Ömer KADİROĞLU
Ülkemizde yasak olmasına rağmen son zamanlarda özellikle yabancıların kullandığı araçların camları siyah filmle kapatılıyor. Trafik açısından ciddi sakıncaları olmasına karşın, bu konuda ciddi önlemlerin alınmaması nedeniyle suç işleyenlerin sayısı daha da artıyor.
Diyalog muhabirinin elde ettiği bilgilere göre; yürürlükteki yasada bunun bir suç olduğu belirtiliyor ve 700 lira para cezası öngörülüyor. Buna karşın, araç camlarını siyah filmle kapatanların sayısındaki artış ‘yasanın uygulanmadığını’ gösteriyor.
Denetim şart
KKTC yasalarına göre; araç camlarına film takılması yasak olurken, 15 ehliyet puanı ve 700 lira para cezası öngörüyor. Özellikle yabancı uyruklu gençlerin araçlarında film kullandığı gözlemlenirken, lüks arabası olan bazı yaşı ilerlemiş kişiler de bu yöntemi tercih ediyor.
Konuyla ilgili Diyalog’a konuşan Trafik Kazalarını Önleme Derneği (TKÖD) Başkanı Mehmet Zeki Avcı, trafikte bilerek işlenen suçlara daha ağır ve caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğini vurguladı. Araba camlarına film takmanın ülkemizde yasak olduğunu hatırlatan Avcı, “Bu konu için polis ekiplerimiz yeterli zaman ayıramıyor ancak araç muayene merkezlerinde buna dikkat ediliyor ve filmler sökülüyor” dedi. Avcı, araç camlarında film takılı olup olmadığına dair denetim yapılması gerektiğini de söyledi.
Avcı, muayeneden geçen ve trafiğe çıktıktan sonra camları yeniden karartan araç sürücülerine daha ağır cezalar uygulanması gerektiğin belirtti.
TKÖD Başkanı Avcı şunları söyledi:
“Yasalara göre içerisi görünmesin diye araç camlarına film yapıştırmak yasaktır.
Trafik güvenliğinin bozulmasına sebebiyet verdiği için suçtur. Son zamanlarda ithal edilen araçlarda arka kapı camları ve arka camlar, ön kapı camlarına ve ön cama göre nispeten daha koyudur. Ön kapı camları ve aracın ön camı açık renktir. Sürücünün etrafını görebilmesi, sağdan veya soldan gelebilecek tehlike ile kendisinin yaratabileceği tehlikeyi önceden fark edebilmesi için o camların renkleri açıktır. Son zamanlarda genellikle gençlerin yaptığı karartma işlemini lüks arabası olan yaşlı sürücüler tarafından da yapıldığını gözlemliyoruz. Bir yaya aracın içindeki sürücüyü göremediği zaman “beni gördü mü? Görmedi mi?” şüphesi ile trafikteki hareketini kısıtlar. Bu durumu engelleyecek güç polis örgütüdür. Araç muayene merkezlerinde buna dikkat edildiği ve film takılmış araçların filmlerinin söktürtüldüğü bilgime gelmiştir ancak muayeneden geçen ve trafiğe çıktıktan üç yıl sonra yeni muayeneye gidecek araç üç yıl trafikte bu şekilde kontrolsüz kalabiliyor.
Bu noktada da trafik polislerinin bunları tespit ettiği zaman söktürmesi asli görevidir.”
Ceza yetersiz
Araç camlarına film takılmasına verilen 700 liralık para cezasının yetersiz olduğunu ifade eden Avcı, şöyle devam etti:
Ülkemizde de anayol devriyelerinin olmaması, polis ekiplerinin bu cam filmi işlerine fazla zaman ayıramaması suçun artmasına zemin hazırlıyor. Bu durum yol güvenliğini tehlikeye attığı gibi güvenlik açısından da sorunlar yaratıyor. Bu cam filmi işlemini uygulayan kişilere kesilen 700 TL’lik ceza kesinlikle caydırıcı değildir. Her araç sürücüsü trafik kurallarını ve yasaları bilmekle yükümlüdür. Bu suç bilinerek işlenen bir suç olduğu için daha caydırıcı cezalar olmalıdır. Trafikte genel konuşacak olursak bilinerek işlenen suçlara daha ağır ceza verilmediği sürece hem polis teşkilatımızı boş yere meşgul ediyoruz hem de bu tür kuralları çiğnemeye meyilli insanlara zemim hazırlamış oluyoruz.”
Magusalı 3 Yıl Önce
Polisin önlemesi gerekiyor. Ancak trafik polisleri bakmadığı gibi muayeneden de geçiyorlar. Önder market önünde bankamatiğe girdim. Önünde içi görünmeyen bir araç. Şüphelendim. İçinden ses geldi. İçinde zenciler vardı ve bankamatiği gözetliyorlardı. Amaçları kötü olabilirdi. İşlem yapmadan ayrıldım. Uzaktan takip ettim. İçinde daha sonra bir zenci çıktı.
Magusalı 3 Yıl Önce
Yani bu bir güvenlik sorunudur. Koskoca boş park yerinde niçin aracı bankamatiğin dinine parkeymişler. Zaten her gün olayları duyuyoruz. Bu araçlar nasıl kontrol ediliyor. Kemeri bağlı mı, telefonda konuşuyor mu, fazla yolcusu var mı, sürücüsü kimdir. Her gün trafikte onlarcasını görüyorum.
Magusalı 3 Yıl Önce
Mağusa polis müdürlüğünde Erol onbaşı vardı. İstiklal caddesinin başında durup bir düdük çalıyordu. Bütün caddedeki yanlış parklar bir anda düzelirdi. Şimdi polislerimizi başlıyor itler. Sözde öğrenciymişler. İçişleri bakanlığı yanlış yapıyor. Artık polis de yetişemiyor. Kara para ile alınmış lüks araçlar. Satışlara da bir denetim getirilmeli.