Diyalog Gazetesi

Harmancı’ya sitem

KIBRIS

Biyologlar, kuş çeşitliliği açısından ada genelinde birinci sırada öneme sahip olan Haspolat Sulak Alanı’nda ciddi bir tahribat yaşandığını savundu

Biyologlar Derneği ada genelinde kuş çeşitliliği açısından birinci sırada öneme sahip olan Haspolat Sulak Alanı’nda son günlerde ciddi bir tahribat yaşandığına dikkat çekerek, alanın el birliğiyle yok edildiğini savundu.
Dernek başkanı Hatice Benan yazılı açıklamasında konuyu araştırmaya devam edeceklerini ver Avrupa Ülkeleri Biyologlar Birliği dahil uluslararası platformlara da taşıyacağını bildirdi.
Başta balıklar ve su kuşları olmak üzere ekolojik değeri yüksek, zengin bitki ve hayvan çeşitliliği ile birçok türe ev sahipliği yapan sulak alanların, insanların ve diğer canlıların yaşaması için hayati öneme sahip biyoçeşitlilik rezervuarları olarak kabul edildiğini ifade eden Benan, dünyadaki canlı türlerinin yüzde 40’ının sulak alanlarda yaşadığına ve ürediğine dikkat çekti.
Dünya üzerindeki sulak alanların üçte birinden fazlasının, 1980’den bu yana yok olduğunu kaydeden Benan, “Önemli değişiklikler yapılmadıkça, sulak alanların ortadan kalkması dünya çapında ciddi hasara neden olabilir ve birçok canlı türü yok olabilir. Çünkü sulak alanları tehdit eden faktörlerin başında yapılaşma ve çeşitli insan müdahaleleri sonucu kurutulması gelmektedir” dedi.
Ülkedeki sulak alanların da bu kaderi paylaştığını belirten Hatice Benan, “Oysa ki, birçoğu Çevre Yasası ile koruma altında olan 40’tan fazla sulak alan mevcuttur. Ancak, tamamına yakınında su seviyesi iyice azalmış ve Gönyeli Göleti, Kanlıköy Göleti, Değirmenlik Göleti gibi kimi sulak alanlar ise neredeyse tamamen ortadan kalkmıştır” ifadelerini kullandı.
2007-2010 yılları arasında Dernek tarafından yürütülen, “Su Kuşları Gözetim Programı”nın, UNDP tarafından finanse edildiğini ve alanın su kuşları açısından ne denli önemli olduğunun detaylı verilerle de ortaya konduğunu belirten Benan, şöyle devam etti:
“Buna karşın, UNDP kaynaklarının bu kez böylesine önemli bir sulak alanın ortadan kaldırılması için harcanıyor olması ise anlaşılır değildir. Böyle bilimsel veriler varken ne proje yöneticilerinin ne de Lefkoşa Türk Belediyesi’nin bu alanda söz sahibi olduğunu yaptığı çalışmalarla ortaya koyan Biyologlar Derneği’ni sürecin dışında tutması bizler açısından kabul edilemezdir.”
Farklı konularda kendileriyle yakın temas kuran Lefkoşa Türk Belediyesi ve Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’nın böyle bir projenin başlayacağından Derneği haberdar etmediğini savunan Benan, bunun “son derece düşündürücü” olduğunu kaydetti. 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.