Remzi SAMAR
Girne’ye bağlı Karşıyaka’da, Kulaksız Construction Ltd.’nin yaptığı evlerden satın alan İngilizlerin, şirketin kredi karşılığı ipotek verdiği evlerini kaybettiği gerekçesiyle açtığı davanın sonuçlanması yüzleri güldürdü.
Olayda mağdur olduklarını iddia eden İngilizlerin avukatları olan Boysan Boyra ve Hasan Alkan konunun diğer davalar içinde emsal oluşturduğunu söyledi. Konu hakkında görüşüne başvurulmak istenen karşı tarafın avukatına ise ulaşılamadı.
Diyalog’a konuşan Avukat Boysan Boyra, bu davanın sadece İngilizlerin değil, Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan herkes için örnek teşkil ettiğini ifade etti. Davanın diğer avukatı Hakan Alkan’da kararın henüz netleşmediğini belirterek, bu durumda bulunan binlerce kişi var. Bu sadece bu meseledeki davacılarla ilgili bir karar değildir” dedi.
Ev sahiplerine bu dava ile ilgili olarak çağrıda bulunan Boyra, “Eğer bu ipotekler siz evlerinizi satın aldıktan sonra tesis edilmişse bu ipotekler tesis edilirken tapuya eksik ya da hatalı bilgi verilip tarla diye ipotek alınmışsa oturduğunuz koltuktan kalkın gidin avukatınızı bulun ve derhal savaşın. Böylelikle kaybettiğinizi sandığınız evleri geri alabilirsiniz” dedi.
“Müthiş bir karar”
Boysan Boyra, “Kaç kişi evimi kaybettim yazık artık üstüne bir bardak su içeyim demeyecek, bu kişiler gidip evlerini almak isteyecekler. Binlerce ipoteğin bu şekilde yapıldığına dair duyumlar alıyoruz” şeklinde konuştu.
“Bankaların uyguladığı yöntem sorgulandı”
“Bu dava, bugüne kadar birçok bankanın uyguladığı bir yöntemin yasaya aykırı bir yöntem olup olmadığının karara bağlanma davasıydı” diyen Avukat Boyra, üzerinde 3. Şahısların satın aldığı evler olan arazileri tapuya tarla göstererek tapu müdürüne tarla olduğunu beyan ederek, ipotek aldılar. O malların koçanlarında tarla yazmakla birlikte o tarlaların üzerinde henüz müstakil koçanları alınmamış, başkalarının paralarını ödediği evler vardı. Nitekim bu davadaki İngilizlerin evleri de onlar satın aldıktan sonra ipoteğe konulmuş, ipoteğe koyarken de banka bunları tarla olarak göstermişti” açıklamalarında bulundu.
“Davanın en başında kanunsuz olduğunu savunduk”
Davanın en başından beri kanunsuz olduğu savunduklarını dile getiren Boyra, davanın sonuna kadar yılmadan bunu sürdürdüklerinin altını çizdi. İlgili ipotek yasasına göre bir kişinin bir malı ipotek alırken, onun üzerinde kimin ne hakkı olduğunu mutlaka ipotek sertifikası üzerinde göstermesi gerektiğine vurgu yapan Boyra,“Akfinans Bankası’nın ipotek aldığı taşınmazın üzerinde İngilizlere ait evlerin olduğu onlar tarafından bu evlerin satın alındığı ve bazı evlerin inşaatının bile tamamlandığı tapu müdürüne bildirilmeliydi. Ama maalesef bu yapılmadı. İngilizlerin evleri tarla olarak ipoteğe alındı. Bugün geldiğimiz nokta mahkemenin verdiği karar bu nokta üzerine odaklanmış oldu” diye konuştu.
“Akıllarda soru işaretleri oluştu”
Boyra, bu kararın yasalaşması durumunda bugüne kadar aynı şekilde verilen krediler karşılığında ipotek alan diğer bankaların aldıkları ipoteklerin bu şekilde olması durumunda geçmişe dönük davaların akıllarda soru işaretlerine sebebiyet verdiğini aktardı.
Yüzde 250 faiz uyguladığı doğru mu?
Akfinans’ın ipotek senetleri üzerinde faiz uyguladığı iddiaları üzerine de açıklama yapan Bora, “İpotek senedini imzalarken ipotek senedinin üzerine 250 faiz alınacağı şeklinde not düşmüştür. Yani ipotek senedi yüzde 250 faiz içermektedir. Ancak mahkemeye geldiklerinde biz yüzde 250 faiz uygulamadık. Yüzde 38 faiz uyguladık şeklinde beyanları olmuştu” sözlerini kaydetti.
“İngilizler çok sevinçli”
Davanın Girne Kaza Mahkemesi’nde Akfinans aleyhinde sonuçlanmasının ardından mülk sahipleri İngilizlerin çok sevindiğini bildiren Boyra, bu kararla birlikte KKTC’de adalet sistemine yeniden güven geldiğini savundu.
Alkan: Karar henüz netleşmedi
Dava sahibi İngilizlerin diğer avukatı Hasan Alkan da bu kararın henüz netleşmediğini ancak çok önem teşkil ettiğine vurgu yaptı.
Bu durumda olan binlerce vatandaşın bulunduğuna dikkat çeken Alkan, “Bir taşınmaz malı satın almış sözleşmeyi yapmış parasını ödemiş fakat bir şekilde mal sahibinin inşaat şirketinin ve bazı bankaların bize göre eksik gerçekleştirdikleri yanlış tutumları dolayısıyla mağdur duruma düştükleri kesin. Bu insanları etkileyecek bir karar. Bu sadece bu meseledeki davacılarla ilgili bir karar değildir. Bu şekilde gerçekleştirilen ipotekleri iptal edilmesi gerektiği yönünde bir bulgu var. Bu meselenin özünde ise davacıların almış olduğu evler bunlar. Bu insanların 4-5-6 yıldan sonra bu ülkede adaletin olduğuna inandığı karar… Biz en başından beri bunun böyle olduğuna inandık. Neticede böyle bir karar alındı.” ifadelerini kullandı.
Avukat Boyra gibi Alkan’da müvekkillerinin bu karar karşısında büyük memnuniyet duyduklarını belirterek, Kuzey Kıbrıs’taki bu davanın hukuk sisteminde çığır açacağı görüşünü savundu.
Karşı tarafın avukatına ulaşılamadı
Öte yandan Diyalog Muhabirinin görüşüne başvurmak için dün gün boyu uğraştığı Akfinans Bank’ın avukatı Akan Kürşat’a ise ulaşılamadı.