Ömer KADİROĞLU
Güzelyurt esnafı son 35 yılın en kötü dönemini yaşıyor. Türk Lirasının değer kaybı, asgari ücret artmasına rağmen pahalılıktan dolayı alım gücünün düşmesi, esnafın işlerini bitirme noktasına getirdi. Daha önce öğrenciler sayesinde ayakta kalan Güzelyurt çarşısına şimdilerde pek kimsenin uğramadığı belirtildi. Diyaog’a konuşan bölge esnafı, öğrencilerin eskisi gibi alışveriş yapmadığını ifade ederken, “Pahalılıktan dolayı bir kahve içmekten bile çekiniyorlar” dedi. En fazla göç veren bölgenin Güzelyurt olduğunu belirten esnaf, “Geçmiş yılları mumla arar olduk. Çok mağduruz, bazı işletmeler kepenk kapattı, yetkililer bize destek olmazsa başka iş yerleri de kapanacak” ifadelerini kullandı.
Ne dediler…?
Zekeriya Sarıyer
“Güzelyurt’ta 22 yıldır esnafım ve son 3 yılı saymıyoruz, yaşamıyoruz. Kirayı çıkarttığımız zaman şükrediyoruz. Sattığımız ürünün yerine koyamıyoruz. Bunu TL’nin güçsüz olmasına bağlıyoruz. Yılbaşını atlatırsak iş yerimizi kapatacak kapatmayacağımızı düşüneceğiz.”
Mehmet Yıltaş
“Güzelyurt’ta 30 yıldır esnafım ancak işlerin en düşük olduğu dönemi yaşıyoruz. Halkın alım gücü çok düştü ve markete gitmek bile artık lüks oldu. Müşteri bulmakta çok zorlanıyoruz. Şu anda biz de bazı ay masrafları çıkarıyoruz ancak bazen de masraflarımızı çıkarmadığımız için ödemeleri bir sonraki aylara atıyoruz. Yetkililerden Güzelyurt için bir şey beklemiyoruz çünkü ilgi göstermiyorlar. Hiçbir siyasiye artık güvenimiz kalmadı.”
Tahsin Koçyiğit
“Güzelyurt’ta 35 yıllık esnafım. İş konusunda yıkılmış gidiyoruz. Gözle görülür elle tutulur bir kazanç maalesef yoktur. Güzelyurt esnafı gerçekten mağdurdur. Çarşıda sadece öğrenci var onlar da artık pahalılık nedeniyle çarşıda bir kahve bile içmeye çekiniyor. Gelirlerimiz giderlerimizi ne yazık ki karşılamıyor. Hükümetlerin esnafa destek çıkması lazım ki esnaf ayakta durabilsin. Destek olunmazsa ileride çok dükkan buralarda kapanacak ve çarşıdaki hareket çok daha fazla duracaktır. Hükümet vergi almasını biliyor ancak destek vermeyi bilmiyor.”
Hasan Türköz
Eskiden Güzelyurt’taki dükkan sayısı daha azdı diye herkes kazanıyordu ancak şu an pasta küçüldü. Genel olarak çarşı merkezi içler acısı durumdadır. İnsanlar artık şehir dışında işlerini çözmeye çalışıyor o nedenle şehir içindeki esnaf zorluk yaşıyor. Büyük marketlerden alışveriş yapılıyor diye artık çarşıdan alışveriş yapma kültürü öldü.”
Ulaş Avare
“Güzelyurt’ta 12 yıldır esnafım ve işlerimiz şu an çok azaldı çünkü ekonomik sıkıntılar yaşanıyor. Dükkanımız şu anda kendini döndürüyor ancak bir artısı olmuyor. Güzelyurt’ta bu durgunluk devam ederse herkes dükkanlarını kapatmak zorunda kalacaktır. Yetkililerden bir beklentimiz kalmadı hatta siyasilere güvenimiz de kalmadı. Burada herkes kendi başının çaresine bakmaya çalışıyor ve parlamentoyu bile açamayan kişilerden hiçbir beklentimiz kalmamıştır.”
Özlem Oktan
“Güzelyurt’ta 20 yıllık esnafım ancak maalesef çarşımız artık bitti. Bütün esnaf kan ağlıyor. İnsanlar da esnaf da zordadır. İnsanlar artık dışarıda yemek yemeye korkuyor. Tüccarlar her gün fiyat değişiyor. Biz de zaten yavaş yavaş dükkanı kapatıp evimize çekileceğiz çünkü hayır kalmadı. Çarşıda insan kalmadı, yöneticiler gelip çarşıyı dolaşsınlar ve durumu görsünler. Böyle devam ederse daha fazla kişi iş yerini kapatacak ve Güzelyurt tamamen terk edilmiş olacaktır.”
Hasan n e 5 Gün Önce
10 yıllık gelir vergilerini görmek lazım...hp verildi...çarşıyı esnafı memur emekli çevirir!bir nar portakal suyu 100 TL olursa öğrenci da turist da içmez.. !
Vatandaş 5 Gün Önce
Beter olun belki aklınız başınıza gelir..Aklınızı başınıza toplamazsanız / Vatan millet sakarya diyerek,beka sorunudur diyerek ellibin türlü yalan dolanlarına aldanarak iki kuruşluk menfaat için gidip oyunuzu UBP'ye verirseniz işte hazin son bu olur... UBP daha da hakkınızdan gelecek göreceksiniz hep beraber göreceğiz..
Hasan Nuri 5 Gün Önce
BETERİN BETERİ VAR diye bir Atasözümüz vardır ! Öyle Kafaya Öyle Traş Yakışmaz Mı Yani ! FOR ever TRNC !!
Göksel R. Saydam 4 Gün Önce
Mevcut hükümetin yıllarca hiçbir ciddi sosyo ekonomik programı olmamış ve bu konuda meydana gelen birçok olumsuzluklar karşısında, almış olduğu, daha doğrusu alır gibi yapmış olduğu bazı önlemler sadece günü kurtarmaya yönelik olmuştur. Dünyada meydana gelen ekonomik ve jeopolitik gelişmeler paralelinde gerekli önlemler almamış ve her icraatı oluruna bırakmıştır. Buna ilaveten ülkemizin acil sorunlarına çözümler üretileceğine siyasiler kendi siyasal rantları ile kişisel çıkarları peşine düşmüşlerdir. Bu durumda kamu maliyesi ve bütçe disiplini de dikkate alınmadan bütçe açıklarına neden olunması nedeniyle de borçlanmak suretiyle de devletin mali yükümlülüğü büyük ölçüde etkilenmiştir. Bu nemelamcılık ve öngörüsüzlük dolayısıyla alınamayan gerekli önlemler dolayısıyla ekonomimizin Güneye kaymasına neden olunmuştur. Başts aşırı pahalılık ülkemizdeki mal ve hizmet alımlarını yavaşlatmış olduğundan başta küçük esnaf olmak üzere çeşitli sektörleri de olumsuz etkilemiştir. Hükümet edenlerin hayat pahalılığı ödeneği vermek ve asgari ücreti artırmakla ülkemizin sosyo ekonomisine çözüm bulacağını zannediyorlarsa büyük yanılgı içindedirler. Bu duruma liyakatsız üstkademe kadroları veya kılavuzları ile çözüm bulabileceklerimi zannediyorlarsa yanılıyorlar.