Fatih Mahallesi'nde 3 katlı binada yaşayan Hopaç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 46 yıl önce hobi olarak başladığı kolonya şişesi biriktirme alışkanlığını ilk günkü heyecan ve istekle sürdürdüğünü söyledi.
Kendisine 1970 yılında hediye edilen bir kolonya şişesinin hoşuna gitmesi üzerine başlayan merakının zamanla hobi haline geldiğini dile getiren Hopaç, evinin tüm odalarında kolonya şişesi bulunduğunu dile getirdi.
Hopaç, koleksiyonunda tütün, limon, çay, lavanta, karanfil gibi kokuların bulunduğunu, at, kılıç, minare, kartal, Kıbrıs haritası, minare gibi çeşitli çap ve ebatlarda şişeler yer aldığını ifade etti.
Yaşının ilerlemesine rağmen kolonya şişesi biriktirmeye devam ettiğini, kendisinden sonra da insanların bunları görmesini istediğini belirten Hopaç, ''Gençlik yıllarımdan beri cam kolonya şişesi biriktiriyorum. Gittiğim her yerden görünüşü ve boyutları ilginç, değişik her türlü kolonya şişesini alıyorum. Boş olan şişelerin içine kolonya dolduruyorum" dedi.
"Özellikle öğrenci ve yaşlılar geliyor"
Merakını bilenlerin yurt dışından veya il dışından geldiklerinde kendisine kolonya şişesi getirdiklerini anlatan Hopaç, şöyle devam etti:
"Yıllar içinde koleksiyonunu geliştirdim. 46 yılda değişik tip ve boyda 2 bin 800 cam kolonya şişesi topladım. Şişelerin içi tamamen dolu, evimde sergiliyorum. Şimdi yaşlandım. Eşimin ve çocuklarımın izni ve desteği ile evimin bir katını kolonya müzesi olarak hazırladım. Bir de Atatürk büstü ve köşesi oluşturdum. Özellikle öğrenci ve yaşlılar merak edip ziyarete geliyor. Bu merakımın benden sonra da devam etmesini, çocuklarının bunu sürdürmesini istiyorum. Bir ömür verdiğim koleksiyonumu herkesin görmesini arzu ediyorum."
Eşi de alıştı zamanla…
Zennure Hopaç (65) ise eşinin kolonya şişesi biriktirmesine zaman içinde alıştığını, bunları evde sergilemesini de desteklediğini belirterek, her gün evlerine koleksiyonu görmek amacıyla insanların geldiğini söyledi.
Dural Hopaç da babasından sonra kendilerinin de koleksiyonu geliştirerek devam ettireceklerini sözlerine ekledi.