Tarih yazdı
Türkiye Cumhuriyeti’nde dün yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimin ilk turunda yüzde 52’ye yakın oy alan Recep Tayyip Erdoğan yarışı zaferle tamamladı. Seçimde yarışan diğer adaylardan Ekmeleddin İhsanoğlu yüzde 38.4, Selahattin Demirtaş ise yüzde 9.8 oranında oy aldı.
Türkiye Cumhuriyeti’nde dün yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimin ilk turunda yüzde 52’ye yakın oy alan Recep Tayyip Erdoğan yarışı zaferle tamamladı. Seçimde yarışan diğer adaylardan Ekmeleddin İhsanoğlu yüzde 38.4, Selahattin Demirtaş ise yüzde 9.8 oranında oy aldı.
Resmi olmayan sonuçlara göre, 12. Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan, yaptığı balkon konuşmasında 77 milyonu kucaklayacağını söyledi. Seçimin kaybedeni olmadığını ifade eden Erdoğan, "Eski tartışmaları, gerilimleri eski Türkiye'de bırakalım" ifadesini kullandı.
Resmi olmayan sonuçlar sonrası ilk konuşmasını İstanbul Sütlüce'de yapan Erdoğan, ardından Ankara'daki AK Parti genel merkezinde vatandaşlara hitap etti.
Erdoğan, her seçim sonrası yaptığı gelenekselleşen balkon konuşmasında 'uzlaşma' mesajları verdi, "Eski tartışmaları eski Türkiye'de bırakalım" dedi.
"Bu seçimin kaybedeni yok”
Erdoğan, 77 milyonun cumhurbaşkanı olacağını söyleyen "Bu seçimin kaybedeni yok, Şahsıma oy verenler kadar, şahsıma oy vermeyenler de, sevmeyenlerimiz de kazanmıştır" ifadesini kullandı.
Erdoğan, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
"Aziz milletim, sevgili vatandaşlarım sizleri bu tarihi günde demokrasinin ve milli iradenin bu zafer gecesinde en kalbi muhabbetlerimle selamlıyorum. Cumhuriyet tarihimizde ilk kez gerçekleşen halk oyuyla cumhurbaşkanlığı seçiminin ülkemize, milletimize, tüm dost ve kardeş ülkelere hayırlı olmasını Rabbimden niyaz ediyorum. Şahsımı Türkiye Cumhuriyeti’nin 12. cumhurbaşkanı olarak tayin eden aziz milletime buradan şükranlarımı sunuyorum. Sandık başına giden her bir kardeşime teşekkür ediyorum. Bize oy versin veya vermesin sandığa giden, tarihin yapılmasına ve yazılmasına katkıda bulunan herbir vatandaşıma teşekkür ediyorum. Yurtdışında bütün zorluklara rağmen sandığa gidip bu tarihi seçimde ilk kez oy kullanan kardeşlerime, gümrük kapılarında oy kullanan kardeşlerime huzurlarınızda teşekkür ediyorum. 81 vilayetimizde bize hayır duaları eden kardeşlerime bir kere daha teşekkür ediyorum. Dost ve kardeş ülkelerden bizlere hayır dualarını gönderen özellikle bugün Avustralya’dan Amerika’ya, Güney Afrika Cumhuriyeti’nden Bosna Hersek’e, Japonya’dan Almanya’ya kadar Türkiye için milletin adayı için dua eden tüm gönül dostlarına teşekkür ediyorum.
“Milli irade kazandı”
Bu seçimi kazanan sadece Recep Tayyip Erdoğan değildim. Bugün milli irade bir kez daha kazanmıştır. Bugün demokrasi bir kez daha kazanmıştır. Bugün şahsıma oy verenler kadar oy vermeyenler de, sevenlerimiz kadar sevmeyenlerimiz de kazanmıştır. Bugün 77 milyon 81 vilayet kazanmıştır. Bugün yeni Türkiye, büyük Türkiye, öncü Türkiye kazanmıştır. Sadece Türkiye değil; bugün Bağdat, Kabil, Beyrut, Saray Bosna, Üsküp de kazanmıştır. Bugün Şam, Halep, Hama, Humus, Ramallah, Gazze, Kudüs’te kazanmıştır. Bugün 77 milyon kadar yeryüzünde aziz milletimizin kardeşleri, dostları kader arkadaşları gönüldaşları da kazanmıştır. Sevincimize ortak olan herkese bu büyük alandaki coşkuyu şehirlerinde, ülkelerinde gönüllerinde yaşayan herkese tek tek teşekkür ediyorum. Meydanlarımızda mitinglerimizde Ramazan demediniz, sıcak demediniz bizimle oldunuz. Kapı kapı dolaştınız milletin adamına oy istediniz. Size ne kadar teşekkür etsem azdır. Kardeşlerim, aziz milletim 1 Temmuz’da adaylığımız açıklandığında bunun bir Fatiha olduğunu söylemiştik. Bugün kutlu bir Fatiha’yı, kutlu bir açılışı hep birlikte idrak ediyoruz. Bugün bir dönemin kapılarını kapatıyor, artık yeni bir dönem doğru ilk adımı atmıyoruz.
“27 Mayıs 1960 parantezi artık kapanmıştır”
Bugün devletin milletle muhabbetle kucaklaştığı gün, bugün ceberut, zorba, kibirli milletine tepeden bakan devlet anlayışının son kırıntılarının da ortadan kalktığı, şefkatli, kucaklayan milleti ile var olan, milleti ile güçlenen devlet anlayışının zafer kazandığı gün. Artık devletin ve milletin iki ayrı istikameti bulunmuyor. Bugünden itibaren devlet ve millet aynı istikamete bakıyor. 12 Eylül 2010 tarihinde yüzde 58 oy oranıyla kabul edilen anayasa değişikliği 12 Eylül darbesinin izlerini silmişti. Bugün ise 27 Mayıs 1960 parantezi artık kapanmıştır. 27 Mayıs’ın bir vesayet aracı olarak Türkiye'ye dayattığı cumhurbaşkanlığı anlayışı artık tedavülden kalkmıştır...
“Kendimizi sorguya çektik...”
Başarısız olduğumuz alanlarda kendimizi sorguya çektik, başarılı olduğumuz alanlarda da asla ve asla kibrin tuzağına düşmedik. 40 yıla yaklaşan siyasi mücadelemiz bizim bu anlayışımızın şahididir. Yanlış yaptığımızda hiç gocunmadan yanlışımızı ifade ettik ve üzerine gittik. Türkiye'nin gerçekleri ile milletimizin gerçekleri ile ortak akıl ve ortak değerlerle örtüşmeden her meselede kendimizi sorguladık ve değişim mücadelesi verdik. Bize yaşatılanların, dayatılanların, bize kısıtlanan bize yasaklananların başkalarına yapılmaması için azami dikkat ve hassasiyet gösterdik. Hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale etmedik. Hiç kimsenin değerlerini tahkir etmedik. Kimliklere, kültürlere inançlara hor gözle bakmadık. Bize oy verenleri yücelten, hizmet götüren oy vermeyenleri terk eden tahkir eden bir siyasi anlayışımız hiçbir zaman olmadı. Bunu eylemlerimizle de ortaya koyduk. İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum dönemde bunu icraatlarımızla ortaya koyduk. 81 vilayetin tüm belediyelerine istisnasız adil bir şekilde hazine payı verdik. Ama muhalefette olduğumuz zaman bizim neler çektiğimizi biz biliriz. Milletimin bunu takdirine bırakıyorum...
“Türkiyeli vardır...”
Hepimiz aynı vatan toprakları üzerinde yaşıyoruz. 77 milyon aynı bayrağın gölgesi altında geleceği yürüyoruz. Milletimiz bir, bayrağımız bir, vatanımız bir devletimiz bir. Hepimiz aynı ecdadın, aynı kültürün ve aynı medeniyetin aynı tarihin evlatlarıyız. Siyasi görüşlerimiz, yaşam tarzlarımız, inançlarımız, mezheplerimiz, değerlerimiz, etnik köken ve dillerimiz farklı olabilir ama biz hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Müslüman, Hristiyan, Musevi, Süryani, Ezididen önce Türkiyeli vardır. Alevi’den Sünni’den önce Türkiyeli vardır. Türk, Kürt, Arap, Laz, Boşnak, Gürcü, Çerkez, Roman’dan önce Rum, Ermeni’den önce Türkiyeli vardır. Bugünden itibaren yeni bir toplumsal uzlaşma anlayışıyla farklılıklarımızı zenginlik olarak görerek ama farklılıkları değil ortak değerlerimizi öne çıkararak yeni bir istikbali inşa etmek istiyorum.
“Paralel yapının tabanında her bir ihlaslı kardeşimin...”
Bizim davamız medeniyet davasıdır, paralel yapının tabanında her bir ihlaslı kardeşimin bizimle aynı istikamete baktığını biliyorum. Aradaki ihanet çetesini, şebekesini vatanı ve milleti için değil başka ülke ve odaklar için çalışan yapıyı sorguladıklarında bariyerlerin önyargıların kırılacağını çok iyi biliyorum. Lider bildiklerimiz, hoca, alim, gönül dostu bildiklerimiz zor zamanlarda maskelerini düşürüp içlerinde olanı ortaya dökebilir. Bize bedduanın ve beddua edenlerin arkasından gitmek yakışmaz. Hazreti Ömer’in sorgulandığı bir dünyada hiç kimse sorgulanamaz değildir. Buna şahsım da dahil hiç kimse kusursuz hatasız günahsız değildir. Bugün Türkiye için bir milattır. Türkiye'nin küllerinden doğuşunun yeni Türkiye'nin kuruluşunun günüdür. Altınız çizerek ifade ediyorum şahsıma oy verenlerin değil 77 milyonun cumhurbaşkanı olacağım. Hayatım boyunca yaptığım gibi bütün siyasi mücadele sürecinde yaptığım gibi ülkesi, milleti bayrağı için çalışan bir cumhurbaşkanı olacağım. Bugün hiç kimse hüzünlenmesin, kimse kaybetti veya mağlup olduğu hissine kapılmasın lütfen. Milletin istikameti düne göre çok daha parlaktır. Seccadelerinin üzerinde camilerde, evlerde, kuytularda mırıl mırıl bizim için dua eden kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.
“Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum”
AK Parti teşkilatına, genel başkan yardımcılarımızdan, bakan arkadaşlarımdan tüm il başkanlarına, sandık müşahitlerine, kadın kollarımız, gençlik kollarımızdaki tüm kardeşlerime yürekten teşekkür ediyorum. Bu kampanya da şarkılarımıza kendi ruh dünyalarını katan sanatçılarımıza özellikle teşekkür ediyorum. Bu sanatçılarımızdan özellikle Murat Göğebakan kardeşimi hakka uğurladık. Diyorum ki hakka uğurladığımız Murat Göğebakan kardeşime hep birlikte birer Fatiha gönderelim. Şehitlerimize birer Fatiha gönderelim. Demokrasinin yücelmesine katkıda bulunan tüm siyasi partilere tek tek teşekkür ediyorum. Bize destek veren başta Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, HDP, Saadet Partisi ve BBP’ye gönül vermiş kardeşlerim olmak üzere siyasi partilere ve onların mensuplarına da teşekkür ediyorum.
“Allah yar ve yardımcımız olsun”
Duaları için Gazze’nin mazlumlarına teşekkür ediyorum, Suriyeli mazlumlara teşekkür ediyorum. İnşallah bu akşam itibariyle Gazze’deki yaralı kardeşlerimizi Türkiye'ye aktarmaya başlıyoruz. Buradaki hastanelerimizde tedavi altına alacağız. Türkiye'yi barışın ve adaletin umudu olarak gören ve bizler için hayır temennilerinde bulunan her dostumuza kardeşimizi teşekkür ediyorum. Bize bu toprakları bu vatanı bu bayrağı kutsal bir emanet olarak bırakan tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle yad ediyorum. Çıktığımız bu kutlu yolculukta Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Bizi mahcup etmesin Rabbim. Rabbim ülkemizi, milletimizi, kardeşlerimizi, dostlarımızı, insanlığı korusun. Gözün aydın Türkiye, teşekkürler Türkiye, Allah’a emanet olasın Türkiye. Seçimlerimiz hayırlı olsun, yeni Türkiyemiz hayırlı olsun, Allah yar ve yardımcımız olsun."