“Göç Yasasına Dur De İnisiyatifi” halkı, “Göç Yasası” olarak nitelendirdikleri, “Kamu Görevlilerinin Aylık Maaş-Ücret ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasası”na karşı çıkmaya, günü geldiğinde yasaya tepki göstermek için kendileriyle sokağa inmeye çağırdı. Yasa’nın “eşit işe eşit ücret” hakkını, sosyal hakları ve toplu sözleşme hakkını yok ettiğini savunan İnisiyatif, bu uygulamanın ortadan kaldırılması için mücadeleye devam edeceğini kaydederek, hükümetin ‘yasanın kaldırılması için kaynak yok’ dediğini savundu ve hükümete kaynak gösterdi. İnisiyatif, “Hükümet aslında yaptığı açıklamayla Göç Yasası’nın kaldırılması için kaynağı kendi gösterdi. Vergi affıyla elde edeceği 231,8 milyon TL’lik vergi gelirinin sadece yüzde 14.35’iyle bu yasa kaldırabilir ve geriye kalan 198,5 milyon TL ile de özel sektöre ve özel sektör çalışanlarına kaynak aktarabilir” dedi. Yasanın değişiklik önerisinin komitede ivedilikle görüşülmesinin Meclis’te kabul edildiğini söyleyen Göç Yasasına Dur De İnisiyatifi, bu değişikliğin bir an önce hayata geçmesi için radikal eylemler üreteceklerini açıkladı.
Özkardaş’tan açıklama
Basın toplantısında 34 sendika ile sivil toplum örgütünün oluşturduğu Göç Yasasına Dur De İnisiyatifi adına ilk sözü Kamu-Sen Genel Başkanı Mehmet Özkardaş aldı. Özkardaş, bu hükümetin ve önceki hükümetlerin “enkaz devraldık” yönünde açıklamalar yaptığını ve bunun arkasına saklandığını öne sürdü. Mehmet Özkardaş, halka seslendiği açıklamasında, “Bu hükümetin ve bundan önceki hükümetlerin dün söylediklerini ve bugün söylediklerini, halkın sofrasındaki ekmeği nasıl eksilttiğini hatırlayınız ve çocukların geleceği için Göç Yasasına Dur De İnisiyatifi ile birlikte günü geldiğinde sokaklara dökülün” dedi.
“Böyle bir rüşvet olayı var mı yok mu?”
“Vergi kaçıranların arkasını sıvazlayıp onlara af çıkaranlar, batık bankaları soyanlardan, rüşvetçi bakanlardan hesap sormuyor, ihale yolsuzluklarına göz yumuyorlar” iddiasında bulunan Özkardaş, şunları da öne sürdü:
“Bazı basın organları bir bakanın 3 milyon rüşvet aldığı iddialarına yer verdi. Sağır sultan bile duydu ama bizim Başbakanımız, Başbakan Yardımcımız, Başsavcımız duymadı. Göç Yasasına Dur De İnisiyatifi olarak Başbakan’a ve Başsavcı’ya yeniden soruyoruz, ‘Böyle bir rüşvet olayı var mı yok mu? Bu suskunluk niye?”
“Bu ülkede fikir ve konuşma özgürlüğü var”
Özkardaş basın açıklamasında gündemdeki bazı konulara da değindi.
Cumhuriyetçi Türk Partisi-Birleşik Güçler (CTP-BG) milletvekili Doğuş Derya’nın Meclis’teki konuşmasından ötürü çirkin ve ahlak dışı saldırılara maruz kaldığını belirten Özkardaş, Göç Yasasına Dur De İnisiyatifi olarak bunu kınadıklarını söyledi. Özkardaş, “Bu ülkede fikir ve konuşma özgürlüğü var. Birilerinin fikirlerini beğenmeyebilir, görüşlerine katılmayabilirsiniz ama fikirlere ahlak kuralları içinde cevap verirsiniz. Fikirlerin bittiği yerde kaba kuvvet veya ahlak dışı saldırılar başlıyor ki biz bunu kınıyoruz” dedi.
“Nükleer santrale karşıyız”
Mersin’de yapılan nükleer santrale karşı olduklarını vurgulayan Özkardaş, “Çernobil’i hatırlayarak bu nükleer santralin bir insanlık ve doğa faciasına yol açabileceğini göz ardı etmiyor, bu santralin burnumuzun dibine yapılmasını doğru bulmuyoruz” ifadesine yer verdi.
“Emekçiye yapılan saygısızlık ve saldırıdır”
Lapta Belediyesi’ndeki çalışanların işine son verilmesine de değinen Mehmet Özkardaş, “Popülizm yapılarak işe alınan insanlarımızın yine popülizmle kapı dışarı edilmesini emeğe, emekçiye yapılan saygısızlık ve saldırı olarak algılıyoruz” dedi.