu: “Rum tarafı tehdit yapabilir. Eskiden beri gelen tavırdır bu. Rum mülküne inşaat yapan bazı müteahhitlerle ilgili tehditleri oldu. Ama bir yere varmadı bu tehditler. Bir yere de varacak değil. O nedenle biz hayatı durduramayız burada. Bu hayat devam edecek. Çözüm bir an önce olsun istiyoruz. ‘Aman çözüm oluyor ben inşaat yapmıyorum’ böyle bir şey olamaz. ‘Yatırımımı durduruyorum’ olamaz. Nefes almayalım bekleyelim. Böyle bir şey olamaz. Hayat ve müzakere süreci devam eder. Çözüm olursa gereken yapılır.”

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cumhurbaşkanlığı görevini devraldıktan sonra geçen sürede gerçekleştirdiği icraatları dün düzenlediği basın toplantısında değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Akıncı’nın “Cumhurbaşkanlığı’nda 100 Gün” isimli toplantısı, Lefkoşa’da Merit Otel Konferans Salonu’nda yer aldı.
Yerli ve yabancı basın mensuplarının yoğun ilgi gösterdiği basın toplantısı bazı kanallardan canlı yayınlandı.
Toplantıda, basın mensuplarına Akıncı’nın göreve gelişinin ardından geçen 100 günde yaptığı icraatları içeren bir de kitapçık dağıtıldı.
Kitapçıkta, müzakereler, güven artırıcı önlemler, iç konular, 100 günün ilkeleri, yurtdışı ziyaretleri, elçilerle görüşmeler, diğer görüşmeler ve sayılarla 100 gün başlıklarına yer verildi.

Mayıs’a kadar sonuç alınamazsa…
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Güney Kıbrıs’ta seçim yapılacak Mayıs’a kadar sonuç alınamazsa, müzakerelerin uzayabileceğini söyledi.
Akıncı ayrıca cep telefonlarının iki tarafta da kullanılabilmesiyle ilgili çalışmaların son aşamaya geldiğini belirtti.

Notumu halk verecek
İlk 100 günün dolu dolu geçtiğini ve yıllardır yapılamayanların bu 100 güne sığdırıldığını kaydeden Akıncı, “Ben kendime not verecek değilim. Bunun notunu halk verecek” dedi. Cumhurbaşkanı Akıncı, yapılacak daha çok iş bulunduğuna işaret etti.
Cumhurbaşkanı Akıncı, ortak ürün hellimin hem "hellim", hem de "halloumi" ismiyle tescil ediliyor olmasının önemine işaret ederek, “Bu çalışmalar 6 aya kadar tamamlanacak, bundan böyle (Kıbrıs dışında) hiçbir yerde hellim üretilemeyecek” dedi.
Akıncı, “Biz de artık kendi sağlığımız için hellimde kaliteyi yakalamalıyız hükümete ve tüm sektörlere bu konuda görev düşer” şeklinde devam etti.
Kıbrıs sorununun çözümü için müzakereler devam ederken hayatın durmadığını kaydeden Akıncı, Kasım 2012’den beri boş bulunan Ombudsman mevkiine atama yaptığını söyledi.

“Üçlü kararnameyi imzalasam vay…”
Üçlü kararnameler konusuna da değinen Akıncı, “Şimdi yine 3’lü kararnameler geliyor. İmzalasam vay, imzalamasam vay... Hükümete çağrım, bu yasa tasarısını tamamlaması ve 3lü kararnameyle müşavir sorununun aşılmasıdır” dedi.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs müzakerelerinde Ekim, Kasım ve Aralık aylarının son derece önemli olduğunu söyledi.

“Harita ve yüzdelikler ele alınmadı”
Cumhurbaşkanı Akıncı, köy, harita ve yüzdelik gibi konuların müzakerelerde ele alınmamasına rağmen Rum basınında yer isimlerinin telaffuz edildiğini kaydetti.
Akıncı, “Harita, toprağın yüzdeliği ve köy isimleri şu anda müzakere edilmedi. Bunlar zamanı gelmeden, müzakere edildiği takdirde ne türden sıkıntılara yol açabileceğini hepimiz biliyoruz” dedi.

“Garantiler yeri ve zamanı geldiğinde”
Müzakerelerde altı başlıktan biri olan garantilerin de konuşulacağını kaydeden Akıncı, garanti antlaşmalarının uluslar arası bir niteliği olan, beş taraflı bir mesele olduğunu; meselenin yeri ve zamanı gelince elbette değerlendirilecek bir mesele olduğunu kaydetti.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.