Ömer KADİROĞLU
Ercan Havalimanı’nda yaklaşık iki yıl önce faaliyetlerine son verilen eski CAS şirketinin çalışanları, Başbakanlık önünde açlık grevi başlattı.
Eylemciler, “CAS ölüm orucunda” yazılı pankart da açtı.
CAS’ta işten çıkarılan 135 kişiden 20’sinin devlete alındığını geri kalan 115 kişinin ise mağdur olduğunu ifade eden çalışanlar, mağduriyetlerinin son bulmasını istedi.
Başbakanlık önünde açlık grevine başlayan 3 kişi, “Ölmek var, dönmek yok. Sonuç alana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
Ne dediler…?
İbrahim Kaklık
“21 gündür Başbakanlık önünde eylemimizi sürdürüyoruz. Yerlerde ve araçlarımızda yatıp kalkıyoruz. Hükümete sesimizi bir türlü duyurup derdimizi anlatamadık. Bize verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz. Açlık grevine başladık ve bu olumlu bir sonuç alana kadar bu kararımızdan vazgeçmeyeceğiz. Evde çocuklarımla vakit geçirmek ve onlara ekmek götürmek istiyorum. Bize sahip çıksınlar.”
Durmuş Kolay
“2012 yılında CAS’a girerek çalışmaya başladım. Geçtiğimiz yıl yaptığımız eylemlerde CAS’ın rütbeli personelleri işe alındı ancak biz ortada kaldık. Benim bakmam gereken bir çocuğum var ve çalışmadığım için onun ihtiyaçlarını karşılayamıyorum. Biz de biran önce istihdam edilmeyi bekliyoruz. Açlık grevine başladık ve bu kararımız olumlu bir sonuç çıkana kadar devam edecektir.”
Hüseyin Payas
“21 gündür buradayız. Başbakan bize yardımcı olacağını söyledi ancak olumlu hiçbir sonuç çıkmadı. Bakmam gereken iki çocuğum var ve onlar evde açken ben burada tok olamam. Açlık grevine başladık ve bize net bir karar üretene kadar bu kararımızdan vazgeçmeyeceğiz.”
Mehmet Mahmut
“20 aydır iş bekliyoruz. 20 ay önce işimizi elimizden aldılar. 20 aydır sokaktayız ve 21 gündür Başbakanlık önündeyiz. Artık evimize ekmek götürmek istiyoruz. Olumlu bir sonuç bekliyoruz. Sabredecek ve dayanacak gücümüz kalmadı.”
Osman Aladalı
“İki çocuk babasıyım ve eşim de çalışmıyor. 21 gündür buradayız ve 20 aydır işsiziz. Biz burada arabalarımızda ve kaldırımlarda yatıp kalkıp hakkımızı arıyoruz. Açlık grevine başladık. Sonuna kadar hakkımızı arayacağız.”