Pelin YÜKSELAY
Türkiye’de koalisyon görüşmelerin çıkmaza girmesi ve erken seçim olasılığının artmasıyla birlikte dövizde başlayan yükseliş devam ediyor. Amerikan Doları dün 2.9008 seviyesine yükselerek tarihi bir rekor kırmış oldu. Euro 3,1991, İngiliz Sterlini ise 4,5441 seviyesine ulaştı.
Diyalog muhabirine konuşan işletme sahipleri, kurlardaki artışa paralel olarak ithal mal fiyatlarının da yükseldiğini ve bu durumun zaten durgun olan çarşıyı olumsuz yönde etkilediğini belirtti. Dövizle borçlanan vatandaşlar ise, taksit ödemede zorlanacaklarını söylediler. Bazı vatandaşlar, hükümetin dövizdeki yükselişe karşı önlem almasını isterken, bazıları “direksiyon bizimkilerde değil ki önlem alabilsin” dedi.
Vatandaş ne dedi?
Çağın Ilgar (Saatçi)
“Bu ülkede sanıyorum ki döviz borcu olmayan kimse yok. Ne yazık ki benim de var. Döviz fazlaca yükseldi ve ben de endişeliyim. Ben bundan yıllar önce borçlandığımda döviz uzun bir süre sabit kalmıştı. Ona güvenerek borçlandım. Borcum sterlin üzerinden ve ben borçlandığımda sterlin 2.80’di. Bugün de neredeyse 5 TL’ye yaklaştı. Hata yaptım. Döviz yükseldiği zaman borçlarımızın artması yanı sıra, işlerimiz de düşüyor. İnsanlar para harcamaya korkuyor. Ben saatçiyim ve aldığım mallar da döviz üzerinden. Döviz yükseldiği için biz de bunu fiyatlara yansıtmak zorunda kalıyoruz. Bu kez insanlara 40 Türk Lirası dediğiniz bir şeyi, daha sonra 45 Türk lirası demek zorunda kalıyorsunuz. Bu durumda insanlar şaşırıyor, artan fiyattan şikâyet ediyor ve almak istemiyor. Özellikle bu günlerde çok zorlanıyoruz. Umarız bir an önce bir önlem alınır ve biz de bu kötü günleri atlatırız.”
Nafi Civan (Tekstil mağazası sahibi)
“Bu ülkede borçsuz insan var mı? Herkesin borcu var. Benimde var. Döviz, hayatımızın merkezine girmiş bir şekilde. Bütün insanlar öyle ya da böyle dövizle bir şekilde muhatap olmak zorunda kalıyorlar. Kimisi ev alıyor, kimisi araba alıyor, kiraya çıkıyor her şey döviz üzerinden. Tüm vatandaşlar bundan etkileniyorlar. İnsanlar zor durumda. Bu ekonomik sıkıntılar sosyal hayatı da aile yaşamını da çok kötü olarak etkileyebilir. Bu sıkıntılar önümüzdeki zamanlarda sosyal patlamalara da sebep olabilir. Bunun yanı sıra iş piyasası, ekonomi piyasası ölü durumda.”
Muhammet İlyas (Market sahibi)
“Döviz borcum olmaması, dövizdeki artıştan etkilenmediğim anlamına gelmez. Şu an saat 13.00 ve ben bu saate kadar 50’TL’lik satış yaptım. İnsanlar parasız. Haliyle kimse çarşıya çıkmıyor, alışveriş yapmıyor. Siftah yapmadan dükkanı kapattığımız günler oluyor. Döviz yükseliyor ve bu da bizim aldığımız malların fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Vatandaş artan bu para miktarı nedeni ile alışveriş yapmaktan vazgeçiyor. Hükümet yetkilileri bu soruna bir an önce bir çözüm bulmalı. Esnaf kan ağlıyor, halimiz perişan.”
Salih Avcı (Emekli Okul Müdürü)
“Borcum yok. Borçlanacak olsaydım da asla dövizle borçlanmazdım. Piyasalara güvenemiyorsunuz. Özellikle Türk Lirası maaş alan bizler, asla dövize tamah edip te o şekilde borca girmemeliyiz. Artan döviz kurları insan yaşamını çok olumsuz etkiliyor ve bende bu duruma çok üzülüyorum. İnsanlar neredeyse yaşayamayacak duruma geldi. Ben hükümetin artık bir önlem alması gerektiğine inanıyorum. Döviz kurları bu dalgalı dönemler geçene kadar sabitlenmeli. Bunun yanı sıra Merkez Bankası da harekete geçmeli. Türk Lirası döviz karşısında yeniden nasıl değer kazanabilir? Bunlar düşünülmeli ve vatandaş daha da zor duruma düşmeden bu duruma dur denilmeli.”
Musa Bozlar (Fırıncı)
“Benim döviz borcum yok. Döviz kurlarına güvenmediğimizden zamanında Türk Lirası olarak borçlandık. Şu anda da ne kadar doğru bir karar verdiğimizi bir kez daha görmüş olduk. Türk Lirası kazanan kişiler olarak, asla döviz borçlanmamamız gerektiğini bir kez daha anladık. Bunun yanı sıra dövizdeki yükseliş Fırıncı olarak beni etkilemiyor. Beni dövizden daha çok çarşıda insan olmaması etkiliyor. Çıkın bakın; yollar sokaklar boş. Satış yapamıyoruz. İnsanlar artık buralara gelip te alışveriş yapmıyor, yemek yemiyor. Hükümet yetkilileri önce buna bir çare bulsun. Yoksa döviz yükselir, yükseldiği gibi de düşer. Ancak buralara vatandaşın gelmeme durumu değişmez. Önce bu durumu düzeltsinler. Siftah yapamayan esnafa bir çare bulsunlar.
Salih Özdağ (Büfe sahibi)
“Şu an döviz üzerinden borcum yok. Ne ev ne de araç borcum var. Geçmişte ne yazık ki kötü bir deneyim yaşadım. Döviz borçlandım ve yükselmesi ile birlikte büyük zorluklar çektim. Bu bana çok büyük bir deneyim oldu. Öte yandan şu an döviz borcum bulunmaması demek dövizin yükselmesinden etkilenmediğimiz anlamına gelmiyor. Türk Lirasının döviz karşısında değer kaybetmesi çok yakın zamanda piyasalara yansıyacak ve her şekilde biz vatandaşları da etkileyecek.