Çiğdem AYDIN
Üç çocuğunun annesi Şükran Tekin’i önce zehirleyerek ardından yastıkla ağzını kapayıp, boğarak öldüren Çetin Sadrazam dün yeniden Lefkoşa’da mahkemeye çıkarıldı ve hakkında 7 gün daha tutukluluk emri alındı. Polis, Sadrazam’ın gönüllü ifadesini okurken, mahkeme salonunda bulunan yargıç dahil herkes büyük bir üzüntü yaşadı.
Sanık Çetin Sadrazam, olay gecesi başının ağrıdığını söyleyen eşine “sana bir kahve yapayım geçer” dediğini, daha sonra da kahvenin içine zehir kattığını itiraf etti. Sadrazam, zehirli kahveyi içen kadının hemen kusmaya başladığını ve bağırdığını, sesini kesmek için de yastık ile ağzını kapayıp öldürdüğünü söyledi.
Polise ihbar etti ama önlem alınmadı
Dünkü duruşmada aktarılan bilgilere göre; zanlı Sadrazam, 2011 yılında Kuzey Kıbrıs’a yerleşen Şükran Tekin’in başka erkeklerle birlikte olduğunu düşünüyordu. Güney Kıbrıs’ta yaşamaya devam eden zanlı, arada sırada eşinin bulunduğu eve gelerek tehditler yağdırıyordu. Üç çocuğundan en küçük oğlunu yanına alan zanlı Sadrazam, telefonla tacizlerine devam ediyordu.
Şiddetli tartışmalar, Şükran Tekin öldürülmeden iki hafta önce de polise yansımıştı. Şikâyetçi olan Tekin, eşinin kapısına dayanıp kendisini tehdit ettiğini söylemişti. Kıskançlık yüzünden çıkan tartışmalar sürüp giderken, Çetin Sadrazam bir cinayet planı hazırladı.
Hazırlıklı gitti
Eşi Tekin’i telefonla arayan zanlı, küçük oğullarını teslim edeceğini söyledi. Cinayet gecesi olan 13 Nisan 2011 tarihinde Tekin’in Taşkınköy’deki evine giden Çetin Sadrazam, bir süre konuşmak bahanesi ile oturdu. Ancak kısa bir süre sonra çift arasındaki tartışmalar yeniden alevlendi. Sadrazam’ın polise verdiği ifadede cinayet gecesi eşine telefonla çağrı geldiğini, ancak kendisi orada olduğu için telefona cevap vermediğini, bu nedenle tartıştıklarını ileri sürdüğü açıklandı.
En acı kahveyi içti
Polis, zanlının tartışmadan dolayı başının ağrıdığını söyleyen eşine kahve yapmayı teklif ettiğini, mutfağa gidip iki ağır kesici hapı ezip, tarım ilacı olan lanet ile karıştırdıktan sonra üzerine süt ve kahve döktüğünü, bu kahveyi eşine içirdiğini açıkladı. Polis, zanlının ağzından köpükler çıkan ve bağıran eşini susturmak için yüzüne yastık bastırdığını söyledi.
Polis, eşini önce zehirleyen ardından yastık ile boğan zanlının cinayetin ardından taksi çağırdığını, yanına küçük oğullarını alarak Pergama’ya gittiğini ve oradan kaçak olarak Güney Kıbrıs’a geçtiğini ifade etti. Polis, Şükran Tekin’in cesedinin ölümden bir gün sonra bulunduğunu, zanlının ceset bulunmadan önce oğlunu arayarak annesinin intihar ettiğini, kardeşine ise eşini öldürdüğünü söylediğini belirtti.
Yardımcı olanlar da aranıyor
Zanlının, Şükran Tekin’e ait iki cep telefonunu aldığını ve güneye götürdüğünü belirten polis, bu cep telefonlarından bir tanesini getirttiklerini, bir tanesini ise bulmaya çalıştıklarını söyledi. Polis, cinayetin ardından kaçak olarak güneye giden ve üç yıl süreyle orada yaşayan zanlının zaman zaman yasal olmayan yollardan Kuzey Kıbrıs’a geldiğini, verdiği ifadede kaçak yollardan ülkeye giriş yapmasına yardım eden isimleri polise açıkladığını kaydetti.
DNA örnekleri alınacak
Polis, cinayet mahallinden alınan örnekler ile zanlıdan alınacak DNA örneklerinin karşılaştırılacağını, aranan emareler ve alınacak ifadeler olduğunu belirterek, zanlının serbest kalması halinde soruşturmaya etki edeceğini, bu nedenle 7 gün daha tutuklu kalmasını talep ettiklerini ifade etti.
Aktarılan olguları değerlendiren mahkeme hakkında taammüden adam öldürme suçundan soruşturma yürütülen zanlının 7 gün daha poliste tutuklu kalmasına karar verdi.