Pelin YÜKSELAY
Yeni ders yılının başlamasına karşın devlet okullarında kitap-defter, öğretmen ve temizlik malzemesi eksiklerinin devam etmesi öğrencilerden daha çok velileri tedirgin etti. Veliler, “Çocuklarımız bu şekilde geleceğe nasıl hazırlanacak” derken, Eğitim Bakanı olduğu dönemde koltuğu bırakıp giden Mustafa Arabacıoğlu, “Sistem değişmediği sürece eğitim daha da kötü olacak” dedi ve uyarıların dikkate alınmamasından yakındı.
Cemal Özyiğit’ten önce Eğitim Bakanı olan Özdemir Berova, “Bu ülke bugüne kadar böylesi bir kaos görmedi” dedi. Eski eğitim bakanlarından Kemal Dürüst ise “Yaşananlara bakılınca yapılmayan çok işin olduğu görülüyor” şeklinde konuştu.
İşte 3 eski eğitim bakanının görüşleri:
Arabacıoğlu: Eğitimde sıkıntı her zaman var
“Eğitimde sıkıntı olmayan dönem mi var? Bu sıkıntılar her zaman yaşanıyor. Bu kez biraz şiddetli belki ama ben asla Eğitim Bakanı’nı acımasızca eleştirmeyeceğim. Kurlardaki bu dalgalanma sürerken ihalelere kim katılır? Kim risk alır? İşleri hiç de kolay değil. Allah yardımcıları olsun. Onun harici öğretmen açığı var, onun da nedeni sistem. Ben zamanında görevi bırakırken bir basın toplantısı düzenlemiştim. Orada açık yüreklilikle vurguladım, yıllar geçti şimdi de ifade edeyim. Sistem tıkalı ve bu sistem öğretmen yer. Yıllar önce görevi bıraktığımızda süreç her geçen gün kötüye gidecek demiştim, bugün hala aynı noktadayım. İşte daha kötü oldu ve sistem değişmediği sürece bunun da daha kötüsünü göreceğiz. Eğitimin devlet politikası olması lazım. Eğitimle ilgili hiç bir şey ne bakanın ne müsteşarın iki dudağının arasında olmamalı. Ülkemizde okul sayısı yeterlidir. O okulları en verimli şekilde kullanalım yeter. Bunu yapabilmemiz için de tekrar edeyim sistemin değişmesi şart. Eğitimde bir şey yanlış gittiğinde bunun sonucunu 1-2 ayda ya da 1-2 senede göremezsin. En az 10 yılda görürsün. Biz de tüm bu yaşananların esas sonucunu 10-12 yıl sonra göreceğiz.
Berova: Böylesi bir kaos görülmedi
“Her yeni eğitim-öğretim yılı açılışında ufak tefek sorunlar yaşanır, bu bir gerçek. Ancak bugüne kadar hiç bu kadar büyük sıkıntılarla karşılaşmamıştık. 20 yıllık öğretmenlerimizle konuşuyoruz onlar da aynı fikirdeler. Bugüne kadar böylesi büyük bir kaos ne görüldü ne de yaşandı. Öncelikle şunu belirtmeliyim, Eğitim Bakanlığı’nın her yıl yeni öğretim yılı başlamadan önce ilköğretim ve ortaöğretim için yapması gereken rutin çalışmalar vardır. Nedir bunlar? Kitap ihaleleri, öğretmen alımı için açılacak münhaller, temizlik malzemeleri ihalesi, hademe eksikliği münhali. Bunlar 3 aylık yaz tatili içerisinde tamamlanır ve yeni öğretim yılı başladığında ufak tefek eksikler olsa da genel olarak çoğu iş yapılmış olur. Mevcut Eğitim Bakanlığı bu rutin işleri yapmayı bile beceremedi. İnanılmaz bir beceriksizlik örneği sergilediler. Milli Eğitim Bakanı Sayın Cemal Özyiğit sürekli basın önüne çıkıyor. Geçtiğimiz gün bir açıklama yaptı, şöyle bir ifade kullandı: “Biz defaetle ihaleye çıktık ama başvuru olmadı”. Ben Milli Eğitim Eski Bakanı olarak Sayın Özyiğit’i defalarca bu konuda uyardım. Üstelik ifadesi yanlıştır. Okullardaki kitap eksiklikleri için biliyorum ki tek bir kez ihaleye çıktılar. Hatta onun da son ihale günü 19 Eylül’dü yani okullar açıldıktan bir gün sonra. Ben onları bu tarih konusunda da uyardım. “19 Eylül’de ihale sonlansa bile bakın bunun basım süreci var, kitapların okullara dağıtılması Kasım’ı bulur” dedim. Ne yazık ki kimse uyarılarımıza kulak asmadı. Burada ciddi anlamda büyük bir yönetim zafiyeti vardır. Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Asım İdris’in de okulların açılmasına 2 gün kala görevinden ayrılması Eğitim Bakanı Sayın Özyiğit’in iyi bir yönetim sergileyemediğinin kanıtıdır. Rutin işleri yapmayı bile beceremediler, acizliklerini ortaya koydular. Bu sorunlar bu yıl geç de olsa çözülür ancak ertesi yıl Eğitim Bakanı kim olursa olsun daha da büyük bir şekilde karşımıza çıkar. Bu da ileriki yıllarda eğitim alanında olumsuz anlamda bir patlamaya neden olacak.”
Dürüst: Yapılmayan çok iş var
“Eğitim Bakanlığı’nın en yoğun çalışması gereken dönem yaz ayları. Bizim dönemimizde de sıkıntıya düşülen zamanlar oldu bu gayet normal. Bu yıl kitapların basılmaması, atamaların yapılmaması, okul alt yapılarında yapılmayan çalışmalar, temizlik malzemesi ihtiyacı atılmayan birçok adım olduğunu, yapılmayan birçok iş olduğunu gösteriyor. Kaynak yaratmada ve planlamada sıkıntı yaşadıklarını görüyorum ben. Öyle görünüyor ki Eğitim Bakanlığı açısından çok da olumlu bir dönem değil.