Yüksek Mahkeme, kamuoyunda, kürtaj davası olarak bilinen davalarla ilgili haberler konusunda basını uyardı.
Davalarla ilgili yargı sürecinin devam ettiği ifade edilen açıklamada, bu şartlar altında davalarla ilgili yorum yapmanın hem yanlış hem de suç olduğu hatırlatıldı.
Yüksek Mahkeme’den yapılan açıklamada “Basın ve düşünce özgürlüğü adı altında, yargı süreci tamamlanmadan, yargı işleminin yanlış aksettirilmemesi, kararı vermiş olan mahkeme hakkında şeref, haysiyet veya onur kırıcı nitelikte yayın yapılmaması veya konuşulmaması gerektiği kamuoyuna duyurulur” ifadeleri kullanıldı.
Girne’de Aralık 2015-Şubat 2016 arasında Tunçbilek Sağlık Hizmetleri Ltd-Ada Hospital’da meydana gelen, hamileliğin yasa dışı sonlandırılması konusunda Dr. Mehmet Ali Tunçbilek, Dr. Verda Tunçbilek, Taner Okburan, Dr. Fahri Karagözlü, Dr. Rasıha Serdaroğlu ve Ayşegül İşbilen aleyhine getirilen davalarla ilgili Girne Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar ve Melis Akçal’ın “Hamileliğini yasadışı sonlandırmaya müsaade etme” ve “Çocuğunu düşürmeye teşebbüs” suçundan yargılandığı davayla ilgili Girne Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararın basında ve sosyal medyada farklı boyutlarda tartışıldığı belirtildi.
Melis Akçal’ın hapis cezası aldığı 9217/2016 sayılı davayla ilgili 9 aylık hapis cezasının fahiş olduğu ileri sürülerek istinafa gidildiğine işaret edilen açıklamada, Dr. Mehmet Ali Tunçbilek, Dr. Verda Tunçbilek, Taner Okburan, Dr. Fahri Karagözlü, Dr. Rasıha Serdaroğlu ve Ayşegül İşbilen’in yargılandığı 5252/2016 sayılı davayla ilgili hem iddia makamı hem de mahkum edilen sanıkların avukatlarının istinaf edeceklerini açıkladığı kaydedildi.
Açıklamada davalarla ilgili detaylara www.mahkemeler.net sayfasından ulaşılabileceğine işaret edildi.
“Yargı süreci devam etmektedir…”
“9217/2016 ve 5252/2016 sayılı davalarda verilen kararlardan istinaf edildiği ve/veya edileceği nedeni ile her iki dava ile ilgili yargı süreci devam etmektedir” denilen açıklamada, yargı sürecinin devam ettiği bir aşamada bu davalar ile ilgili yorum yapılmasının hem yanlış hem de ve 9/1976 sayılı Mahkemeler Yasası’nın 52. maddesi altında suç olduğu belirtildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:“Yargıçlar huzurlarındaki bir davada karar verirken, ilgili mevzuatı ve huzurlarındaki şahadeti değerlendirerek, vicdanlarına göre karar verirler. İlk Mahkemenin gerek şahadeti değerlendirmesinde, gerekse mevzuatı uygulamasında hata yapması halinde İstinaf Mahkemesi olarak oturum yapan Yargıtay bu kararları denetler, hata yapılmış olması halinde hatayı düzeltir ve İlk Mahkeme kararını onaylar, iptal eder veya değiştirir.”