Kuzey Kıbrıs’a fazla yolcu taşıyan Pegasus Şirketi’nin Kıbrıs Temsilcisi Zeki Ziya Atlas Global’ın kararı sonrasında turizm çevrelerinde baş gösteren endişe üzerine konuştu. Kararın toplam yolcu kapasitesinde yüzde 3.8’lik bir etki yaratacağını ifade eden Ziya, İstanbul ayağı hariç diğer noktaların rahatlıkla kapanabileceğini söyledi. İstanbul slotlarının dolu olduğunu ve sefer sayısını artırmanın mümkün olmadığını söyleyen Ziya, “Buradan boşalan hatlar Kıbrıs’a uçuş yapan şirketlere verilirse bu sorun da kapanır” dedi.
Pegasus Temsilcisi Ziya, Ercan hattından zarar edilmeyeceğini ortaya koyarak şu iddialı cümleleri kurdu: “KKTC hava yolu taşımacılığı hava yolları için bir cennettir. Bu hattan zarar edebilmek için çok çok çok beceriksiz olmanız ya da hiçbir iş bilmemeniz gerekir. 12 ay operasyon vardır buraya, en kötü havayolunun doluluğu 2017 için yüzde 80’in altında değildir. Böyle bir operasyonda zarar etmişseniz üstün beceriksizlik sertifikası verilmesi gerekiyor”
Pahalı bilet fiyatlarıyla ilgili de konuşan Zeki Ziya, sefer sayının ve Kıbrıs’a uçan şirket sayının artırılması gerektiğini bunun olmaması durumunda bilet fiyatlarının ucuzlamasının mümkün olmadığını kaydetti.
Zeki Ziya Diyalog Tv’de yayınlanan Aytuğ Türkkan ile Detay programına konuk oldu, önemli açıklamalarda bulundu.
“Yüzde 3.8’lik bir azalma”
Atlas Global şirketinin aldığı kararın bir ticari karar olduğunu ve şirketi ilgilendirdiğini söyleyen Ziya, önemli olan Kıbrıs’ın bu karardan ne kadar etkileneceğidir” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu şirketin Pazar payı yüzde 14.5’tur. Sayın Ulaştırma Bakanı’nın açıklamasını doğru kabul ettiğimizde 32 sefer sayısının 24’e indiğini söylemiştir. Yani bu da toplamda yüzde 3.8’lik bir azalmayı bize gösteriyor. Bir şirketin çıkması tabi ki negatif yansır ama çok büyük bir rakamdan bahsetmiyor. Doğa boşluk tanımaz bu havacılıkta da geçerlidir. Bir talep varsa o talep kendiliğinden oluşur.”
“Boşalan hatlar mevcut şirketlere verilsin”
“Burada sıkıntının kaynağı Kıbrıs değildir” diyen Zeki Ziya, İstanbul’da destinasyonunda büyük bir sorun olduğunu anlattı.
Zeki Ziya, “Hem Atatürk’te hem de Sabiha Gökçen Havaalanı’nda kapasitenin dolmasıdır sıkıntı. Ek bir sefer verilemiyor mevcut şirketlere. Yolcu sayısı artmaya devam ediyor, seferi artıramıyorsunuz bu kez ne oluyor, bilet fiyatları artıyor. Sorunu bizim çözebilmemiz pek mümkün görünmüyor. Kıbrıs sivil havacılığı ya da ulaştırma bakanlığı Türkiye’ye “Bizim taşımacılıkta sıkıntımız var, boşalan hatları hali hazırda uçan şirketlere devredin ki bu sayıyı tekrar yakalayalım” demesi gerekiyor. O zaman hiç bir sorun yaşanmaz” ifadelerini kullandı.
“Sefer sayısı artmazsa bilet fiyatları inmez”
İstanbul dışındaki diğer destinasyonlarının kapatılmasının kolay olduğunu söyleyen Zeki Ziya, Kıbrıs için daha fazla slotun açılması gerektiğini söyledi.
“Bilet fiyatlarında görünen bir pahalılık vardır” diyen Ziya, KTHY’nin 2005 yılında İstanbul - Ercan biletinin 130 Euro’ya denk geldiğini söyleyerek bugün bu rakamın 650 TL’ye tekabül ettiğini anımsattı, nostaljik yaklaşanlara göndermede bulundu. Kademeli fiyat politikası uygulanıyor” diyen Ziya, bilet fiyatlarının ucuzlaması için yapılması gerekenleri şu ifadelerle anlattı:
“Bilet fiyatlarının aşağı inmesinin tek bir yöntemi vardır, sefer sayılarını artırmak. Bu yapılmazsa fiyat aşağı inmez. Buraya uçan şirketlerin hiç biri vergi mükellefi değildir. Bu ülkede kazanılan paranın vergisini burada ödemez. Kıbrıs hükümeti olarak söyleyebileceğiniz bir şeyler olması gerekir. Buraya uçan havayolu şirketleri zaten para kazanıyor, bu noktada sıkıntı da yaşanmaz. Bunun yanında piyasadaki oyuncu sayısı artırılmalı yani daha fazla havayolu şirketi gelmelidir.”
KTHY neden battı?
Bir süre Kıbrıs Türk Hava Yolları’nın tepesindeki isim olan Zeki Ziya toplumun yeni bir milli havayolu talebine yönelik de konuştu. Ziya, KTHY’nin batması sonrasında KKTC’ye gelen yolcu sayısının arttığını söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“KTHY’yi devraldılar… Biz kademeli fiyat politikası uyguluyoruz. KTHY’yi yöneten arkadaşlar dedi ki; tüm koltuklar 50 TL.. Biz 10 koltuk için o fiyatı uyguluyoruz. O dönemin Maliye Bakanı’na söyledim, “Bunun altından asıl kalkacaksınız. Gidip duvara çakılacaksınız” dedim. Bana o dönemin bakanı “Haklısın ama ben bunu partime anlatamam” dedi. Önce onlar vurdu duvara sonra da onlardan sonra gelenler. Sonra mecliste komisyon kurup neden battığını araştırdılar. Beni de çağırdılar, dedim ki; “İyi insan olmak, uluslararası piyasada olan bir şirketi yönetebilmek demek değildir. Siz Şirketin yönetim kurulu başkanını diş doktoru, yönetim kurulu üyesini ürolog, genel müdürü ilkokul öğretmeni koydunuz. Zaten doğal olan şirketin batmasıydı.” Daha sonra başka bir meclis komisyonu kurdular, başına da bulak burun boğaz doktoru koydular…”