Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, çözümün ekonomik boyutlarının önemine dikkat çekerek, bu konuda bir fon oluşturulması için çalışmaların çok yönlü devam ettiğini söyledi.
Alithia gazetesinin “Çözüm Fonu ve Ekonomik Araştırmalar” başlıkları altında manşetten verdiği haberde, Anastasiadis’in “Kıbrıs sorununun çözümünün ekonomik boyutları için çalışma yapılması ve mülkiyet için gerekli ihtiyaçları karşılayacak çok önemli varsayılan fonun oluşturulması için çaba sarf ediliyor” şeklindeki açıklamasına yer verdi.
Olası bir çözüm sonrasında ekonominin nasıl ilerleyeceği konusunda IMF’nin teknik destek vereceği yönündeki bilgilerin sorulması üzerine Anastasiadis, “Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin konulardan bir çoğunun ekonomik boyutları konusunda araştırmalar yapılması amacıyla birçok faktör tarafından çaba sarf edilmekte olduğunu” söyledi.
Anastasiadis, bu çabaların bazılarının federasyonun işleyişinin maliyeti konusunda olduğunu ancak çoğunun, özel mülkler için öngörülen çözüm yöntemlerinden biri olan tazminatlar konusu için fon oluşturmakla ilgili olduğunu belirtti. Rum lider, mülkiyet konusundaki çözüm yöntemlerini ise “tam iade, kısmi iade, seçenekli (alternatif) iade, taşınmaz takası ve tazminat” şeklinde sıraladı.
Bu unsurları karşılayacak bir fon oluşturulmasının çok büyük önem taşıdığını ve bu sebepten ötürü de gerek BM Genel Sekreteri, gerekse ABD’li yetkililerle temaslarında bu konunun zamanında çözülmesi için önlemler alınmasının gerekliliğini ciddiyetle vurguladığını belirten Anastasiadis, BM’nin odaklandığı şeyin hem IMF, hem de Dünya Bankası tarafından yapılacak çalışmalar olduğunu belirtti.
Anastasiadis, Kıbrıs sorununa, beklentilere, endişelere yanıt verecek, adanın vatandaşlarının geleceğini garanti altına alacak, çağdaş bir Avrupa devleti yaracak bir çözüm bulunması için çabaladığını ve Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın çabalarının da bu yönde olduğuna inandığını ifade etti.
Obama yakın takipte
ABD Başkanı Barak Obama’nın kendisini Beyaz Saray’a davet edip etmeyeceği yönündeki bir soruya, “bunun birçok unsura bağlı olduğu” yanıtını da veren Anastasiadis, ABD Başkan Yardımcısı Biden ve Dışişleri Bakanı Kerry’nin sorunun çözümüne nasıl katkı sağlayacakları konusunda samimi bir ilgi göstermelerinin önemli olduğunu belirtti.
Resepsiyonda kendisiyle görüşme imkanı bulduğu Obama’nın tüm gelişmelerden haberdar olduğunu gözlemlediğini ifade eden Anastasiadis, Amerikalı liderin çözüm müzakerelerine de tam desteğini belirttiğini söyledi.
Anastasiadis, takvimleri kabul etmelerinin söz konusu olmadığını da ifade ederken, Kıbrıslı Rumların ekonomik sıkıntılar yüzünden çözümü kabul etmeye daha yatkın oldukları şeklindeki bir tespiti ise, bunu bilmenin imkansız olduğu ve Kıbrıslı Rumların tutumunun, çözümün içeriğine bağlı olacağı şeklinde değerlendirdi.
Kıbrıs sorununun çözümünün, her iki toplum tarafından da kabul edilebilir olması gerektiğini altını çizen Anastasiadis, garantiler konusuna da değindi.
Anastasiadis, müzakerelerde göz ardı edilmemesi gereken garantilerle, Kıbrıslı Rum ve Türklerin güvende hissetme duyguları gibi unsurlar olduğunu da belirterek, bu unsurlar göz önüne alınırken garantiler gibi geçmişten kalma bir yöntemin, özellikle de AB üyesi bir ülkede devleti garantiye alma ve güvenliği sağlama unsuru olamayacağını öne sürdü.