Diyalog Gazetesi

Emekli Başhekim Bülent Dizdarlı'nın Vietnam izlenimleri

KIBRIS

Pirinç tarlaları muhteşem ama  pilav yapmasını bilmiyorlar

Bülent DİZDARLI

Vietnam, günümüzde Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti olarak anılmaktadır Güneydoğu Asya'da, Laos, Kamboçya ile birlikte oluşturduğu Çinhindi Yarımadası'nın doğusunu dar ama uzun bir kara parçası halinde tutan bir ülkedir. Vietnam'ın kuzeyinde Çin, batısında Kamboçya ile Laos, güneyinde ve doğusunda Güney Çin Denizi yer alır. Ülkenin nüfusu 98 milyondur. Başkenti Hanoi’dir. Nüfusu 9 milyonu bulmaktadır. Tüm devlet ve hükümet merkezi, 499 üyeli parlamentoları, yabancı elçilikler buradadır. Ho Chi Minh (Saygon) ise ticari başkenttir. 11 milyonu bulan nüfusuyla da en kalabalık şehridir. 
Vietnam dağlık bir ülkedir. Song-Koi ve Mekong Deltaları önemli alçak düzlükleridir. Kıyı ovaları doğuda yer alır. Geri kalan toprakların büyük bölümünü ormanlık, dağlık bölge kaplar.
Nüfusun büyük çoğunluğu Budist’tir. Yaygın olarak Budizm’in tapınakları olan Padogaları görebilirsiniz. Hindu dininden olanların sayısı çok daha azmış. Az miktarda Hristiyan, çok daha az Müslüman da varmış
Vietnam Komünizmle yönetiliyor. Her devlet binasında bir Vietnam bayrağı yanında orak çekiç sembollü, kızıl Sosyalizm Bayrağı da bulunuyor
Kırmızı zemin üzerine beş köşeli sarı yıldızı ülkelerinin her tarafına asmışlar. Bayraktaki kırmızı renk sırasıyla Fransız, Japon ve Amerikan işgalcilere karşı dökülen kanı, sarı beş köşeli yıldız ise, çiftçiler, asker, aydınlar, işçiler ve gençleri temsil edermiş.
Para birimleri Dong’dur. Ancak ülkede özellikle turistik alışverişlerde Amerikan doları da kullanılıyor. Hemen belirteyim Nisan 2024 itibarıyla 25000 Dong, 1 ABD dolarına tekabül etmektedir.

Vietnam’ın yakın tarihine kısa bir bakış
1955'te Kuzey Vietnam ve Güney Vietnam olarak iki ayrı cumhuriyete bölünmüş olan ülke, 1976'da Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti olarak tekrar birleşmiştir.
Fransa, Vietnam’ı 19. yüzyılda işgal edip Çinhindi olarak (Kamboçya-Laos-Vietnam) sömürgeleştirdi. Çoğunlukla pirinç tarlalarında çalışan köylülerden oluşan halk, işgalci Fransız hükûmetine karşı tepkiliydi. Arada milliyetçi ayaklanmalar olduysa da bir başarı elde edemediler. Japonya'nın Vietnam'ı işgaliyle zayıflayan otoriteye karşı, bağımsızlık hareketi 2 Eylül 1945'te Cumhuriyeti ilan etti. Bu Fransa ile Vietnamlı komünist lider Ho Chi Minh'i karşı karşıya getirdi. Moskova'da bağlantıları olan, Çin'den silah desteği alan ve Mao Zedong'un Kuomintang'a karşı başarıyla yürüttüğü gerilla hareketi taktiklerini bilen Ho Chi Minh karşısında duramayan Fransızlar, 1954'ün mayıs ayında yenilgiyi kabullendi. Yapılan anlaşmayla, 1956'da seçim yapılarak tekrar birleştirilmek üzere Vietnam ikiye bölündü. Kuzeyde Ho Chi Minh'in komünist hükûmeti ve güneyde Fransa'nın desteklediği Ngo Dinh Diem hükûmeti kuruldu, fakat söz konusu seçim gerçekleşmedi. Saygon'daki hükûmet, ABD destekli otoriter bir politika izlemekteydi. Bu güneyde tepkilerin artmasına neden oldu ve kuzeyden silah desteği alan Vietkong cephesi kurularak ABD'nin de dahil olduğu iç savaş başladı. Amerikalı askerler teknik açıdan üstün olsalar da coğrafyasını bilmedikleri bir yerde, alışkın olmadıkları gerilla taktikleri karşısında çok şansları olmuyordu. 1968'de Vietkong "Tet" saldırısını başlattı, 1973'te ateşkes ilan edilse de kısa süre sonra savaş yeniden başladı. Sonunda 30 Nisan 1975'te Vietkong'un Saygon'u ele geçirmesiyle son buldu. Birleşme sağlanıp tek Vietnam oluşturulunca Saygon’un ismi 1969 yılında kaybettikleri liderleri Ho Chi Minh ile değiştirilmiştir. 

Başlıca ürünleri
En önemli ürünleri pirinçtir. Vietnam boyunca geniş yeşil pirinç tarlalarının ve onların içinde çalışan tarım işçilerinin seyrine doyum olmuyor. Ah! Bir de pilav yapmayı bilseler. Pirinci tüm dünyaya pazarlıyorlar ama kendi ülkelerinde sadece haşlayıp misafirlerine ikram ediyorlar. Birde ekmek yerine de pirinçten yaptıkları ince lavaşa benzeyen ürünleri kullanıyorlar. Pirinç dışında ne üretiyorlar derseniz, kahve, çay, tropikal meyveleri sayabilirim. Aman dikkat! Durian diye kokusu tuhaf bir meyveleri var yediniz mi kesin ishal oluyorsunuz. Belli ki onlara bizim kadar çok etki yapmıyor ki çok seviyor ve yetiştiriyorlar.
Ülkenin sosyalist olduğunu en çok pirinç tarlalarında hissediyorsunuz. Pirinç tarlaları devlet tarafından işçilere tahsis ediliyor. Toprak ağalığına izin verilmiyor. İşçiler tarlalara yerleşip yaşamlarını sürdürüyor. İlginçtir ölülerini de o tarlalara gömüyorlar. Bu sayede oralardan ayrılıp şehirlere göç de etmiyorlarmış.

Yarın:
Turizme yönelik çalışmalar dikkat çekici 

Yorumlar (1)

Zeki Öktem 7 Ay Önce

Ellerine sağlık sevgili dostum

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.