Remzi SAMAR
Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa İlçe Başkanı, milletvekili Dr. Faiz Sucuoğlu’nun “KKTC’de satılan her dört sebze veya meyvenin birinde aşırı hormon veya zehirli tarımsal ilaç kalıntısı’ olduğuna ilişkin iddiası, Gıda ve Tarım Bakanı Önder Sennaroğlu tarafından reddedildi.
Diyalog’a konuşan Sennaroğlu, tahlil ve analiz konusunda AB standartlarına kavuşamadığımızı kabul etmekle birlikte, birçok ülkenin ilerisinde olduğumuzu iddia etti. Temel Onkoloji Uzmanı Mine Çağlar ise kansere yakalanma oranının yüzde 80’inin çevresel faktörlere bağlı olduğunu belirterek, hormonlu gıda tüketiminin tehlikelerine dikkat çekti.
Bakan Sennaroğlu, Kuzey Kıbrıs’ın gıdalarda kullanılan ilaçları denetlemede henüz Avrupa Birliği (AB) standartlarına kavuşamadığını kabul ederek, “Yurt dışından ithal edilen ve ülkede üretilen ürünlerde denetim ve analizleri artırdık. Şimdi etrafımıza baktığımız zaman, başka ülkelerle mukayese yaptığımız zaman da biz hakikaten bu tahlil ve analiz yapımında çok öndeyiz. Ama yalnız analiz yapmak demek, tabii ki sistemin en üst seviyesindeyiz anlamına gelmiyor” dedi.
“Hedefimiz AB standartlarına ulaşabilmek”
Önder Sennaroğlu, “ Biliyorsunuz biz göreve geldikten sonra bu Gıda Çerçeve Yasası’nı Meclis’ten geçirdik. Bununla iş bitmiyor. Bunu destekleyen çok sayıda yasanın bir kısmını Meclis’e gönderdik bir kısmını da hazırlayıp yine parlamentoya sunma çabasındayız. Bütün arzu edilen sistem tarladan sofraya kadar gıda güvenliğini yüzde yüz sağlamak ve modern ülkelerde ve Avrupa Birliği ülkelerinde olduğu gibi insanların bu standartlardaki gıdalara ulaşmasını sağlamaktır” şeklinde konuştu.
“4’te bir kanser yapıyor ifadesi doğru değil”
Kuzey Kıbrıs’ta bu alanda henüz istenilen seviyelere gelinemediğine dikkat çeken Sennaroğlu şunları kaydetti, “Ama bunun üst seviyelere çıkarabilmek için gereken adımları atmaya başladık. Daha yapmamız gereken çok iş vardır. Ama gıdaların 4’te biri kanser yapar bu yapar demek doğru değil. Faiz Sucuoğlu’na bu konuda katılmıyorum. Biz had safhada bir tetkik analiz ve denetim yapıyoruz. Eğer denetim sonucunda sınıftan geçemeyen ürünler olursa onları da imha ediyoruz. Hiçbir üreticiye tolerans göstermiyoruz. Eski ile mukayese etmek istemiyorum ama edecek olursak da çok yoğun miktarda denetimleri arttırmış bulunuyoruz.”
“Üreticiyi bilinçlendiriyoruz”
Üretici ve çiftçilerin ilaç kullanımı konusunda bilinçlendirilip bilinçlendirilmediği hususunda da açıklama yapan Önder Sennaroğlu, Tarım Dairesi olarak bölgelerde araştırma toplantılarının rutin bir şekilde devam ettiğini dile getirdi.
“Yapılması gereken çok iş var”
Yapılması gereken daha çok iş olduğunu ifade eden Sennaroğlu şöyle devam etti: “Hal Yasası’nın çıkması lazım. Yani markete gittiğiniz zaman diyelim ki bir paket domates aldığınız zaman o domatesin hangi bahçeden geldiğini bilebilmeniz gerekiyor. Yani kurulacak olan sistemi modern ülkelerde olduğu gibidir. Bir hellimi aldığınız zaman hangi mandıracı hangi hayvanın sütünden üretildiğini bilmeniz gerekir. O noktaya geleceğiz. Ülke olarak o noktaya gelmediğimizi herkes biliyor. Çalışmalarımız o yöndedir.”
“Her iddiayı cevaplamaya kalkarsak…”
Güneyden kaçak meyve-sebze getiriliyor iddiaları ile ilgili konuşan Sennaroğlu, yerli yersiz iddiaların çok olduğunu bu konularda açıklama yapmaya gerek duymadığını ifade etti.
Faiz Sucuoğlu ne demişti?
Öte yandan, Diyalog’a konuşan Sucuoğlu, kanser vakalarının arttığını ve yüzlerce insanın bu amansız hastalık nedeniyle hayatını kaybettiğine dikkat çekmiş, sadece denetim yapmanın da tek başına işe yaramayacağını, üreticinin de bilinçlendirilmesi gerektiğini aktarmıştı.
Çağlar: Hormonlu ürünleri yemeyin
Konu ile ilgili olarak Diyalog gazetesine açıklama yapan Temel Onkoloji Uzmanı Mine Çağlar ise kansere yakalanma oranının yüzde 80’inin çevresel faktörlere bağlı olduğunu belirtti.
Bu çevresel faktörler içerisinde sebze ve meyve ürünlerinin üretiminde kullanılan hormon dengesizliğinin kansere yakalanma riskini büyük oranda artırdığına dikkat çeken Çağlar, burada yetkililere ve insanlara büyük görevler düştüğünü aktardı. Kış aylarında en azında mevsimsel sebze meyve ürünlerinin tüketilmesi çağrısında bulunan Çağlar, hormonlu olduğu tahmin edilen ürünlerin kesinlikle tüketilmemesi gerektiğini, onun yerine alternatif ürünlerin tüketilmesi gerektiğini kaydetti.