Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Nazım Çavuşoğlu Türkiye’den 2.30 TL’ye alınacak içilebilir kalitede suyun belediyeler tarafından vatandaşa tonunun 3.45 TL’ye satılabileceğini söyledi.
Bakan Çavuşoğlu, Lefkoşa, Gönyeli ve Lapta’nın bir kısmının da belediyeler tarafından sözleşme imzalanması durumunda 2-3 saat içerisinde şehirlere suyun akabileceğini ifade ederek, belediye yönetimlerine bu konuda çağrıda bulundu.
Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Çavuşoğlu, Diyalog TV’de yayınlanan Detay programına katılarak, Aytuğ Türkkan’ın sorularını yanıtladı.
Belediyelerin suyu alış ve satış fiyatları arasındaki fiyat farkını eleştiren Bakan Çavuşoğlu suyun fiyatının ne olması gerektiğini şu sözlerle anlattı:
“Belediyeler artık sudaki kademeleri ortadan kaldırmalıdır. Bu su sürekli akacak şekilde dizayn edilmiştir. Biz bu suyu alıp tüketmezsek zaten denize akacak. O nedenle, birkaç kırsal tarifesi hariç, tüm belediyelere 20 tona çıkılması halinde ödenen paralar 3.5-4.00 TL’dir. İyi yönetilen bir belediye 2,30 TL’ye aldığı suyu ticari kar marjıyla yüzde 20 ile çalışsa 3 TL’yi bulmayacak bir fiyatla satabilir.
Yüzde 50 kar payıyla çalışsanız 3.45 TL yapar.”
“Vatandaşlar belediyeleri sorgulasın”
Bakan Çavuşoğlu Türkiye’den gelen suyun 2.30’a mal olurken, bizde nasıl bunun üzerine bir fiyat belirlenebileceği konusunda belediyelere eleştirilerde bulundu
Çavuşoğlu, “Su Toros Dağları’ndan toplanacak, Alaköprü Barajı’nda birikecek, denizi geçecek, burada dağları aşacak, arıtılacak, yüzlerce kilometre ishale hattı yapılacak ve depoya akacak. Bunun bedeli 2,30 TL ama siz (belediye) deponuzdan 2-3 kilometrelik uzaktaki bir abonenize suyu götürmek için 2,30’un üzerine iki-üç kat fiyat koyacaksınız. Bu kabul edilebilir değil. Eğer belediye başkanları 3,50’den yukarı verirse vatandaşlar bunu sorgulamalıdır” dedi.
“Belediyeler geçimini suya yüklemesin”
Nazım Çavuşoğlu iki belediyenin sözleşme imzalamak için kendisine başvurduğunu da açıkladı.
“Bugün (dün) bana Paşaköy ve Vadili Belediye Başkanları geldi abonelik sözleşmesi imzalamak istediklerini söylediler. Onlar vatandaşlara suyu 3,50 TL’den vereceklerini söyledi. Ha, belki patlağı fazla olan belediye için bu rakam biraz daha yukarı çıkabilir ama hiç bir belediye geçimini suya yüklemesin” diyen Çavuşoğlu, konuşmasının devamında şunları aktardı, “Bakın belediyeler suyu 25 kuruşa alıp yüzde bin 200 ile satıyor. 90 TL olan sayacı bin 500 TL’ye vatandaşa takıyorlar. Yüzde bin 500 kar. Bu Kıbrıs dışında nerede görülebilir?”
“Yardım heyetinden para alamazlarsa…”
Bakan Çavuşoğlu sözlerini şöyle sürdürdü, “Benim 10 Kuruşa verdiğim suyu sen belediye olarak 15-20 kuruşa veriyor olsaydın seni selamlıyor olurdum. Ama sen 25 kuruşa aldığın suyu yurttaşa 3 – 4 TL’ye (dilimlere göre artıyor fiyat) satıyordun. Şu anda burada sıkıntı aradaki kar marjının 10 katı yüksel olmasından mütevellit yapılan sınırsız istihdamlardır. Belediyeler, Yardım Heyeti’nden para almazsa, yol dökemez, boru değişemez, park yapamaz… Belediyelerin hizmete yönelik yürüttüğü işlerin faaliyeti devlet ve Yardım Heyeti’dir.”
“Devlet artık sübvanse etmeyecek”
Bakan Çavuşoğlu devletin artık belediyelere verdiği suyu sübvanseye etmesine karşı olduğunu belirterek, “Devlet 2 TL’ye mal ettiği suyu 25 kuruşa veriyor. Ben karşıyım. Buradan Devlet olarak yapacağımız tasarrufu hükümete götüreceğim. Bu parayı alt yapı için kullanmak istiyorum. Ama kalan parayı ben sübvanseye için kullanmayacağım” dedi.
“2-3 saatte su çeşmeden akabilir”
Lefkoşa, Gönyeli ve Lapta’nın bir kısmına hemen suyun verilebileceğini de açıklayan Çavuşoğlu,
“Şu anda Lefkoşa ve Gönyeli Belediyesi “abonelik sözleşmesini imzalamaya geldik” deseler, 2-3 saat sonra bu beldelerimizde çeşmeden içilebilir kalitede su akabilir. Hatta Lapta’nın da bir kısmına verebiliriz. Mağusa’ya da eski hat üzerinden vermek için İskele tarafı için çok hızlı hareket edebiliriz. Önce suyu verelim, kayıp kaçakları da süreç içerisinde düzeltmeye çalışacağız. İshale hatlarının gittiği her yerde 1 Temmuz’a kadar suyu ulaştıracağız. Bazı köylerde ve sitelerde ishale hattı yoktur, belediyelerle birlikte bunları halledebiliriz. Belediye Meclislerinin kararlarını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Tarımda önce proje!
Bahsedilen fiyatların tarımda kullanılacak su için geçerli olmadığını söyleyen Bakan Çavuşoğlu, Tarım suyu konusuna ilişkin soru üzerine, “Tarım projesinin başlayabilmesi için tüm kriterler projeye onay vermeden konuşulacak. Yani önce suyu getirip ondan sonra fiyat belirlenmeyecek. Öncesinde konuşulacak, mutabık olursak projeye devam edeceğiz” dedi.
Türkiye, 6.63’ten 2.30’a düştü…
KKTC’ye su temin projesi kapsamında adaya ulaşan suyun fiyatının nasıl belirlendiğinin sorulması üzerine, söz konusu fiyatın Güzelyalı’dan itibaren yapılan yatırımlar, yapılacak yatırımlar ve idamesiyle ilgili yatırımları kapsadığını söyledi.
Çavuşoğlu, Türkiye tarafından 6.63 TL olarak belirlenen rakamın, Türkiye tarafı da dahil olmak üzere yatırımların tümünü kapsadığını, ancak kendilerinin Güzelyalı’dan itibaren olan yatırımları karşılamak kaydıyla rakamı 2.30’a düşürdüklerini söyledi.
“Suya hayat pahalılığı uygulansaydı…”
Çavuşoğlu,1999 yılında çıkan tüzükle her yeni bütçe yılında su fiyatının yeniden belirlenmesi gerekliliği olduğunu kaydederek, 2000 yılında 25 kuruş olan su fiyatının hayat pahalılığına endekslenmiş olması halinde bugün 3.50 - 4.00 TL’ye ulaşmış olacağını ifade etti.
Bu nedenle su fiyatının belirlendiği ek protokolde yer alan 2.30 TL’lik miktarın yüksek olduğu düşüncesine katılmadığını dile getiren Çavuşoğlu, bu güne kadar aradaki fiyat farkının devlet tarafından finanse edilmiş olduğunu kaydetti.
Bakan Çavuşoğlu, geçiş süreci boyunca su fiyatının değişmeyeceğini de belirterek, geçiş süreci boyunca belediyelerin iyi çalışması ve kaçaklara neden olan boruları değişmeleri halinde geçiş dönemi sonrasında da fiyatların daha makul olabileceğini dile getirdi.